• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

9 Ekim 2024: Günün Âyet ve Hadisi

Yeniakit Publisher
Haber Merkezi Giriş Tarihi:
9 Ekim 2024: Günün Âyet ve Hadisi

Sizler için hazırladığımız 'Günün Âyet ve Hadisi' ile 'Günün 'Sözü', 'Günün Fotoğrafı' ve 'Kıssadan Hisse'yi istifadelerinize (9 Ekim 2024) sunuyoruz...

VAHYİN DİLİNDEN

(١١٢) ضُرِبَتْ عَلَيْهِمُ الذِّلَّةُ اَيْنَ مَا ثُقِفُٓوا اِلَّا بِحَبْلٍ مِنَ اللّٰهِ وَحَبْلٍ مِنَ النَّاسِ وَبَٓاؤُ۫ بِغَضَبٍ مِنَ اللّٰهِ وَضُرِبَتْ عَلَيْهِمُ الْمَسْكَنَةُؕ ذٰلِكَ بِاَنَّهُمْ كَانُوا يَكْفُرُونَ بِاٰيَاتِ اللّٰهِ وَيَقْتُلُونَ الْاَنْبِيَٓاءَ بِغَيْرِ حَقٍّؕ ذٰلِكَ بِمَا عَصَوْا وَكَانُوا يَعْتَدُونَࣞ

(Âl-i İmrân Suresii)         (Meâl Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı)

Esirgeyen, bağışlayan Allah'ın adıyla

(112) Allah’tan bir ipe ve insanlardan bir ipe tutunmadıkça, nerede bulunurlarsa bulunsunlar, onlara alçaklık damgası vurulmuş; Allah’ın gazabına uğramışlar ve aşağılanmaya mahkûm olmuşlardır.

Bu, onların Allah’ın âyetlerini inkâr etmeleri ve haksız yere peygamberleri öldürmeleri yüzündendir.

Bu (cüretleri de) onların isyan etmiş ve haddi aşmış bulunmalarındandır.

TEFSİRİ: 

Kur’an’da “Ehl-i kitap” tabiriyle genel olarak yahudi ve hıristiyanlar kastedilmektedir. Ancak müfessirler bu âyette Ehl-i kitaba gönderilen zamirlerin sadece yahudilere ait olduğunu ifade ederler; yani Allah’ın gazabına uğrayıp kendilerine alçaklık (zillet) ve aşağılık damgası vurulanların yahudiler olduğu kanısındadırlar. Nitekim yahudiler (İsrâiloğulları) hakkında indiği açıkça bilinen Bakara sûresinin 61. âyetinde de aynı konu aynı ifadelerle vurgulanmıştır. Ancak burada yahudilerin böyle bir cezaya çarptırılmalarının sebebi olarak “Allah’ın âyetlerini inkâr etmeleri, peygamberlere karşı hasmane duygular besleyip içlerinden bazılarını haksız yere öldürmeleri, isyankârlık yapmaları ve Allah’ın koyduğu sınırı aşmaları” gösterilirken, Bakara sûresinde bunlara ilâveten başka sebepler de zikredilmiştir.

“İp” anlamına gelen habl kelimesi, burada mecazen “güvence” mâna­sında kullanılmıştır. Râzî’ye göre burada Allah’ın ipinden maksat cizyedir; Ehl-i kitap cizye denilen vergiyi ödemeyi kabul ettikleri takdirde İslâm devletinin kendilerine sağlayacağı can ve mal güvenliğinden yararlanırlar. İnsanların ipinden maksat ise devlet başkanının görüşüne bırakılmış konularda onlara sağlanan güvencedir; devlet başkanının ictihadına göre bu güvencenin sınırları genişleyebilir ve daralabilir (VIII, 185).

Hz. Peygamber’den önceki yahudiler Allah’a verdikleri sözlerde durmadıkları, Allah’ın âyetlerini inkâr ettikleri ve kendilerinin haksız olduklarını bile bile peygamberlere karşı düşmanca duygular besleyip içlerinden bir kısmını yalanladıkları, bir kısmını da öldürdükleri için, bulundukları her yerde üzerlerine zillet (alçaklık) ve âcizlik damgası vurulmuştur. Daha sonra gelenler öncekilerin yaptıklarını benimseyip onayladıkları sürece aynı sonuç onlar için de geçerli olmuştur. Allah’ın kanunlarının korumasına sığınmadıkça ve Allah’ın kulları olan güçlü topluluklarla anlaşma ve işbirliği yapmadıkça can ve mal güvenliklerini sağlayamamışlardır. Yahudi tarihinde bu zilletin örnekleri pek çoktur.

Meselâ yahudilerin Bâbil esareti (m.ö. 586-538), Roma İmparatorluğu’nun Kudüs’ü uzun süre işgal altında tutması (F. Buhl, “Kudüs”, İA, VI, 953) ve Hz. Ömer zamanında (638) Kudüs’ün müslümanlar tarafından fethedilmesi (Mevlânâ Şiblî, İslâm Tarihi, VII, 152) neticesinde yahudilerin 2000 yıl gibi uzun süre millî devletlerini kuramamış olmaları bu zilletin örnekleridir. Günümüzden 500 sene önce İspanya’da katliama uğrayan ve sürgün edilen yahudiler, Osmanlı Devleti’nin yardımı ve korumasıyla Türk yurduna yerleştirilmişler ve böylece yok olmaktan kurtarılmışlardır. Aynı şekilde II. Dünya Savaşı’nda Nazi katliamına uğrayan Almanya yahudilerinin önemli bir kısmı da Türkiye Cumhuriyeti’ne sığınmışlardır (Kitâb-ı Mukaddes’te yahudilere yöneltilen tehdit ve eleştirilere örnek için bk. Bakara 2/65-66, 74).

Kaynak : Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 1 Sayfa: 653-654



NOT: Bundan yıllar önce gazetecilerin, İsrail Devleti’nin o günkü başbakanı Şimon Perez’e “Kur’an-ı Kerim, sizin devletinizin yıkılacağından haber veriyor.” diye hatırlattıklarında, Perez şu cevabı vermişti: “Kur’an’ın bahsettiği Müslümanlar gelsin, düşünürüz.” (Tercüman Gazetesi, Ergun Göze, 1986) 

 

ALLAH RESULÜ'NDEN (Sallellahu Aleyhi ve Sellem)

“Müslümanlar, Yahudilerle harp etmedikçe kıyamet kopmayacak.

Harp olacak ve Müslümanlar onları yenip öldürecekler.

Öyle ki, Yahudiler ağaç ve taşların arkasına saklanacaklar, o ağaç ve taşlar konuşarak, 
'Ey Müslüman, ey Allah’ın kulu, arkamda bir Yahudi var, gel onu öldür.' diyecek.

Sadece arkad ağacı haber vermeyecek, çünkü bu ağaç, onların ağacıdır.”
 

(Ennihaye, cilt 1, shf. 87, 103, 104, 117; İbni Mace, cild: 2, shf: 1363; Müslim, cild: 4, s. 2239)

 
GÜNÜN SÖZÜ: 




GÜNÜN FOTOĞRAFI:



KISSADAN HİSSE: 

YAHUDİLER KENDİLERİNE GÖNDERİLEN PEYGAMBERLERİ NASIL ŞEHİT ETTİLER?

Hz. Meryem hurma ağacının altında ilâhî rahmete ve feyze muhatap olmuştu. Üzerindeki korku, mahzunluk gitmişti. Mevsim kış olmasına rağmen hurma ağacı meyvesini vermiş, daldaki hurmalar Hz. Meryem'in önüne dökülmüştü. İşte bu sırada İsa Aleyhisselâm dünyaya teşrif eder. Anne heyecan ve sevinç içinde yavrusunu kucağına alır. Ancak yine de kalbindeki sıkıntı geçmemiştir. Evlenmeden bir çocuğu olmuştur. Bunu kavmine nasıl anlatacaktır? Onlar inanmayacaklar; ne yapsa, ne etse, Hz. Meryem'i anlamayacaklardı.

Ne var ki, fitne ve fesat durur mu? Hiçbir zaman durmadı ki, o zaman dursun. İsrailoğullarının fesat, yalan, iftira ve bozgunculuk damarı bir defa kabarmıştı. Bunca açık mucizeyi gördükten sonra bile Hz. Meryem'e iftira atmaktan vazgeçmediler. Şimdi de Hz. Zekeriya Aleyhisselâm'ı olayın içine çekmeye çalışıyorlardı.

Hz. Meryem evladının büyümesi ile meşgul olurken, içten içe yayılan dedikodu ve fesat zehirleri de büyük rahatsızlık meydana getiriyordu. Baskı her geçen gün artarak çoğalıyordu. Artık dayanılacak gibi değildi. Kararını verdi, buralardan uzaklaşacaktı. Mısır'a gitmeye karar verdi, Amcaoğlu Yusuf ile birlikte Mısır'a gidip, yerleşti. Anne oğul Mısır'da bir süre kaldılar. Rivayet edildiğine göre; Mısır'da on iki yıl kaldılar.

Onlar Mısır'da yaşamlarını sürdürürken, Zekeriya Aleyhisselâm da yeni doğmuş olan Yahya Aleyhisselâm ile meşgul olmaktadır. Yahya Aleyhisselâm; İsa Aleyhisselâm'dan yaklaşık olarak beş altı ay önce doğmuştur. Bu doğum ihtiyar babayı son derece mutlu etmiştir. Bu mutluluğunu bozan İsa Aleyhisselâm'ın durumudur. Netice olarak, Yahya gelişip büyümekte, İsa Aleyhisselâm da annesi ile birlikte Mısır'da yaşamını sürdürmektedir. Bu arada iftira kampanyası hızla devam etmektedir.

Bu iftiraları çıkaranların elebaşları, Zekeriya Aleyhisselâm'a kötülük etmeye karar verirler. Onu takibe alırlar. Bir gün tenha bir yerde Zekeriya Aleyhisselâm'ı kıstırırlar. Yaşı oldukça ilerlemiş bulunan Zekeriya Aleyhisselâm adamların kötü niyetli olduklarını anlar ve onlardan uzaklaşmaya çalışır. İsrailoğullarının teröristlerinden kaçarken, rivayet edildiğine göre; bir ağacın yanından geçmekte idi. Ağaç dile gelerek: "Ey Allah'ın resûlü, bana gel!" der.

Ağaç birden yarılır ve Zekeriya Aleyhisselâm ağacın içine girer ve kurtulur. Ancak şeytan burada yapacağını yapar. Ağacın içine girerken, giydiği elbisenin eteğinden bir parça dışarıda kalır. Ağacın yanına gelen teröristler ağaçtan dışarı sarkan elbise parçasını görünce bu işte bir tuhaflık olduğunu anlarlar ve ağacı kesmeye karar verirler. Ağacı ortadan keserler. Böylece ağacın içinde bulunan Zekeriya Aleyhisselâm da ağaçla birlikte kesilir ve şehit peygamberler kervanına katılır. (Peygamberler Tarihi, Osmanlı Yayınevi, I/275)

Zekeriya Aleyhisselâm, İsrailoğullar'nın şehit ettikleri ilk peygamber değildir, son peygamber de olmayacaktır. Oğlu Yahya da babasının yolunda olacaktır. O da İsrailoğullarının azgın teröristleri tarafından öldürülecektir.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Ömer

Dünyanın başına dert, bela olmuş herzaman lanetli kavim
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23