Büyüklük tipi paranoya
40 yaşlarındaki ev hanımı hastamız kendisinin takip edildiğini, geceleri selektör işareti yapan arabaların oturdukları apartmanın çevresinde dolaştıklarını, dışarı çıktığında yine bu kişileri fark ettiğini iddia ediyordu. Niçin izlendiğini sorduğumda FETÖ’cü suçlamasıyla soruşturma geçirdiğini ancak takipsizlik kararı verildiğini söyledi.
“Tamam” dedim, “Suçlanmışsınız fakat böyle olmadığınız anlaşılmış. Neden takip edilesiniz ki?”
Verdiği cevap ilginçti: “Öyle de benim FETÖ’cü olmadığımdan emin olamadılar, bu yüzden.”
“Bunun için çok masraf ve onlarca kişinin istihdam edilmesi gerekir. Siz bu kadar önemli biri misiniz?”
Biraz rahatlar gibi görünse de aynı düşünceleri sürdürdüğü anlaşılıyordu. Belli ki kendisinin çok önemli, yetenekli biri olduğu saplantısı içindeydi.
Büyüklük tipi hezeyanlı bozukluğu olan bu şekil vakalar önemli yetenek ve becerileri olduğunu ileri sürerler. Böyle bir kişi, zamanının önemli bölümünü büyük amaçlar için harcar. Bu düşüncelerinin insanlığa önemli şeyler katacağına inanır ve söyler.
Büyüklük hezeyanları dini muhtevalı olabilir. Sözgelimi kendini mehdi ya da Mesih sanabilir.
Meselâ, tanınan bir oyuncu kendisinin ‘beklenen zat’ yani ahir zamanda gelecek olan mehdi (kurtarıcı) olduğunu söylüyordu. Ancak bunu destekleyen hiç bulgu yoktu ve nereden bu düşünceye vardığı da belli değildi.
Bir başka vakamız ise mason olduğunu ancak ayrıldığını söylemekteydi. Devamlı masonlardan söz ediyor, masonluk hakkında yazılar ve kitaplar hazırlıyordu. Konuştuğumuzda masonların kendisi ile çok uğraştıklarını, evde olmadığı zaman dairesine girerek evrak çaldıklarını, su tesisatını bozduklarını, üst kattan kirli sıvılar akıttıklarını anlatıyordu. Ayrıntıcı bir şekilde sürekli konuşuyordu. Teşhis olarak hezeyanlı (paranoid) bozukluk düşünüldü.
Paranoyaklarda genellikle kibir, kendini beğenmişlikten bir içeriğinin olmasıyla ve kendini beğenmişlik ise içerikten yoksun olmakla ayırt edilir. Çocukluktan beri en iyisi olmak ve en fazla sevilmek için mücadele vermiştir, ancak başkalarının kendisine tercih edildiği acı gerçeğiyle baş başa kalmıştır ve böyle bir adaletsizliğin sebebini bulmak gerektiğinde kendine toz kondurmaz ve kendisine zulüm yapıldığı kanaatine varır.
Bununla birlikte, paranoyak yalnızca zulme maruz kalmakla kalmaz; aynı zamanda kendisi de zulüm uygular ve bunu yapmaya hakkı olduğuna inandığı ölçüde de kolaylıkla yapar. Bu durumda kendine zulmettiğine inandığı kişiye doğrudan doğruya saldıracaktır: Bu belirgin bir kişi olabileceği gibi azınlıklar veya kadınlar, politikacılar gibi bir kategori de olabilmektedir. Bir skandala yol açarak veya sahte adla imzalanmış bir mektupla ya da telefonla kimi zaman gece gündüz tehdit ederek bu kişilerin tehlikeliliği üzerine dikkat çekmekle de yetinebilir.
PARANOYA (PARANOİD BOZUKLUK)
Paranoid bozuklukta düşünce bozuklukları şizofrenideki gibi bizar (çok garip) nitelik taşımaz. Kişilik sağlam kalır. Yıkım belirtileri olsa bile uzun süre içinde en az seviyededir. Bu tabloya paranoya da denir.
Hezeyanlı sistemi karmaşık olabileceği gibi basit de olabilir. Hezeyanlarıyla ilgili ayrıntıcılık izlenebilir. Kendilerine bakımları genellikle normaldir. Hastanın duygulanımı hezeyanlarına uyumludur.
Vakalarda kognitif (bilişsel) bozulma olmaz. Entelektüel kapasitelerde bozulma olmadan psikozu (deliliği) belirten paranoya; zihin bozulması ve bilişsel kusur anlamına gelen bunamanın (demans) tersine, özellikle allak bullak edici olabilir, çünkü deli olarak belirtilen kişide ‘normal’ varsayılan kişiye en azından eşit, kimi zaman ondan daha yüksek düşünce ve mantık melekelerine (yeti) sahip olabilir.
Hezeyanlarına uygun, sarsılmaz bir inançla davranışlarını sürdürdüğünden bariz bir mantık ve düşünce bozukluğu göstermezler. Hastalıklarına karşı iç görüleri yoktur, yani paranoyak olduklarını kabul etmezler. Genellikle yakınlarının zorlaması veya kanuni yollarla muayeneye gelirler.
AMAN DİKKAT!
Aramızda kimi zaman dini bir lider veya mehdi olarak bazen de âlim kisvesiyle paranoyaklar (paranoid) dolaşmakta, insanlarımızın zihinlerini karıştırmaktadır. Dikkat edelim: Bunların en belirgin özellikleri tutarlı olmayışları ve kendini beğenmişlik, gurur kibir içinde bulunmalarıdır.