• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Erkan Kavaklı
Ali Erkan Kavaklı
TÜM YAZILARI

Terör partisine daha ne kadar katlanacağız?

25 Şubat 2021
A


Ali Erkan Kavaklı İletişim: [email protected]

HDP, kaçırılıp Gara’da uzun zamandan beri rehin tutulan 13 vatandaşımızın öldürülmesini kınamadı. PKK’ya terör örgütü demedi, diyemedi. HDP’nin milletvekili listeleri, belediye başkanı adayları Kandil’den belirleniyor, duymayan kalmadı.

 PKK, 1984’ten beri 50 binden fazla insanımızı öldürdü. Ülkeyi bölmek için kurulmuş eli kanlı, silahlı terör örgütü. 

Devlet bütün gücüyle terörle mücadele ediyor; asker, polis, sivil yüzlerce insanımız bu uğurda şehit oldu, analar ağlıyor, yürekler dağlanıyor. 

Örgütün sivil uzantısına daha ne kadar tahammül edilebilir?

Almanya’da AfD (Almanya için Alternatif) isimli parti kuruldu, aşırı sağcı bir parti. Meclis’te milletvekili var, seçimde 5.9 milyon oy aldı. Aşırı ırkçı söylemleri dolayısıyla AfD, Anayasayı Koruma Kurulu tarafından gözlem altına alındı. Telefonları dinleniyor, istihbarat, partilileri takip ediyor.

AfD, gözlem altında tutulma tehdidinden kurtulmak için demokrasiyi savundu, Alman kimliğine sahip kişilerin Alman olduğunu kabul ettiğini açıkladı. 

Kamuoyunda açıklamalar “kukla tiyatrosu” olarak değerlendiriliyor. Parti üyelerinin en az yarısının ırkçı, aşırı sağcı olduğu ifade ediliyor. 

Seçimde 5.9 milyon oy alan, Meclis’te milletvekili bulunan, demokratik ilkelere dayandığını savunan bir parti, üstelik seçim yılında gözlem altında bulundurulabilir mi?”

Soruya Der Spiegel yazarı Ann-Katrin Müller şu cevabı veriyor:

Olabilir.”

Weimer Cumhuriyeti demokratik yollarla iktidara gelen Hitler tarafından yıkıldı, Hitler seçimle iktidara geldi, sonra rakiplerini devlet gücüyle yok etti, diktatörlük sistemi kuruldu. Demokratik hürriyetlerin, istismar edilmesine fırsat verilmemeli, diyor yazar. (Der Spiegel, 23.01.2021) 

İspanya’da Herri Batasuna tarafından kurulan ve Bask bölgesinin bağımsızlığı için çalışan Batasuna Partisi, terör örgütü ETA ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle 2008’de kapatıldı, 2009’daki genel seçimlere sokulmadı. Parti başkanı Arnaldo Otegi çeşitli suçlardan yargılandı, mahkûm oldu. ETA 20 Ekim 2011’de silah bıraktı.

HDP, PKK’nın siyasi uzantısı gibi çalışıyor. Partililer, dağa gidip terör elebaşları ile resim çektiriyor.

HDP eş başkanı, arkalarını Kandil’e, PKK’ya, PYD’ye dayadıklarını söyledi.

Milletvekilleri terörist cenazelerine katılıyor.

Selahattin Demirtaş, Apo’nun heykelini dikeceklerini söyledi.

6-8 Ekim 2014’te Suriye’de bir şehir olan Kobani olayları ile ilgili taraftarlarını sokağa çağırdı, resmi binalar yakılıp yıkıldı, polis arabaları tahrip edildi, 53 insanımız öldürüldü.

HDP’li belediyeler “Hendek Olayları” öncesi iş makineleriyle hendek kazıp örgütün eylemlerine destek verdiler. Belediyelerin mali imkânlarını örgüte aktardıkları biliniyor.

PKK’nın ülkeyi bölmek için savaştığı herkes malumu. 

Suriye’deki uzantısı ABD ve Batılı ülkeler tarafından açıkça destekleniyor.

Örgüt partisi, Meclis’te bulunmalı mı?

Milletvekillerine, seçtirdiği belediye başkanlarına maaş verilmeli mi?

HDP hazineden para almaya devam etmeli mi?

Konu kamuoyunda hararetle tartışılıyor. 

Türkiye geçmişte jakoben, darbeci elitler; halkın oyuyla iktidara getirdiği partileri kapattı. 1960’ta Rahmetli Adnan Menderes ve iki bakanı asıldı. 1980 darbesi sonrası partilerin tamamı kapatıldı, liderler sürgüne gönderildi.

2010 Anayasa referandumundan sonra darbeciler yargılandı. Kenan Evren ve şürekası; 28 Şubat cuntacıları (Karadayı, Çevik Bir takımı) mahkum edildiler.

Darbecilerin istismarı sebebiyle parti kapatma kanunlarla zorlaştırıldı.

Sırtını terör örgütüne dayayan HDP gibi partilerin yasaları istismarına göz yummalı mı?

AİHM, geçmişte DTP’nin (Demokratik Toplum Partisi)kapatılması konusunda Türkiye’yi haksız buldu. Partilileri sokağa çağıran ve 53 vatandaşımızın ölümüne sebep olan Selahattin Demirtaş’ı da haklı buldu.

ABD ve Fransa gibi ülkelerin PKK’ya desteği açık. HDP’nin AİHM’e güvenerek demokratik değerleri istismar etmesine ve örgüte destek vermesine göz yummalı mı?

Kanaatimce hayır. 

Ann-Katrin Müller, bir partinin kapatılmasına hukukçular, farklı partilerin etkili politikacıları, hür medya ve etkili sivil toplum örgütleri birlikte karar vermeli; bunların hepsi demokratik unsurlar, diyor.

HDP’nin demokratik hürriyetleri istismarına izin verilmemeli, kapısına kilit vurulmalı, milletvekillerinin maaşları kesilmeli; partinin hazineden aldığı yardımlara son vermeli ki, şehitlerimizin ruhu sızlamasın. Devletin imkânlarından beslenerek vatanı bölmeye çalışanlara fırsat tanınmamalı.  

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

kamuran Gürkaynak

Sayın Yazar bir de şöyle düşünelim... Son genel seçimde HDP'nin Türkiye genelinde aldığı toplam oy sayısı 6 milyon civarındaydı yanılmıyorsam. Hadi kapattınız HDP'den kurtuldunuz. Bu 6 milyon kişiyi ne yapacaksınız? Bunlardan da kurtulmanın bir yolu var mı? Asla soykırım yapılmayacağına göre yok. HDP görüşünde olan 6 milyon insan varsa ortada onlar sonuçta bir şekilde var olmaya devam edecektir. Daha önce kaç defa olduğu gibi kapatılıp yeni bir adla devam edebilirler. Bu HDP görüşündeki 6 milyon insan "Aaa artık HDP yok gidip AKP ye CHP ye oy verelim" demiyor bunu defalarca gördük. Ancak aday çıkaramadıkları yerde ve yerel seçimlerde oy verseler de genel seçimlerde kuruverdikleri partilerinde birleşip aşağı yukarı aynı milletvekili sayısını gene meclise sokuyorlar. O halde ne yapmalı? Nasıl yapmalı? İşte asıl üzerinde durulacak konu budur. 6 milyon oy hiç az değildir. O halde çözüm ne? işte buna kafa yoracaksınız yoksa kahvehanedeki okey masasında da sade vatandaş "Kapasınlar lan bu HDP'yi!" diyebiliyor. Size düşen daha fazlasına kafa yormak değil midir?

hasan hüseyin okka

Soru'nun cevabı net bir şekilde verilmiş gördüm, seçim'lere kadar Sabır edmek gerekiyor
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23