Gazeteci fitne, fesat, haber yaparsa BELHUM ADAL olur!
TÜGİYAD Konferanslarının konuğu gazetemiz yazarı Abdurrahman Dilipak oldu
MEDYA HAKKINDA BİLDİKLERİNİZİ UNUTUN
Dilipak, programda yaptığı konuşmada, “Medya Ahlakı konusunu konuşmam için buraya davet edildim ancak, Medya nedir? Medya köken olarak hangi dildir. Türkçe mi, Arapça mı, Hintçe mi, yoksa hepimizin tahmin ettiği gibi, Fransızca mı ya da İngilizce bir kelime midir? Aslında Medya değil, doğrusu MEDİA’dır ki burası bizim coğrafyanın adıdır. Evet, media bizim kökenimizdir, vatan coğrafyamızın adıdır. Neresi midir? Bu coğrafyanın İslam tarihindeki adı ise REY şehri olarak geçer. Burası da Van ilimiz ile Behr şehri arasındaki bölgeyi kaplayan alandır MEDİA. Ve bizler işte bu coğrafyanın çocuklarıyız” dedi.
PEYGAMBER MESLEĞİDİR GAZETECİLİK
“Gazetecilik, biliyor musunuz, aslında Peygamber mesleğidir” diyen Dilipak, “Çünkü Peygamberlere ötelerin ötelerinde haberler gelmiyor muydu? O da habercilik değil mi, Resul haber ileten, elçi demek değil mi? Onlar ancak Hâkk’tan halka bilgi getirirlerdi. Bu nedenle de eşrefi mahlûk içinde en üst kademede yer alırlar. Gazeteci doğru habercilik yaparsa, hakkı savunursa EŞREFİ MAHLÛK olur çünkü peygamberi bir görevi ifa ediyor olur. Ancak, tersinden, şeytani, fitne, fesat, yalan, bozgunculuk haberleri yaparsa ne olur, “ BELHUM ADAL” olur! Gazeteci ahlâkına sahip iyi bir gazeteci, hakkın ve halkın gören gözü, işiten, tutan eli, haykıran sesidir” dedi. Program sonunda, Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, TÜGİYAD tarafından hazırlanan plaketi yazarımız Abdurrahman Dilipak’a takdim etti.