• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Anahtarı millet devralacak

Yeniakit Publisher
2015-02-06 08:14:00 - 2015-02-06 08:14:17
Anahtarı millet devralacak

Ankara’da gazetelerin yönetici ve temsilcileriyle bir araya gelen Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, başkanlık sistemini değerlendirerek, “Son 12-13 yıllık süreçte egemenlerin elinden milleti yönetme anahtarı alındı, ama biz bunu bütünüyle millete devretmek durumundayız. 2015 seçiminden sonra bu anahtarı millete devretmek durumundayız. Vesayetçiler kenarda bu anahtarı kapmak için bekliyorlar. Türkiye Başkanlık sistemine geçmelidir, bir reform gerçekleştirmelidir. Aksi takdirde, Allah korusun 70’li yıllara döneriz” dedi.

METİN GÜN / ANKARA - Aralarında Ankara Temsilcimiz Serdar Arseven’in de yer aldığı gazete yöneticileri ile bir araya gelen Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Bank Asya operasyonu ve Başkanlık sistemi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Numan Kurtulmuş’un değerlendirmelerinden satır başları:

“Devletin ele geçirilmesinin değil, gücün milletin elinde olmasının hedef alındığı bir sistem meselesi var önümüzde. Başkanlık sistemi tartışmaları kişilerden bağımsız olarak ele alınmalıdır. Temel meselelerimiz bellidir: 1- Parlamentonun güçlenmesi, 2-Milletvekillerinin güçlenmesi, 3- Yürütmenin güçlenmesi, 4- İdari mekanizmanın güçlenmesi 5- Toplumun güçlenmesi.

Türkiye’deki anayasa ideolojik devlet anlayışı üzerine oturuyor. Güçlerin parçalanması esasına dayalıdır. Bu sistem bütünüyle değişmedikçe ideal anlamda bir demokratik devletten bahsedilemez. Başkanlık Sistemi gerçekten yönetimde birlik esasına dayanır. Başkanlık yeni tartışılıyormuş gibi, Sayın Erdoğan’ın kişisel isteğiymiş gibi anlaşılıyor ki bu fevkalade yanlıştır. Bizim artık kozmetik bir takım değişikliklere değil, sistemin bütününü değiştirecek bir anayasal reformuna ihtiyacımız var. Bunun temellerinden biri de başkanlık sistemidir. Cumhurbaşkanımızın Başkanlık sisteminde ilave yetkileri olmayacak, aksine azalma olacak. 2015 seçimlerinden sonra konsensüsle bunları ele alıp, İnşallah başkanlık sistemine geçeriz.  Kategorik kabuller ve retler yapmadan, bir reformu gerçekleştirmek durumundayız. Türkiye’de vesayetlerle ciddi mücadeleler verildi, bu sürecin tamamlanması sözkonusu.”

“ANAHTAR MİLLETİN ELİNE GEÇECEK”

Egemenlerin elinden milleti yönetme anahtarı alındı, ama biz bunu bütünüyle millete devretmek durumundayız. 2015 seçiminden sonra bu anahtarı millete devretmek durumundayız. Vesayetçiler kenarda bu anahtarı kapmak için bekliyorlar. Bugün bütün ekonomik ve siyasi güç devlet mekanizmasında toplandığı için herkes devlet aygıtını ele geçirmeye çalışıyor. Oysa, imtiyazları devletten millete devreden bir yapı gerçekleştirilirse, devleti ele geçirme tartışmaları biter. Paralel yapı tartışmaları da tamamen bununla ilgilidir. AK Parti döneminde çok adımlar atıldı, mesafeler alındı. Ancak, Türkiye’nin Allah korusun 1970’li yıllara geri dönmemesi için Anayasa reformu gerçekleştirilmelidir.

“VESAYET ODAKLARININ ARZULARI BİTMEDİ”

“Geçmişteki vesayet odaklarından bir kısmı hâlâ devam ediyor. Eğer Tayyip Erdoğan sosyolojik anlamda çevreden değil, merkezden gelen bir şahıs olsaydı, bugünkü eleştirilerin büyük bölümü yapılmayacaktı. Sayın Erdoğan, en üst ve en yetkili makama milletin tercihi ile gelmesine rağmen, bu sistemde Cumhurbaşkanı’nın yetkileri daha fazla olmasına rağmen Başkanlık sistemini istiyor. 1970’li yıllara geri dönme ihtimalinden boşuna bahsetmiş değilim, fay hatları var, ortak akılla bir reform gerçekleştirmek, bir paradigma değişikliği gerçekleştirmek zorundayız. Kişisel kanaatim olarak ifade ediyorum; Türkiye sistem değişliklerini gerçekleştiremezse aslında hiçbir şey yapmamış olacaktır. ” 

“SAYIN CUMHURBAŞKANI KİŞİSEL İKBAL PEŞİNDE DEĞİL”

“Sayın Cumhurbaşkanı Başkanlık sistemini kendi ikbali ile ilgili bir mesele olarak asla görmüyor. Defalarca attan düşmüş biri olarak, iktidarda egemen güçler tarafından kapatılma tehlikesiyle karşılaşmış, vesayet odaklarının zulmüne uğramış bir kişi olarak, Başkanlık sistemini istiyor. 2023 hedefleri için istiyor. Bunu kesinlikle şahsıyla ilgili bir mesele olarak görmüyor. Kişiler üzerinden sistem tartışması yapılamaz. Bu konudaki kararı milletimiz verecektir. “

ÇÖZÜM SÜRECİ OLUMLU GİDECEK

“Zor dönem bitti demiştik, sonrasında 6-7 Ekim provokasyonları geldi. Bunlar süreci zorlaştırmaya dönük bir takım provokasyonlardı. Çok şükür ondan sonra da gördük ki ne hükümetin çözüm iradesinde bir kırılma oldu ne de örgütün kontrolünde olan çevrelerde böyle bir hava ortaya çıktı. Önümüzde Nevruz meselesi var. Nevruz’dan evvel bu konuda bir takım adımlar atılacağını, bundan sonra silahın devre dışı kalacağını hep birlikte göreceğiz. Çözüm süreci herhangi bir partinin tekelinde olan bir süreç değildir. 77 milyonun sürecidir.”

ÖTEKİLEŞTİRMEYELİM

“En önemli meselelerimizden biri de öteki fikirleri dinlememek. Yapacağımız, Yeni Türkiye’nin inşası, medeniyetimizin ihyası, ötekinin iknası… Türkiye’de uzun yıllardır niye dindar vatandaşların problemleri var, Alevilerin, Kürtlerin problemleri var. Herkes kendisini ötekileştirilmiş hissediyor… Türkiye bugün büyük mesafeler aldı. Başörtüsü meselesini konuşmuyoruz, gayrimüslimlerin mal varlıklarının iadesinden bahsetmiyoruz, Kürtlerin ana dillerini kullanmalarından bahsetmiyoruz bunlar büyük ölçüde çözüldü.”Yeni Akit

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23