Fatih Terim, "Galatasaray'da bana yaşatılanlardan dolayı bazı kişilere hakkımı helal etmiyorum." dedi.
Terim'in konuşmasından satır başları şöyle:
Galatasaray kültürüne göre idmanın ardından teri soğumayan hoca, gönderildiği bilgisini basından öğrenmez. Bu benim 40 senedir Galatasaray'da gördüğüm bir uygulama değildir. Bu benim rastladığım bir şey değil.
Galatasaray Kulübü, bu değildir. Ümit ederim, benden sonra da yerli/yabancı kimse bunu yaşamaz.
Ne telefon kayıtları kaldı, ne olmayan şeylerin olmuş gibi anlatılması... Ne yapayım, ben de burada telefon kayıtlarını mı çıkarıp göstereyim? Yakışır mı bu bize?
Eleman meselesi, yönetim değişikliği, Albayrak'ın gitmesi, yeni hoca dedikoduları, primin futbolcuyla konuşulması... Futbolcular dışında başarıda emeği geçen hiçbir insanın kutlanmaması... Daha neler var... Bu olayların herhangi birinden sonra benim yerimde kim olsa istifa ederdi.
'Ben 4. yıldızı takmadan gitmem' dedikçe, her şeyin şiddeti arttı.
Sayın Aysal'ın Antalya maçından sonra yaptığımı söylediği açıklamalarımı bir daha izleyin. 'Beni göndermeye çalışsalar bile direneceğimden şüphe duyulmasın' demiştim. Bir daha izlenmesinde yarar var.
Her zor durumda bana ihtiyaç duyuldu ve her çağrıldığımda şartsız olarak gövdemi taşın altına soktum.
Galatasaray'da bana yaşatılanlardan dolayı bazı kişilere hakkımı helal etmiyorum! Bugüne kadar yapılanları Galatasaraylılar içine sindiriyor/affediyorsa, ben de affediyorum. Beni tanıyan, anlayan ve destekleyen herkese sonsuz teşekkür ederim.
Ben, mayıs ayına kadar bedelsiz olarak Milli Takım'ın son 4 maçında bulunmaya söz verdim. Bu sözümün haricinde bir şey yapmadım. Ne demişsem o. Bundan sonraki kariyerim ailemi ve beni bağlar. Henüz yaşananların etkisi geçmeden herhangi bir şey yapmam söz konusu olamaz.
Ben Galatasaray'da görevimin başındayken bazı yabancı hocalarla görüşüldü, onlara teklif gitti. Sorgulayın.
Sayın Demirören'e 'Sayın Aysal'dan izin almadan gelmem görüşmeye' dedim. Demirören arayıp Aysal'dan izin aldı ve görüştük.