Akşener, şehit-gazi ve yakınlarıyla niçin buluştu?
Milliyetçi-ülkücü görüntü ile tanınan Yeniçağ’daki haberin başlığı, “Akşener, şehit, gazi ve yakınlarıyla buluştu” şeklindeydi.
Aynı haber Karar gazetesinde de vardı..
“Türkiye boğulurken, isim tartışması millete haksızlık!”
Bu iki gazete de..
Hatta devamında Cumhuriyet, Sözcü ve 6+1 ittifakı destekleyen tüm gazeteler, Türkiye’nin günlerdir tartıştığı, Gürsel Tekin’in, “HDP’ye bakanlık verilebilir” sözünü okuyucularına aktaramamışlardı..
Nasıl bir medya anlayışı düşünebiliyor musunuz?
CHP’nin genel başkan yardımcılığını yapmış, şu anda milletvekili olarak görev yapan bir isim, resmi açıklamalarda ittifak içinde zikredilmeyen HDP’ye, Millet İttifakı tarafından bakanlık verilmesi gerektiği yönünde açıklama yapıyor..
Millet İttifakı’nı oluşturan partileri destekleyen gazeteler, bu açıklamayı haber yapamıyorlar..
Hani basın özgürlüğü diyordunuz?
Hani haber kutsaldı..
Ne oldu, milleti aldatmaya gelinceye kadar mı, haber kutsal..
“Milleti şunun şurasında daha yeni uyutmuşuz. Biraz da uykuda kalmaları gerekiyor.. Şimdi uyandırmanın ne alemi var” diye mi düşünüyorsunuz?
Cumhuriyet, Sözcü, Yeniçağ, Karar bir şey yazamadı..
Peki, 6’lı masada buluşanlar, çıkıp yüksek sesle, Gürsel Tekin’in açıklamasına bir cevap verebildiler mi?
Kemal Kılıçdaroğlu’ndan net bir cevap: “HDP’ye bakanlık vereceğiz. Vermeyeceğiz” netliğinde..
Duydunuz mu?
Özgür Özel bir gün “Ne var bunda” derken..
Ertesi günü, “Gürsel Tekin’in şahsi görüşüdür” derken..
Meral Akşener’in, kendi ağzından bir “HDP’ye bakanlık verilmesi” konusunda tek cümle işittiniz mi?
Boşverin kızağa alınmış Yavuz Ağıralioğlu’nun sözlerini..
Kim takar Yavuz’u..
Boşverin ne görevde olduğunu kimsenin bilmediği Müsavat’ı..
Kim takar Müsavat’ı..
Boşverin teşkilatlanma başkanlığından alınan Koray Aydın’ı..
Kim takar Koray’ı..
Partinin genel başkanı, uzayda mı?
Yoksa hasta mı?
Ki, çıkıp kendisi konuşmuyor da, kızağa çektiği adamları konuşturuyor..
Uzayda da olmadığını, hasta da olmadığını, “şehit, gazi ve yakınları ile buluşması”nın haber yapılması ile öğreniyoruz..
Meral hanım Türkiye’de imiş.
Konuşabilecek derecede sıhhati yerinde imiş.
Ama, “HDP’ye bakanlık” ile ilgili konuda, yüreği yokmuş ki.. Konuşamıyor.. Cesaret edemiyor..
Birileri kendisine, “Cıııızzzz” demiş olmalı ki..
Kenarından dolaşıyor.
Derin derin dalıyor..
Ama “Bu ne rezilliktir. Biz şehid alilelerini ziyaret ediyoruz. İttifak yaptığımız partinin adamları, ziyaret ettiğimiz ailelerin çocuklarını, eşlerini katleden PKK’nın terör örgütü olmadığını söyleyen partiye bakanlık teklif ediyor.. Bu ne rezilliktir. Bu ne zelil durumdur” diyemiyor.
“İl başkanları toplantısında, Meral Akşener dedi ki” şeklinde bir haber uçuruluyor..
Dersiniz ki, ablamızın konuşma kotası var..
İl Başkanları toplantısında konuştu. Şimdi dışarda konuşma yapma ehliyeti yok, üç gün beklemesi gerekir ki, kotası boşalsın, konuşabilsin..
Çıkıp söylesene.
“Biz gazilerle konuşurken, onları hayat boyu sakat bırakanlara ne bakanlığı?” diyemiyor..
Akşener bunları diyemeyince, İyi Parti Yozgat İl Başkanı konuşuyor: “Okul arkadaşlarından 22’sini şehid vermiş bir emekli binbaşı olarak, İP’den istifa ediyorum.”
İşte bu kadar..
Yozgat İl Başkanı Meral Akşener’in dersini vermiş ama..
Takıyyeyi tespit açısından, ben İyi Parti içindeki HDP sempatizanı ismi merak ediyorum..
Genel Başkan Yardımcılığı koltuğuna, paraşütle inen Bahadır Erdem’in, Gürsel Tekin açıklamasına ne dediğini merak ediyorum..
Böyle bir ortamda..
Bahadır enayi mi, risk alsın..
Kendisi konuşmuyor..
Hani “Cumhurbaşkanı’na bir hakaret eder misin” diye sorun..
O bin tane hakaret eder..
“Konuşacağız. Özgürüz. Susmayacağız” der de..
“Gürsel Tekin’in, HDP’ye bakanlık teklifi uygun mudur” diye sorsanız..
Cevabı, “O konuda konuşma iznim çıkmadı. Hatta genel başkana bile konuşma izni çıkmadı. Bana nasıl çıksın” olacaktır.
Ama kısmi bir izin de verilmiş..
“Sen Yavuz Ağıralioğlu’nun sözlerini, yorum yapmadan paylaşabilirsin” denilmiş.
Bahadır önce, itiraz edecek olmuş.
“Başka birisinin tivitini paylaşsam..”
İtiraz sonuçsuz kalmış.
“Ne dediysek o, uzatma!” uyarısını almış.
El mahkum..
Yavuz beyin iki tivitini paylaşarak, kendisi de o görüşte imiş gibi algıya imza atmış..
Takıyyenin kralına imza atanlar..
Oynadıkları tiyatroyu, milletin yuttuğunu sananlar..
Milletin bu canbazlıkların hepsinin farkında olduğunu farkedemeyenler..
Şehit, gazi yakınları ile görüşmeden sonra..
Dün de Ekrem İmamoğlu’nu ziyaret ederek, gündemi değiştirmeye çalışmışlar..
Bir sene önce, Ekrem İmamoğlu HDP heyetini kabul ettiği odada..
Dün de, İyi Parti Genel Başkanı’nı ağırlamış..
Ama bir farkla..
HDP heyetini karşıladığında, onları kendisinin sol tarafına oturtmuş..
Şimdi İyi Parti’yi ağırladığında, genel başkanı kendisinin sağına oturtmuş..
Onun dışında duvardaki tablodan, sehpaya, üzerindeki çiçeğe kadar her şey aynı..
HDP heyeti geliyor, “Seçimde size destek verdik. Bize tahsis ettiğiniz kadrolar ne durumda” diyor..
HDP heyeti gidiyor..
İyi Parti heyeti geliyor..
“Seçimde aday çıkarmamıştık. Size oy vermiştik. Bize tahsis edilen kadrolar ne alemde. İhalelelirimiz ne alemde” diyor..
Sizin anlayacağınız, CHP+HDP+İP ittifakı çoktan hazırlanmış..
2019 mahalli seçimlerinde denemesi yapılmış..
Şimdi 2023 seçimlerinde tekrarına hazırlanıyorlar..
Allah, takıyyelerinin gerçeğini millete göstersin..
Kurdukları tuzakları, yaptıkları planları, sinsiliklerini, ayaklarına dolandırsın..
Amin.