Katranı kaynatsan da olmaz şeker!
Tarih tekerrür ediyor.. Dün de temel atmayanlar, atılan temellerle alay ediyorlardı..
Bugün de..
İbret alan ise yok..
49 yıl önce aynısı hocasına söylenmişti.. Erbakan Hoca’nın attığı bir fabrikanın sembolik temeli (Merak edenlere yazının okunması bitmeden hatırlatayım.. Lafı uzatıp, bu fabrikanın sonradan bitirilip bitirilmediğini merak edenlere, bitirildi notunu vereyim), CHP’li Senatör tarafından arabanın bagajına konulup, TBMM’ye getirilmişti..
Şimdi aynısı, Erbakan’ın talebesine yapılıyor..
Deprem sebebi ile yıkım yaşayan illerimizde, gerek toplu konutlar, gerekse hastane binaları ve diğer yapıların temelleri hızlı bir şekilde atılmaya başlandı..
Ama o sembolik temelleri gösterip, “Hahah hah ha..” diyen CHP şakşakçısı çömezlerin nankörlüklerini göstermek için, kolları sıvayalım..
Erdoğan’ın hocası Erbakan’a 49 yıl önce söylenilene bakalım.
Talebesine söylenen doğru çıkar mı tahmin edelim..
O tarihlerde İmam hatip ortaokulundayım.. Rahmetli ağabeyim Mustafa Karahasanoğlu, aktif siyasetin içinde olduğu için, biz de kulaktan dolma olayları takip ediyoruz.
O günlerin genel değerlendirmesini yapalım.. “Temel taşıma”nın ayrıntısını da, canlı şahitlerinden aktaralım..
Erbakan Hoca, Ağır Sanayi hamlesi vaadi ile 1973 seçimlerinde büyük bir patlama yaparak 48 milletvekili ile TBMM’ye girmiş.
Demirel’in “tek başına iktidar” olma hayalini yıkmış. Ecevit ile Demirel kavgalı.. Ecevit de hükümet kuramıyor.. Erbakan da Ecevit ile anlaşamaz.. Dolayısı ile, Demirel biraz da küskün rolünde, “Nasıl olsa benim dışımda koalisyon ortaklığı ile kimse hükümet olmaz” rahatlığı içinde..
“Hükümeti kursunlar da görelim” demiş.
Ülkeyi hükümetsiz bırakmamak için, Erbakan, Ecevit ile hükümet kurmayı kabul etmiş.
Bugünlerde CHP’ye vagon olmanın ezikliğini yaşayan SP’lilerin, “Haah hah ha. Erbakan hocamız Ecevit ile ittifak yapmıştı. Biz de yaparız” anlatımları, baştan aşağıya yalan. Erbakan, Ecevit ile seçim öncesinde bir ittifak yapmamış, ülke hükümetsiz kalmaması için seçimden sonra koalisyon hükümeti kurmuştur. Bunun müsebbibi ise Demirel’dir..
Ki; o Ecevit, CHP’liliğini göstermiş, bir yıl bile dolmadan, (Bugünkü SP’liler de bu gerçeği sabah akşam okusunlar.. Derslerini alsınlar) Erbakan hocaya ihanetini yapmış, Kıbrıs Harekatı’nın rantı ile seçimi tek başıma kazanırım diye düşünüp, erken seçime gitme hayali ile hükümetten çekilmiştir..
Dünkü CHP bu CHP’dir. Bugünkü de aynısıdır.
O tarihlerde benim yaşım, 12-13.. Yaşanılanları genel olarak takip ediyoruz ama.
Erzincan’daki bir fabrikanın temelinin CHP’li senatör tarafından Ankara’ya getirilmesinin ayrıntısını ne kadar bilebiliriz ki..
Dolayısı ile bizden daha büyüklerin, canlı anlatımları ile aktarayım..
Gazetemizin yazarlarından Hüseyin Öztürk’ün “Ağır Sanayi Mirasına Sahip Çıkılıyor” başlıklı 9 Aralık 2020 tarihli yazısından alıntılıyorum:
“Dönemin şahitlerinden birisi avukat Cengiz Ocakçı’dır. Dün kendisiyle Erzincan’da temeli atılan Taksan Takım Tezgâhları fabrikasının temelinin sökülme hadisesini konuştuk. Şöyle anlattı: ‘Erzincan’a temel atılmaya gidildi ve büyük bir coşkuyla fabrikanın temeli atıldı. Birkaç gün sonra CHP Erzincan Senatörü Niyazi Ünsal, temelin bir köşesinden demirleri söküp, TBMM’ye getirerek; ‘İşte Erbakan’ın temeli’ diye basın toplantısı düzenledi. O gün, (11 Temmuz 1976 günü) Niyazi Ünsal söz aldı ve temellerin asılsız olduğunu, milletin aldatıldığını, ıssız tarlalara atılan temellerden birini getirdiğini söyledi.
Söz sırası Erbakan hocamıza gelmişti.(..) Şahsa dönerek şunları söyledi: ‘Sayın Ünsal’ın bu temel parçasını arabası ile buraya getirmiş olması fabrika yapımını aksatmayacaktır. Lakin sökülüp buraya taşınan bu temellere CHP’nin büyük ihtiyacı vardır. Çünkü CHP’nin temeli yoktur’.”
Hey gidi hey..
Bu Erbakan Hoca’ya hayranlık duymayıp da ne yaparsınız?
Yıllar öncesinden söylemiş:
“O temele CHP’nin ihtiyacı var, alıp götürsünler.”
Sonuç..
Sembolik temeli sökülüp Ankara’ya götürülen Erzincan’daki Taksan Takım Tezgâhları Fabrikası, yapılıp bitirilmiş hizmete girmiştir..
Ama CHP, götürdüğü temel ile, kendisi de bir temel sahibi olamamıştır..
Bugün aynı temelsizlikle, iftiralarını sürdürmektedir.
Ki; Erbakan’a attıkları iftirayı, şimdi de Erdoğan’a atmaktadırlar.
Oysa Erbakan da temelini attığı fabrikaları bitirmiştir.
Erdoğan da neyin temelini atmış ise, hepsini başarı ile sonuçlandırmıştır..
Şu ilden, bu ilçeden örnekler verirsek, bilen vardır, bilmeyen vardır..
Tüm Türkiye’nin gözbebeği İstanbul’dan, bütün insanlarımızın yüzbinlerce defa fotoğraflarını gördüğü eserlerden örnek vereyim..
Marmaray temeli atılmış, bitirilmiş midir? Evet..
Yavuz Sultan Selim Köprüsü, başlanmasında sonra, FETÖ’cü hakimlerin mahkeme kararı ile durdurmasına ve solcuları, “Artık köprünün iki ayağı, anıt olarak kalacak” demesine rağmen. Bitirilmiş, hizmete girmiş midir?
Girmiştir..
Osmangazi Köprüsü.. Tüm engellemelere rağmen, bitirilmiş midir?
Çanakkale Köprüsü, bitirilmiş midir? Bitirilmiştir.
İstanbul Havalimanı, “Maden ocakları alanına yapılıyor. Bir uçak inse, çöker” karalamalarına rağmen, “Karadeniz’den esen rüzgarlar sebebi ile, yılın 3 ayı kapalı kalır” ahlaksız yorumlarına rağmen, yapıldı, bitirildi, sadece Türkiye’de değil, Avrupa’da da rekor üstüne rekor kırıyor mu?
Kırıyor..
Eee.
Antakya Devlet Hastanesi’nin temeli bilboard büyüklüğünde imiş de..
Hepsi hepsi, 150 m2’lik bir temelmiş de..
Miş miş de, miş miş..
Sizin ufkunuz almaz CHP’liler..
Siz, Erbakan Hocamızın tanımlaması ile “temelsiz” gelmişsiniz.. “Temelsiz” gideceksiniz..
Eserler ortada..
O eserlere, temelleri atılırken sizin yaptığınız sataşmalar ortada..
O eserlerin vızır vızır çalıştığına dair görüntüler ortada..
Daha ne çıkıp da, utanmazca laflar edersiniz, şaşırıyorum da..
Şaşkınlığımın daha büyüğü, temelsiz CHP’yi lokomotif sanıp, arkasına vagon olan Erbakan’ın talebesi olduğunu iddia edenler.
Erdoğan’ın nasıl çalıştığını bilen, başladığı işi bitirmeden mümkün değil, pes etmeyeceğini bilen Babacan’lar, Davutoğlu’lar..
Ne diyelim, Allah hepimize hidayet nasip etsin..