“Kabataş’ı bile tuttururum özgüvenim arttı”
“Kabataş’ı bile tuttururum özgüvenim arttı”
ALİ ERKAN KAVAKLI
Meslek hayatımın en verimli yıllarında öğretmenlik yaptığım Eyüp Sultan Anadolu İmam Hatip Lisesinde, geçen hafta okulumuzun sekizinci sınıf öğrencileri ile LGS sohbeti yaptık. Konferanstan sonra kitap imzalarken öğrencilere konuşmanın kendilerini nasıl etkilediğini, ne gibi kararlar aldıklarını sordum.
Öğrenciler peş peşe motive edici cümleler kurdular:
“Özgüvenim arttı, Kabataş Anadolu Lisesini bile kazanabilirim.”
“Sınavda çıkacak sorunun iki katını çözerek hazırlanmaya karar verdim.”
“Şevkim arttı, yapabileceğime inandım.”
“Yeteneklerimin farkına vardım, çalışarak geliştirme kararı aldım.”
“Sınavda çıkacak sorunun 10 katını çözmeyi deneyeceğim. Bir kere de olsa…”
Konferans sırasında en çok şaşırdığım ve mutlu olduğum an, hafıza teknikleri anlatırken bazı öğrencilerin tekniği anlatmadan ezberlenmesi gereken “on kelime, on deyim, on cümleyi” ezberlemeleri oldu.
Öğrencilere hızlı okuma teknikleri anlattım, birinci okumada 320 kelime okuyan bir öğrencinin ikinci okumada 512 kelime okuduğunu söyledi.
Öğrencilerin tamamı okuma hızını artırdı, özgüvenlerini pekiştirdiler.
Öğrencilerdeki okuma tutkusu dikkatimi çekti. Bir öğrenci dört tane kitap imzalattı:
“Bunları birkaç gün içinde okuyup bitireceğim.” deyiverdi.
Sevindim!
Zaman zaman okullarımızda başarı, motivasyon, hedef belirleme, verimli ders çalışma metotları, zekâ gelişimi, hızlı okuma ve hafıza teknikleri seminerleri veriyorum. Herkesin deha potansiyeline sahip olduğunu ve bunu fark edip geliştirebileceğini söylüyorum.
Prensip olarak her insan deha potansiyeli ile dünyaya gelir, bu yeteneğe Kur’an dilinde “yeryüzü halifesi” denir. Dehasını geliştirmek her insanı kendi çabasına bağlı. Bunun için motivasyon şart. Gençlere şu tavsiyelerde bulunuyorum:
“Çalışın, dehanız varsa ortaya çıkar; yoksa da çalışın, çalışmak dehanın yerini tutar” der Reynols
“Her insanda dehanın temel çekirdeği vardır.” Tonny Buzan
Yetenek tembelliği sevmez, başarı gayrete âşıktır. Yan gelip yatarken yetenek fark edilmez ve geliştirilemez. Yetenek zorlukları sever, çalışırken ortaya çıkar.
Sınavlar yeteneklerimizi geliştirme fırsatı sunar. Sınava hazırlanırken yeteneklerimizi fark eder, zekâmızı geliştirir, beynimizi besleriz.
Çalışmak bizi başarıya götürür, beyin başarıyı ödüllendirir.
Kur’an; insan için sadece çalıştığının karşılığı vardır, buyurur.
Peygamberimiz (sav), çalışıp kazanmayı, okuyup öğrenmeyi teşvik eder:
“Çalışıp kazananları Allah sever.”
“İki günü eşit olan ziyandadır.”
“Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz!”
“Kuvvetli mümin, zayıf müminden Allah katında daha hayırlı ve daha sevimlidir.”
Atalarımız, işleyen demir ışıldar, demiş.
Konferans boyunca öğrencilerin gözleri ışıl ışıldı. Sorular sordum, cevaplayanlara kitap hediye ettim.
Gençlerin başarma azmine hayran kaldım.
80 öğrencinin hemen hepsi sınavda çıkacak sorunun iki katını çözerek (180 soru) ve net artırma hedefi koyarak çalışma sözü verdiler. 80 öğrenci bir kere de olsa rekor sayıda soru çözme (900 soru) kararı aldı.
NEREDEN NEREYE
2001 yılında Eyüp Sultan Anadolu Lisesinde, öğrencilerin başörtüsüyle okuma haklarını savunduğum için derslerime son verilmişti. DSP iktidar, Metin Bostancıoğlu milli eğitim bakanıydı. Sabık Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey okula kadar gelmiş; “Başörtüsünü savunan öğretmenler İstanbul’da benimle çalışamaz, haklarında iki satır yazmaktan geri durmam.” tehdidini savurmuş; okuldaki görevime son vermişti.
Başları örtülü olduğu için 26 öğretmen, Milli Eğitim Bakanı Müsteşarı Bener Cordan imzasıyla meslekten atılmıştı.
Okulda 28 Şubat öncesi 5.000 öğrenci vardı. Başörtüsü yasağı gelince 50 öğrenciye düşmüştü.
Öğrencilerimizin başörtüsüyle okuma mücadelesini ÇIĞLIK isimli romanımda anlattım, romanı o zaman Yeni Akit’te yayınlamıştım.
Rahmetli Hasan Karakaya, hocam verilen mücadeleyi günü gününe anlatıyorsun, çok okunuyor, yazmaya devam et, demişti.
Bugün okulun saray gibi yeni bir binası, geniş bir bahçesi var, binden fazla öğrenci ile eğitim yapıyor. Teknofest’e proje hazırlıyor; laboratuvarları, kütüphanesi ile cıvıl cıvıl… Geleceğe güvenle bakan öğrenciler yetiştiriyor.
DSP-CHP zihniyetinin kapısına kilit vurmak istediği okul, geleceği fethedecek öğrenciler yetiştiriyor. Başı örtülü olduğu için meslekten atılan öğretmenler büyük bir idealizmle çalışıyor. Öğrenciler okuma ve öğrenme tutkusuyla dopdolu; biz de başarabiliriz, kimseden bir eksiğimiz yok, diyorlar.
Ak Parti iktidarında nelerin değiştiğini fark etmek için Eyüp Sultan İmam Hatip Lisesi sadece bir örnek.