• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Yaşar Değirmenci
Yaşar Değirmenci
TÜM YAZILARI

Sumud Filosunun Umud Dersi

01 Ekim 2025
A


Yaşar Değirmenci İletişim: [email protected]

Sumud Filosunun Umud Dersi 

YAŞAR DEĞİRMENCİ

Gazze sırf bizim değil, dünyanın gündeminde.

Gazze’nin uzun yıllara sarkan direniş destanı, sabır ve sebatı, tükenmez azim ve iradesi yaşanırken gereksiz polemiklerle, anlamsız yorumlarla bu iradeyi zayıf düşürecek vebali kaldıramayız.

Her zeminde Hakkı savunmak zorundayız. Günümüz dünyasında Müslüman olanlara Müslüman olmayanlar sahip çıkıyor.

Tarihin bu kritik dönemecinde; Müslüman kalmanın ve insan olmanın tüm ilke ve erdemlerini Gazze mektebi bizlere sunuyor. Tabii ki, anlayan ve alabilene. Bunları düşünürken Nisa suresi 136. Ayetin meali beni nefs muhasebesine sevk etti. Mümin kimlik ve şahsiyetimizi, sorumluluk bilincimizi gözden geçirmemizin şart olduğunu da gösterdi. 

Gazze’de kardeşlerimiz bombaların altında can verirken, biz ekran başında seyirciyiz.


Allah’a iman ettiğimizi söylüyoruz ama imanımızın icaplarını yaşamıyoruz.

Peygamberimizi sevdiğimizi söylüyoruz ama onun izini sürmüyoruz. Kitaba iman ettiğimizi söylüyoruz ama kanunlarımız, ticaretimiz, siyasetimiz ondan değil, batının reçetelerinden. Âhirete iman ettiğimizi söylüyoruz ama dünyevileşme hastalığından kurtulamıyoruz. 


 

İşte bu yüzden bugün ümmet zillet içindedir.


Çünkü Allah izzeti, hakiki imana bağlamıştır.

Sadece “Elhamdülillah Müslümanım” demekle olmuyor.

Hayatıyla, ahlakıyla, adaletiyle Müslüman olana. İslâm’ı hayat tarzı hâline getirmemiz, hayata hâkim kılmamız gerekiyor.

Ey Müslümanlar! Gelin Müslüman olalım. Gelin yeniden Kur’an’a dönelim. Gelin Peygamberimizi hayatımıza taşıyalım. Gelin Gazze’nin acısını kendi acımız bilelim, ümmetin derdiyle dertlenelim.

Çünkü iman, sadece dilin sözü değil, kalbin tasdiki ve hayatımızda uygulanmasıdır. 


 Sumud Filosu hedefine emin adımlarla ilerlemesi; gidemeyenleri teselli ediyor, muvaffakiyetleri için dualar ediliyor.


Şimdi tüm gücümüzle onları selamlamak, sahiplenmek ve savunma zamanı. Gazze’ye doğru yola çıkan Küresel Sumud Filosu ilhamını Gazze’den aldı. O ilham ile yüreklerimize yeniden umud oldu.

Dirilişin ve direnişin vicdan boyutu “insanlığın vicdanı” olarak tecelli etti.

Böylelikle dünyanın hem gündemine hem de gönlüne oturdu.

Soykırıma karşı soylu direnişin ismi, oldu Sumud. İnsanlığın muhtaç olduğu ortak adalet, ahlak ve anlam arayışı diyebiliriz.

Sumud’un hedefi sadece Gazze ablukasını kırmak değil, zihinlerdeki prangaları, vicdanlar üzerindeki baskıları sonlandırmaktır.

Sumud sadece denize açılan gemiler yekûnü değil, insanlığın kalbinde tutuşan adalet ve özgürlük meşalesidir.

Yalnızca insani yardım değil, insan kalmanın ispatı, “İnsanlık ölmedi.” gerçeğinin günümüzdeki nişanesidir, tecellisidir.

Sumud bir vicdan hareketi olmakla beraber, sistematik bir soykırımın, topyekûn yok edilmek istenen bir halkın hayatta kalması için küresel vicdanın buluşma ve başkaldırı adresidir.


 

Küresel ayaklanmanın Akdeniz’e yansıyan adıdır. Sınırları aşan bir dayanışma ruhu, kolektif bir bilincin, uluslararası bir sivil ve sessiz tavır.

Masumların çığlıklarına, mazlumların çağrılarına kulak veren yüreklerin yolculuğudur.

Sumud Gazze’deki çocukların açlığına, annelerin gözyaşına duyarsız kalmayan, gözünü yiğitlerin başkaldırısını temsil ediyor.

Siyasi mahfillerde, diplomasi dünyasının kapı eşiklerinde beklemekle sorunlar çözülmez! Tarihin akışını değiştirecek yeryüzü vicdan hareketidir. Çözüm adresi; Birleşmiş (Bir-leşmiş) Milletler (BM) değil, birleşmiş yüreklerdir, birlikte yürümektir.

İnanıyoruz ki Filo Gazze’den önce kalplere ulaştı.

Kalpler yürekler fethedildi. Çünkü bu yolculuk her şeyden önce insanlığın vicdanına rotasını doğrultmuştu.

Sumud bize şunu söylüyor; adalet arayışı uluslararası platformlara, başkentlere, resmî kurumlara bırakılmayacak kadar önemlidir. 


 Artık yeryüzü seyirci değil, milyonların yüreği, duası bu gemilerde.

Herkes hükmen gemi yolcusu.

Sessiz, şiddetsiz bir başkaldırı, vicdani bir çığlık çoktan denizleri aştı, hedef kitleyi harekete geçirdi.

Biz geciktik bari vicdanımız gecikmesin.

Bulunduğumuz yerden vicdanımızı harekete geçirmeye, yüreğimizi ayağa kaldırmaya hazır mıyız?

Cevabımız da Kur’an’î olsun.

Bilhassa İslam tarihini bilmemiz gerektiğinin tecellisini yaşıyoruz. Peygamber Efendimizin yaşadıklarıyla irtibat kurunca olayları çok yönlü izah edip imanımızı, amellerimizi gözden geçiririz. 


 

Hudeybiye Antlaşması sonrasında ashabın o yıl umre yapamayışlarından dolayı büründükleri hüzün ve takındıkları tavrı çağrıştırdı.

Tebük seferine, binek bulamadığı için geri kalan ve ağlayarak Resulullah’a gelen sahabelerin duruşu ile ne kadar da örtüşüyordu bu kareler.

Sumud Filosunun Umud Dersini verdiği olay; Kuzey Afrika’nın fatihi, Tunus’ta Kayrevan şehrinin kurucusu Ukbe bin Nafi hazretlerinin hitabını canlandırdı.

Kuzey Afrika’yı bir ucundan diğer ucuna fethettikten sonra karşısına Atlas Okyanusu çıkar, atını deryaya doğru sürer ve şu sözleri ile tarihe not düşer: Ya Rabbi! Eğer önüme çıkan şu derya olmasaydı, senin adını daha ilerilere götürecektim…

Hz. Ukbe’den ilham alarak; -Ya Rabbi! Şayet şu Akdeniz’i aşacak gemiler bulabilseydik, Gazzeli çocukları yalnız bırakmayacaktık. Seferden geri kalmamızın hüznünü sana arz ediyor, Gazze’den özür diliyoruz. -Allah’ım şahit ol, biz dönmek için gelmedik… Sen bize yol göster. Hz. Nuh da unutulmadı.Hz. Nuh misali karada gemini inşa et. Denizi ayağına getirecek olan Allah’tır. Sumud, SAMED’e (Es-Samed, bütün sıfatları mükemmel olandır. Mahlukatın her türlü ihtiyacı için kendisine yöneldiği Zat’tır) emanettir.


 

Sumud filosunda bulunan hocalarımızın hissiyat cümleleriyle bitiriyorum. 

“Sumud denizde gemileri yürütürken, bizler de karada gemiler yürüteceğiz.Belki Hz. Nuh misali karada yeni gemiler inşa etmemiz gerekiyor. Sumud; sessiz bir çığlık, derin bir dalga, şiddetsiz bir başkaldırı, küresel bir meydan okuma. Bu gidiş sadece bir coğrafyaya değil, mutlak kötülüğe karşı kör ve sağır kesilenlere karşı soylu bir itirazın, onurlu bir isyanın ispatı. Tarih, Gazze’ye karşı duyarsız kalanları affetmeyecektir. Tarihin yönünü doğru yerde duranlar değiştirecektir.”

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Alkan

Sayın yazar gönül isterdiki sumut filosuna katılan Türk vatandaşları tutuşan değil İstanbuldayım kurallarla kurbanların vede arkasına tc devletinin desteğini alarak yola çıksaydı.bu konuda Tunus değil Türkiye önderlik ve liderlik yapa bilmeli idi.erbakan hocanın deyimiyle İsrail güçten anlar .hamasi savaşla bitiremeyenler şeytanın uşakları ve şeytanı planlarla bitirmek istiyor

Kanber

Selamlar. Allah razı olsun hocam. Allah'ım Gazze"li Mazlum ve müminlerin yar ve yardımcısı olsun. Siykırımcı, katil, azgın kavmi helak eylesin.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23