Yalanlarıyla gitti sahte imam
17.7.1969 tarihinde Türkiye Büyük Mason Mahfili’ne üye olan sahte kâinat imamı F. Gülen, yalanları ile öbür dünyaya göçtü.
CHP’de genel sekreterlik yapan Kasım Gülek onu locaya üye yaptı; CIA’nin Ankara şefi Graham Fuller ile tanıştırdı.
Gülek’in cenaze namazını Gülen kıldırdı.
İslam’ın bütün kutsallarını istismar etti sahte imam. Kur’an, Hz. Muhammed (sav), sahabeler, Bediüzzaman Said Nursi’nin iman hakikatlerini ispatlamak için yazdığı Nur Risaleleri… Örgüte adam toplamak için hepsini kullandı.
Ömür boyu locaya üye olduğunu sakladı. Yalan söylemekte son derece ustaydı.
Hoşgörü, diyalog, tolerans diyerek kırk yıl bu memleketin temiz insanlarını kandırdı.
15 Temmuz 2016 gecesi maskesini indirdi, 251 vatansever insanımızı katletti, 2193 darbesavar kahramanımızı yaraladı. Milletimize inanılmaz bir kâbus yaşattı. Sabahın ilk ışıkları ile bu korkunç kâbus, bir zafere dönüştü.
Darbeler tarihi, masonların ve CIA’nin ihanetleri ile doludur.
Mason Mithat Paşa, 1876 yılında locadan örgütlediği adamları ile Sultan Abdülaziz Han’ı tahttan indirip katletmişti.
Masonların kurduğu İttihat ve Terakki Cemiyeti, 9 Mart 1909 Sultan Abdülhamit Han’ı tahttan indirip Osmanlı Devleti’ni savaşlara sürükleyerek parçalatıp tarih sahnesinden silinmesine yol açmışlardı.
27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980, 28 Şubat 1997 ve 15 Temmuz 2016 darbeleri CIA ve locanın organize ettiği darbelerdir.
Cemaatler, sivil toplum örgütleri, gazeteciler istihbarat örgütlerinin sevdiği ve adam devşirdiği alanlardır. İstihbaratlar, buralardan adam satın alır veya adam yerleştirir, kendi çıkarları doğrultusunda kullanır.
“Komplo Teorileri” konulu bir panelde rahmetli Mahir Kaynak ve Bülent Orakoğlu’nu dinlemiştim. Panel sonrası bir masaya oturduk, sohbet sırasında şu soruyu sordum:
-Cemaat, tarikat, örgütleri nasıl takip edersiniz, neresinde durursunuz?
-Birinci adam bizim değilse ikinci adam bizimdir, demişti Bülent Orakoğlu.
F. Gülen, uzun yıllar Pensilvanya’da CIA’in çiftliğinde yaşadı; örgütün birinci adamı kontrolde idi.
A. Öcalan bir konuşmasında, PKK’yı bitirirsem beni bitirirler, demişti.
PKK’da da birinci adamın kontrolde olduğunu gösteren önemli bir cümle.
Yeni Asyacılar, Süleymancılar, Hizbullah, DHKP-C, Dev- Sol gibi örgütler; istihbaratların adam yerleştirmek suretiyle etkilemeye çalıştığı önemli örgütlenmelerdir. Ülkeyi zayıflatmak ve kalkınmasını engellemek için istihbaratlar buralardan adam devşirir.
Dernek, sendika ve partilerin istihbaratların çalışma alanında olduğunu söylemek gereksiz.
Kanunî Sultan Süleyman, Avrupa’dan zaferle döndüğü bir seferden sonra Şeyhülislam Ebussuut Efendi, padişahı karşılar ve devletin çok büyük bir tehlike ile yüz yüze olduğunu söyler.
Padişah şaşırır, Avrupa’dan zaferle döndüğü sırada tehlikenin ne olduğunu sorar.
Şeyhülislam; başına sarık sarıp sakal bırakan birçok ehliyetsiz kişinin tekke açıp şeyhliğini ilan ettiğini, etrafına adam topladığını, bunların devletin başına bela olabileceklerini söyler.
Nitekim Hacı Bektaş Veli dergâhına mensup olduğunu söyleyen Kalender Baba İran şahı Tahmasp’ın teşvikiyle devlete isyan etmiş, devlet ordu göndererek sahte şehy ve adamlarını bertaraf etmek zorunda kalmıştır.
Padişahın onayıyla Şeyhülislamlık bilginler heyeti kurar, şeyhleri imtihandan geçirir; halkı irşat edip edemeyeceklerine karar verir ve sahte şeyhler bertaraf edilir.
Diyanet İşleri Başkanı, tarikat ve cemaat şeyhleri, liderleri ile tek tek görüşmeli, liyakatsiz olanlar bertaraf edilmeli.
Din İşleri Yüksek Kurulu her ay cemaat ve tarikat liderleri ile toplanmalı, Kur’an ve sünnet çizgisinde yürüyüp yürümediklerini kontrol etmeli.
Toplantıda MİT de yetkili bulundurmalı, cemaat veya örgütlerin devlete zararlı çizgiye düşmesi önlenmeli.
Fetö ve PKK’da olduğu gibi örgüt ve cemaatlerin; devletin başına bela olması önlenmeli.
F. Gülen; tolerans, hoşgörü, İslam’a hizmet sloganları ve yalanları ile adam devşirdi; CIA’nın değirmenine su taşıdı, darbe yapmaya kalktı.
Hoşgörü ve tolerans birer yalan olduğu, örgütün CIA aparatı olduğu 15 Temmuz gecesi ayan beyan ortaya çıktı.
CIA tercümanı, Azerbaycan asıllı Sibel Edmond 15 Temmuz için; “Gülen devreye sokuldu.” dedi.
Diyanet, MİT bu tecrübeden ders çıkarmalı; insanımızı uyarmalı ki iyi niyetli ve temiz vatandaşlarımız din ve devlete zararlı cereyanlara kapılmasın.
İslam’a hizmet, cennet, cemaat, tarikat, tasavvuf diyerek kimse insanımızın temiz duygularını sömürmesin.
Tarikat ve cemaatler; Diyanet ve MİT tarafından kontrol edilmeli, halkımızın kutsallarının istismarı engellenmeli.