Geri kalan çocuklar ise, elleri bacakları altına bağlanıp bırakılıyor. Bu şekilde bağlama ile çocuklar gün boyu bazen de günlerce bu şekilde aç susuz bekletiliyor. Yaklaşık 10 derece soğukta, gece gündüz yarı çıplak bir vaziyette işkenceye tabi tutulan çocuklar, kurtarılana kadar kendi hallerine terk edilirken, bazılarının küçük yürekleri ise gece soğuğunda donup bu şekilde ölüyor. Budist çeteler, çocukları ancak birileri görüp kurtarıncaya kadar işkenceye devam ediyor. Bu, Arakan’da Budistlerin Müslümanlara uyguladığı özgün işkence yöntemlerinden biri. Ajanslara konuşan Arakan halkı, “Bu vahşetin en acı tarafı ise, dünyanın gözleri önünde yaşanmasıdır. Dünya insan hakları örgütleri bize karşı kör. Bu insanlık ihlalleri eğer Avrupa’nın herhangi bir ülkesinde olsaydı, dünyada yer yerinden oynardı. Yargılamalar, suçluyu idam etmeler ve sürgünler... Ama konu biz olunca neden dünya sessiz kalıyor? İslam İşbirliği Teşkilatı’nın Arakan’ı ziyaret etmesi bizim için hiçbir şeyi değiştirmedi. Bilakis Budist çeteler, rahipler ve hükümetten destek alarak bizlere daha çok saldırmaya başladı. Hatta onların gelişinden dolayı bize öfke ve kinleri daha çok arttı” diye konuştular.
Arakan halkı seslerini dünya medyasına duyurmaktan bile mahrum. Sadece sosyal medya aracılığıyla bir şeyler anlatabilen halk, açıklamalarını bile isim vermeden yapmak zorunda kalıyor. Çünkü Budistler tarafından tespit edilip çeşitli şekillerde yok ediliyorlar.