• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Eleştiriler, karşı çıkanlar ve beklentiler… Maarif ve Müfredat Ne idi ne olmalı?

MEB’in görüş ve öneri için kamuoyunun dikkatine sunduğu ‘Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’ pek çok yeniliği getirirken, son bir asırdır tartışması bitmeyen konuları, dahası itiraz oluşturan bazı içerikleri de barındırıyor. Peki ama Türkiye’de müfredat tartışması neden bitmiyor, daha da önemlisi nasıl bir içerik olmalı?

4 Yorum
Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Türkiye de bölücülüğe zemin hazırlayan şahıs

"Mahmut Esat Bozkurt tarafından ‘İhtilaller Tarihi’ adıyla verildi. 1933’te okutulan İnkılap Tarihi’ ya da Devrim tarihi metinlerini yazan kimse ise, dini ‘zehir’ olarak tarif eden Recep Peker’den başkası değildi."... O Mahmut Esat Bozkurt Türkiye'de ırkçılığı başlatan...bu milleti bölük bölük parçalara ayıran ırkçılığı ateşleyen PKK illetinin temellerini atan kişidir...
  • 1 Yıl Önce

Bugün ki geldiğimiz noktaya Türkiye'yi gerçekten de CHP getirmiş

Doğrusu neden Türkiye'de insanlar özellikle ve özellikle "müslümanları" sahtekâr görüyor diye oldukça düşünürken...bunun Yeşilçam filmleriyle yapıldığı sonucuna varmıştım kendi kendime...ama bu sadece sacın bir ayağı imiş... sacın diğer ayağı yine CHP ' nin millete ve millî olan herşeye partizan devlet bakış açısı çıktı... işte yazılı metinlerde delilleri; Yine Yurt Bilgisi 4. sınıf kitabında, ‘Uyanık Türk ile Softa’nın tartışmasında, dindarlar aşağılanıyor, dindar softanın hastane yapımına bile karşı çıktığı diyaloglarla anlatılıyordu. Aynı derslerde, 23 Nisan, 10 Temmuz, 31 Ağustos, 29 Ekim bayram olarak sayılıyor ama dini bayramlardan söz edilmiyordu. Kitaplarda bir öğretmen ile imam karşılaştırmaları yapılıyor, okuma metinlerinde ‘Arap Hafız’ lakaplı imam, öğretmene aşağılatılıyordu. Hafızlar, imamlar ve dindarlar ‘Sahtekar, üfürükçü, ırz düşmanı’ öğretmen ise çağdaş, akıllı, uyanık olarak karakterize ediliyordu. Osmanlı’ya öfke, nefret ve hakaret ifadeleri hemen hemen bütün derslere serpiştirilmişti. Musiki/müzik dersi müfredatında ise yerli halk müziği çıkarılmış, batı müziği mecbur edilmişti." Milletin beynini yıkamış lar...
  • 1 Yıl Önce

Padişahlık dedikleri ;

Üzerinde sorumluluğunu hissettiği...Allah' in huzurunda , mahşerde hesabının sorulacağının bilincinde olarak tebâsını emniyet ve huzur içinde yaşaması için yönetimini üstlenmektir...kim demiş padişahlar hain, zalim diye?... kimler demiş söyleyelim Fransızlar, ingiluzler, italyanlar, Teodor Herzl, İsrail devletini kurmak isteyen siyonistler...bunların tamamı uydurmadır: Örneğin, 1927’de okutulmaya başlanan ilkokul Yurt Bilgisi kitabında, “Padişahlık bir sülaleye aittir. Bunlar içinde, Abdülhamit gibi zalimleri Vahdettin gibi hainleri görülmüştü” (İlk Mektepler İçin Yurt Bilgisi, 1927, sh.45) ifadeleri yer alıyordu."
  • 1 Yıl Önce

salih

Hükumetin böyle bir derdi yok ki bağnaz ideolojik eğitimi kökten değiştirsin! Motor bozuk kaporta ile uğraşmak bu.
  • 1 Yıl Önce
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23