31 Ağustos 870: Hadis Âlimi İmam Buhari’nin vefatı
Onlar; yaşadıkları döneme çalışmalarıyla, eserleriyle damga vurarak iz bırakıp gittiler. Bugün, Hadis Âlimi İmam Buhari’yi hayırla yâd ediyoruz.
Muhammed b. İsmâîl b. İbrâhim el-Buhârî, 19 Temmuz 810 tarihinde Cuma günü Buhara’da dünyaya geldi. 1 Künyesi Ebû Abdillah, nisbesi el-Buhârî ve el-Cu’fî’dir. Buhara yakınlarında bir çiftçi olan Buhârî’nin dedesinin dedesi Berdizbeh, İslam ordularının bu bölgeyi fethi esnasında esir alınmıştır. Dedesi İbrâhim hakkında fazla bir malumat bulunmamaktadır. Babası İsmâîl’in ise bir hac ziyareti sonrası Medine’de bir süre kalarak İmâm Mâlik’le görüşüp ondan hadis alması, ayrıca Hammâd b. Zeyd ve Abdullah b. Mübârek’ten de rivayetlerinin bulunması onun hadis ilmiyle ilgilendiğini göstermektedir.
Buhârî henüz çocukken babasının vefat ettiği ve hadise dair bazı kitaplarının oğluna intikal ettiği nakledilmiştir. Babasından kendisine kalan kitaplardan biri olan Süfyân es-Sevrî’nin el-Câmi’ini Ebû Hafs Ahmed b. Hafs’tan dinlemiştir.
Buhârî’nin küçük yaşta hadis ezberlemeye başlamasıyla ilgili olarak kâtibi Muhammed b. Ebû Hâtim, onun şu sözlerini aktarmıştır: “Ben henüz okuma yazma öğrendiğim sırada, bana hadis ezberlemem ilham edildi.” Ben kendisine, “O zaman kaç yaşındaydın?” diye sordum. O da, “On yaşında veya daha da küçüktüm” diye cevap verdi.
Buhârî, Buhara’da 819 yılında Muhammed b. Selâm el-Bîkendî Abdullah b. Muhammed el-Müsnedî’den hadis alarak başladığı ilim yolculuğunu 825 yılına kadar sürdürmüş, 11 yaşına geldiğinde muhaddis Dâhilî’nin meclislerine devam etmiş, keskin zekâsı ve kuvvetli hâfızası ile herkesin takdir ve hayranlığını kazanmıştır.
Buhârî’nin on altı yaşında (825) Abdullah b. Mübârek ve Vekî’nin kitaplarını ezberlediği, ayrıca re’y fıkhını da öğrendiği nakledilmiştir. Yine onun çocuk sayılabilecek yaşlardan itibaren fukahâ ile tartıştığı ve bazı konularda onlardan farklı düşündüğü de rivayet edilmiştir. Buhârî, hadis rivayet etmeye başlamasıyla ilgili olarak nasıl bir yol takip ettiğini, “Sahîh rivayetleri sakîmlerinden ayırır hale gelmeden, re’y ehlinin kitaplarını incelemeden, hadis rivayeti için ders vermeye başlamadım” sözleriyle dile getirmiştir.
Buhârî’nin hadis ilminde önemli bir konum elde etmesinde öğrenmeye karşı duyduğu büyük istek yanında ezber gücü de önemli bir rol oynamıştı. Bir rivayete göre Buhârî, bir hadis kitabını eline alır, süratli bir şekilde mütalaâ eder, kısa sürede o kitapta geçen hadislerin baş kısımlarını ezberlerdi. İbn Hacer de bu nedenle Buhârî’nin ezber gücünden övgüyle söz etmektedir. Buhârî, Nîşâbur’a yerleşmek istemişse de Muhammed b. Yahya ez-Zühlî’nin hasmâne rekabeti yüzünden Nîşâbur’u ve sarayında hadis hocalığı yapmayı kabul etmediği için de Hâlid b. Ahmed ez-Zühlî tarafından Buhara’yı terk etmeye mecbur bırakılmıştır. O da Buhara yakınlarındaki Hartenk’e yerleşmiş ve 870 yılında Ramazan bayramı gecesi altmış iki yaşında vefat etmiştir.