“70 kişiyi değil, sadece 7 kişiyi bile sınavsız aldığım belgelensin, bırakırım” diyen Kılıçdaroğlu’na cevap Başbakan Ahmet Davutoğlu’ndan geldi. Nevşehir’de Teftiş Kurulu Başkanlığı’nın raporları ile konuşan Davutoğlu, “Kılıçdaroğlu’nun SSK Genel Müdürlüğü döneminde bin 272 kişi sınavla alınıyor. Geri kalanların puanları yükseltilerek, sınavsız bir şekilde bu sayı 3 bin 209’a tamamlanıyor. Bu raporun altında Kılıçdaroğlu’nun imzası var” dedi.
HABER MERKEZİ - Dün Nevşehir’e giderek Damat İbrahim Paşa Spor Salonu’nda AK Parti Nevşehir İl Kongresi’ne katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, buradan özel uçakla Adana’ya gitti. Yüreğir Serinevler Spor Salonu’nda yapılacak AK Parti Adana 5. Olağan İl Kongresi’ne katılan Davutoğlu, daha sonra Elazığ’a gitti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, SSK Genel Müdürlüğü döneminde akrabalarını usulsüz olarak işe aldığı yönündeki iddialarla ilgili, “70 değil, 7 kişiyi ispatlasınlar istifa ederim” şeklindeki açıklamasına cevap veren Başbakan Davutoğlu, “(Kılıçdaroğlu’nun SSK Genel Müdürlüğü döneminde) Bin 272 kişi sınavla alınıyor, geri kalanların puanları yükseltilerek, 3 bin 209 kişi sınavsız bir şekilde üstü tamamlanıyor. Bu bir teftiş raporu, altında da Kılıçdaroğlu’nun kendi imzası var” dedi.
BELGELERİ ELİMİZDE
AK Parti Nevşehir İl Kongresi’ne katılan Başbakan Davutoğlu, Kılıçdaroğlu’nun SSK Genel Müdürlüğü döneminde bin 272 kişinin sınavla işe alındığını belirterek, “Geri kalanların ise puanları yükseltilerek, 3 bin 209 kişi sınavsız bir şekilde üstü tamamlanıyor. Bu bir teftiş raporu, altında da Kılıçdaroğlu’nun kendi imzası var” ifadelerini kullandı.Davutoğlu, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun SSK Genel Müdürü iken yaptığı bu uygulamalar aslında ki, onlarca yakını ve CHP İl başkanlığı yapan kişilere de davetiye usulü verilen ihaleler, 6 yılda tamamlanamayıp 2 bin misli fazla maliyetle yapılan ihalelerin belgeleri elimizde” şeklinde konuştu.
“ÇÖZÜM SÜRECİNDE MUHATABIMIZ HALKIMIZIN KENDİSİDİR”
Çözüm süreciyle ilgili de açıklamalarda bulunan Başbakan Davutoğlu, “Bu sürecin doğası neyse o yapılır. Öyle tarih vermek, ‘şu günde şöyle olursa böyle olur’ ya da tehdit veya şantaj diline benzer dil kullanmak bir; sürece zarar verir, iki; bizim herhangi bir şekilde dikkate alacağımız bir üslup da değildir” dedi. Çözüm sürecinin kendi doğası içerisinde seyretmesi gerektiği gibi seyredeceğinin de altını çizen Davutoğlu, “Her zaman söylediğimiz gibi çözüm sürecinde muhatabımız halkımızın kendisidir ve o muhataplar etrafında çalışmalarımızı kendi mantığımız ve takvimlendirmemiz içinde yürütürüz” ifadelerini kullandı. Davutoğlu, “HDP heyetinin, yeniden Sayın Akdoğan ile bir görüşmesi olacak mı” sorusu üzerine de “Şimdi siz haklı olarak gördüğünüz görüşmeleri takip ediyorsunuz ve hep bir sonraki görüşmeyi merak ediyorsunuz. Sizin bilmediğiniz çok görüşmeler yapılıyor. Tabii kamuoyundan saklamak anlamında değil, ama doğası gereği yürüyen süreçler olur. ‘Bir sonraki görüşme ne olacak’ diye bir merak ya da bir şekilde süreci bu yolla takip etmek doğru değil” değerlendirmesinde bulundu.
“YÜRÜTÜLEN SORUŞTURMALAR VAR”
“Cumhurbaşkanı, ‘eğitimden, hizmetten bahseden fail-i meçhul cinayetlere bulaştılar’ dedi. Özellikle faili meçhul cinayetler çok dikkati çekti. İşaret edilen bir cinayet var mı, Sayın Cumhurbaşkanı tam olarak neyi kastediyor” şeklindeki soruyu cevaplandıran Davutoğlu, “Şimdi zaten süregiden soruşturmalar ve yürüyen bir yargı süreci var. Dolayısıyla bu çerçevede yargıda şu anda olan süreç olması bağlamında detaylara girmemiz doğru değil” dedi. Türkiye’de sivil toplum görünümü altında faaliyet göstermekle birlikte diğer taraftan da son derece illegal ya da toplum huzurunu bozacak ve kriminal nitelikte olaylara bulaşmaların da söz konusu olduğunu söyleyerek, “Bu çerçevede yürütülen soruşturmalar var, dediğim gibi. Temelde yargı sürecini ilgilendirdiği için bizim doğrudan şu anda bir detay vermemiz ya da bir kanaat beyan etmemiz doğru değil ama bu çerçevede detaylı yürütülen soruşturmalar olduğunu ifade edebilirim” dedi.
“HER TÜRLÜ VESAYETE KARŞI BİRLİKTE HAREKET EDELİM” ÇAĞRISI”
Başbakan Davutoğlu, AK Parti Adana 5. Olağan İl Kongresi’nde yaptığı konuşmasında ise siyasi parti liderlerine çağrıda bulunarak, “Herkesi, Kılıçdaroğlu’nu, Bahçeli’yi, Demirtaş’ı ve diğer bütün liderleri, eğer yürekleri ve siyaset anlayışları elveriyorsa her türlü vesayete karşı birlikte hareket etmeye çağırıyorum” diye konuştu.
“Ama kısa menfaatlerle geçici koalisyonlar kurar, arkadaki paralelcilerin tavsiyeleri yeni koalisyonlarla 2015 seçimlerinde karşımıza çıkarlarsa işte buradan bir kez daha sesleniyorum: Hepiniz birlikte gelseniz de milli irade yine AK Parti diyecek ve AK Parti yine milli irade diyecek” diyen Davutoğlu, “Bu devlete kim kumpas kurmuşsa mutlaka hesabı sorulur. Herkes bunu böyle bilmeli. Dinleyecekler, milletten izin almadan, milletten yetki almadan bu devlete bir şekilde sızarak vesayet rejimi kurmak isteyen herkes, bundan sonra sadece milli iradeyi dinleyecek, sadece milletin sözü dinlenecek” dedi.
İŞTE OSMANLI OLMAK BUDUR
Bu zor günlerin ardından barış günleri geldiğinde Suriye’nin, Irak’ın, Mezapotamya’nın ve Kafkaslar’ın en büyük tarım havzasının, en büyük ticaret havzasının, en önemli limanlarının Çukurova, Adana üzerinde olacağını söyleyen Davutoğlu, “500 yıl bir arada yaşamış kardeşler olarak, Osmanlı’nın torunları olarak, Haçlılara karşı birlikte savaşan Selahaddin Eyyubi’nin evlatları olarak gidin ve o kamplardaki kardeşlerinizle kucaklaşın. İşte Osmanlı olmak budur, işte Kuva-yı milliye olmak budur. Nerede bir mazlum varsa ona sarılın, nerede bir zalim varsa ona karşı da başınız dik, duruşunuz vakur olsun” ifadelerini kullandı.
“ZALİMLERİN KARŞISINDA DİMDİK DURMAK İÇİN YOLA ÇIKTIK”
AK Parti’nin 81 ilin 78’inde milletvekili çıkardığını söyleyen Davutoğlu, “71 ilde birinci parti olduk. CHP 33 ilden, MHP 47 ilden milletvekili çıkaramadı, aramızdaki büyük fark bu” dedi. Davutoğlu, ülkemizin her köşesinde aynı barış dilini konuştuklarını da belirterek, “Biz, gücümüzü milletten alırız, hesabı da Allah’a ve millete veririz, sadece ve sadece. Bizim dedelerimizin savunduğu topraklar bir cihan devletinin topraklarıydı. Biz inşallah göreceğiz ama biz göremesek dahi, bizim çocuklarımız yani sizin hükmedeceği, selam götüreceği, barış götüreceği topraklar da küresel ölçekte olacak inşallah. Biz, her yere adalet götürmek, mazlumlarla beraber olmak, zalimlerin karşısında dimdik durmak için yola çıktık” şeklinde konuştu.
KARABULUT VE GÜNDÜZ'LER DE O BELGEDE
SSK Genel Müdürlüğü yaptığı dönemde 70 akrabasını kuruma doldurduğu ortaya çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 1998’de bin 272 kişiyi sınavla işe alıp, kontenjanı tamamlayamayınca 2 bin 937 kişiyi de sınavsız olarak SSK’ya aldığı ortaya çıktı...
Bin 272’si sınavlı, 2 bin 937’si puan yükseltme yoluyla, 3 bin 209 kişinin SSK’ya atamasının yapıldığına işaret edilen SSK Başkanlığı Teftiş Kurulu’nun raporunda, Kılıçdaroğlu’nun eski soyadı ‘Karabulut’u ve eşinin kızlık soyadı ‘Gündüz’ü taşıyan çok sayıda ismin de kuruma alındığı belgeleniyor...
