Yeni Süreç ile DEM Partisi Yol Ayrımına Gelecek
Yeni Süreç ile DEM Partisi Yol Ayrımına Gelecek
RAMAZAN TOPDEMİR
Yeni süreç ile birlikte yeni politikalar, yeni söylem ve eylemlerin üretilmesi esas konudur. Ülkemizdeki iç ve dış gelişmelerden dolayı partilerin de genel bir çerçeve içinde olmaları gerekmektedir. Bu konuda DEM Partisini zor günler bekliyor. PKK'nın kendini feshetmesi ile beraber, Kürt siyasi aktörlerinin siyaset yapma yolları da bir bakıma açılmış oldu. Öcalan'ın siyasete müdahale etmeye başlayacak olması ayrı bir bakış açısını oluşturacaktır. Yani Öcalan, eski kuşağın temsilcisi olarak kendi varlığını hissettirecek ve DEM Partisine müdahale edecektir. Öte yandan Selahattin Demirtaş'ın, "Genç Kürt kuşağını" temsil etme görüntüsünü gözden kaçırmamak gerekir. Selahattin Demirtaş'ın da yeni bir parti kuracağını belirtmek gerekir. Çünkü Demirtaş ile Öcalan arasında gizliden gizliye bir liderlik yarışının olduğu oldukça aşikâr bir durumdur.
Konunun tarihsel boyutu:
1961’li yıllarda aktif bir yapıya sahip olan Yeni Türkiye Partisi, Doğu ile bütünleşme başarısı göstermiştir. Bu partiden Sağlık Bakanlığı yapmış olan Kürt siyasetçi Yusuf Azizoğlu, bölge için sosyoekonomik yönü ağır basan projeler ortaya koymuşlardı. 1976’da Ecevit hükümeti döneminde Bayındırlık Bakanlığı yapan Şerafettin Elçi de Doğu Bölgesi için yoğun çalışmalar yapmıştır.
1990’dan sonra Doğu halkını harekete geçirmek amacı ile Kürtlük, ana dilde eğitim gibi milliyetçi öğeleri argüman olarak kullanan ve kendisini "Kürt Partisi" olarak algılayanların; bu argümanların çok uzun yıllar kullanılması, Kürtlerde bıkkınlık oluşturmuştur.
Kürt partisi olarak siyaset arenasına çıkan aktörler, Kürt seçmenlerinin beklentilerine cevap vermemişlerdir. Sürekli devlet ile çatışmacı bir görüntü ortaya koyan bazı siyasetçiler, “Kürtler ne ister?” sorusunun günümüzdeki karşılığını vermekte zorlandıklarından dolayı Türkiye Partisi olamadılar.
Kürt siyaseti değişik süreçler içinde değişik kulvarlara yönelmiştir. İsmet İnönü’den, Ecevit’e kadar uzanan siyaset sürecinde, Kürtlerin bir kısmı da CHP’den yana tercihlerini belirlemişlerdir. Ancak CHP, Kürtler ile bütünleşme başarısını gösteremedi.
Kürtlerin sosyal, kültürel ve tarihsel yapılarını özümseyen Kürt siyasetçiler, bölgelerine kalıcı hizmetlerde bulunmuşlardır. Günlük politikalardan ziyade yapılan kalıcı icraatlar, Kürtleri bütünlük içinde bir araya getirmiştir.
Günün Sözü, “Perşembenin geleceği Çarşambadan bellidir."