• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Palavrası bol, gerçeği yok!

06 Aralık 2020
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu son iki ay içinde karşılaştığı sorunları çözmede aciz kalınca..

“Telefonlarım dinleniyor, izleniyorum, korkmuyorum” çıkışı ile gerçeklerin üstünü örtmeye kalkıştı..

Niye bu çıkışı yaptı?

Maddeler halinde sayalım..

1) Çünkü Millet İttifakı’nın Türk milliyetçisi olanı, önce İstanbul İl Başkanı’na yönelik kendi partisinin kurucusu tarafından “FETÖ’cülük” suçlamasına muhatap olup, büyük bir darbe yedi..

FETÖ’cü iddiasına muhatap olan ve yönetim tarafından da korunan bir il başkanına sahip ortak, CHP için ciddi bir sorun iken..

Daha büyük ve ittifakın diğer ortakları ile gizli ortağını da ilgilendiren bir sorun daha çıktı..

2) CHP, İyi Parti, HDP, SP ortaklığında, bir anayasa değişiklik taslağı hazırlandığı ve taslaktaki maddelerin büyük çoğunlukla HDP’nin isteği çerçevesinde şekillendiğine dair tartışmalar başladı.

Bu tartışma da şeffaf şekilde açıklığa kavuşturulamadı. Toplantıyı organize eden büyük oranda iddiaları doğrularken, İyi Parti adına toplantıya katılanlar medyadan kaçtılar.. 

Burda da iddia sahibi, ortak İP’in kurucusu Ümit Özdağ idi. Ancak iddia daha sonra, kamuoyuna mal oldu..

3) İlk iki konu çözüme kavuşmamış iken, CHP milletvekili Ali Mahir Başarır’ın TSK için kullandığı “Satılmış” hakareti gündeme oturdu..

Dil sürçmesi değil, ısrarla tekrarlanan bir hakaretin, gerçekler de altüst edilecek şekilde dillendirilmesi, İP’e yönelik eleştiri oklarının bu sefer CHP’ye yoğunlaşmasına sebep oldu.

Buna karşı da yeterli bir savunma geliştiremediler. Çünkü işlenen suç, savunabilinecek bir hata değildi.

4) Milliyetçiliği ile kendisini topluma takdim eden İyi Partililerin, TSK’ya karşı CHP’li milletvekilinin yaptığı hakarete tek kelime edememeleri de ayrı bir handikap oldu.

Düşünebiliyor musunuz..

Orduya yönelik en küçük, belki iyiniyetli bir eleştiriyi bile, anında boğan İyi Partililer..

Müttefikleri olan CHP’lilerden gelen çok ağır ve çok net bir hakaret konusunda, suspus oldular..

İyi Parti milletvekili Yavuz Ağıralioğlu, yakın zaman önce, ittifaklık stratejilerini şöyle açıklıyordu: “Seçim döneminde olan bir ittifaktır. Süreklilik veya vazgeçilmezlik durum yoktur.” 

Bu sözler doğru ise..

Seçim geçti.

Şu an itibari ile süreklilik arzeden ve vazgeçilmez olmayan bir CHP-İP ilişkisi sözkonusu ise..

Bundan daha vahim ne olabilir ki, İP’liler, CHP’li milletvekili hakkında iki satır laf edemiyorlar?

İP’lileri suskun kalmaları için CHP’nin verdiği çaba, Kılıçdaroğlu’nu bir çıkmaza daha sokmuş oldu..

5) Bunların hepsini bir kenara bıraktık.

Tam da CHP kafasının istismar ettiği, Kadınlar Gününün arefesinde, CHP teşkilatından birçok ismin, parti içinden veya dışardan birçok kadına taciz ve tecavüz olayları deşifre oldu..

Deşifre eden de.

AK Parti değil.

AK Parti’nin İçişleri Bakanı değil.

CHP’de milletvekilliği yapan, Barış Yarkadaş..

Bu olayın da CHP’deki kadın istismarını göstermesi ve ispatı açısından Kılıçdaroğlu’nu ciddi anlamda köşeye sıkıştırdığı kanaatindeyim.

Ve tüm bu sıkışıklık içinden, profesyonel algı operasyonları gelmeye başladı.

Önce Ekrem İmamoğlu, durduk yerden, hemen her gün, onlarca insana, Emniyet’in yaptığı “Güvenlik açısından tedbirli olun” uyarısını, adeta sadece kendisine yönelik bir saldırı ihtimali varmış gibi göstererek kamuoyunda gündem yapmaya kalkışması.

Bu atağın, CHP ve Millet İttifakı özelindeki eleştirileri bastırmaya yetmemesi karşısında, Kemal Kılıçdaroğlu’nun sahneye çıkıp, “Telefonlarım dinleniyor, izleniyorum, korkmuyorum” açıklaması, dört dörtlük bir köşeye sıkışmışlıktan kurtulma operasyonudur.

İşe bakınız..

Biz bu ülkede, gerçekten telefonu dinlenen isimler gördük.

Takip edilen, odasına kameralar konulan, dinleme cihazları konulan devlet yetkilileri gördük..

Ama bunların hemen tamamı, FETÖ’cü çıktı..

AK Parti iktidarının kendisine bağlı kadrolarının, illegal dinleme veya izleme noktasında bir tane sabıkalı ismini, ne CHP’liler gösterebilir, ne de bir başkası..

Ama tam aksine..

AK Parti’nin genel başkanını.

Bırakın partinin genel başkanlığı koltuğunda oturmuş olmasını.

Bu ülkenin Başbakanını, Adalet Bakanını dinleyen bir yapı, daha yakın tarihte, devletten tasfiye edildi..

MİT Müsteşarı ile Dışişleri Bakanı, Genelkurmay Başkanı’nın görüşme sırasında dinleyip, konuşmasını deşifre eden bir derin yapı, bu ülkede 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra tasfiye edilebilindi..

Peki, bu tasfiye sırasında, bugün “illegal olarak telefonlarımız dinleniyor” diyen CHP ne yaptı?

O FETÖ’ye yardıma koştu.

Samanyoluhaber’e el konulduğunda, “Basın susturulamaz” dedi.

Bugün gazetesine kayyım atandığında, gazeteciler tasfiye ediliyor dedi..

İllegal dinleme emri veren emniyetçiler, savcılar, hakimler görevden uzaklaştırıldığında, “Emniyete, yargıya baskı yapılıyor” açıklaması yaptılar..

Binlerce kişinin, işadamının, devlet görevlisinin dinlendiği ortaya çıktığında, o dinlemeleri yapan FETÖ’nün gazetelerinin yazarlarına yönelik gözaltıları kınamak için, CHP Genel Başkanı, Zaman gazetesine gidip, destek sözü verdi..

Şimdi aynı Kılıçdaroğlu, hayali iddialarla, “Telefonlarım dinleniyor” diyor.

At yalanı, varsa inananı.

CHP, düştüğü kuyudan çıkmak için.

Meral Akşener’i de o kuyudan çıkarmak için..

Bu ülkede FETÖ’nün peynir ekmek yer gibi yaptığı illegal dinlemeleri eleştirmeden..

Bugün o illegal dinlemeler varmış gibi algı oluşturma çabasını boşa göstermektedir..

Önümüzde somut deliller var.

Tayyip Erdoğan’ın telefonları bu ülkede dinlenmiştir.

Çarpıtılarak medyaya servis edilmiştir.

Bunun sözcülüğünü de Kemal Klııçdaroğlu yapmıştır.

Ama ben.

Ne FETÖ tarafından.

Ne de bir başkası tarafından, Kılıçdaroğlu’nun telefonlarının dinlendiği yönünde somut bir belge görmedim.

Bir ses kaydına şahit olmadım..

Biz atladı isek, CHP’liler çıkarıp göstersinler..

Ve boş efeliğe imza atmasınlar..

“Korkmuyorum” diyeceklerine..

Partililerinin tecavüzlerini açıklasınlar..

Orduya yapılan hakaretin izahını yapsınlar..

Hazırladıkları anayasa taslağının ayrıntılarını söylesinler..

Sonra yine “Korkmuyoruz” diyebilirler..

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

mehmet

hocam her gun chp yi elestiriyosunuz ulkenin bir cok sorunlari var insanlar gecinemiyo esnaf perisan bunun cikis yolu ne insanlar siyasi kavgalardan bikti cozumleri yazin sonucta hepimiz tek milletiz hulkeyi chp yonetmiyo ki

A yolcu

Türkiye nin huzuru için en büyük enğel Kılıçtar lı CHP dir
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23