• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
İdris Günaydın
İdris Günaydın
TÜM YAZILARI

Ne yapmalı?

29 Nisan 2024
A


İdris Günaydın İletişim: [email protected]

 

Türkiye, yirmi iki yıldır süren bir AK Parti iktidarı döneminde çeşitli yollar, köprüler, tüneller, limanlar yaptı. Kalkınmada maddi oranda hiçbir iktidara nasip olmayan başarılara imza attı. Lakin eğitim ve kültür alanında başarısız oldu. Eğitim alanında başarılı olmak sınıf sayısını, laboratuvar imkanlarını, okul sayısını artırmak ise bunda da başarılı oldu. Lakin amaç eğitimin millileşmesi, manevileşmesi ise sonuç istediğimiz gibi ve umduğumuz gibi değil.

E, burada başarılı olamadı.

Bunu Cumhurbaşkanı da itiraf etti. Yani sanki bir gizli el memleketin kalkınması hususunda hamallık konusunda serbestsin. İstediğin oranda radikal tedbir alıp memleketi mamur hale getirebilirsin ama eğitim ve kültür konusuna girme. O konuda sanki gizli bir el dokunma yanarsın diyor.

Bu memlekette en radikal insanlar Milli Eğitim Bakanı oldu. Özal zamanının bakanlarından tutun da bugüne böyle. Hiçbir bakan Milliyetçi Cephe hükümetlerinin  MHP’nin desteklemesi karşılığı Nahit Menteşe’nin Milli Eğitim Bakanı olmasına karşılık (AP) Prof. Orhan Düzgüneş’in bakanlık müsteşarlığına getirilmesi ve liselerin Felsefe, Sosyoloji, sanıyorum Psikoloji kitaplarındaki müspet değişiklik kadar icraat yapamadı. Yıl 1976,1977 yılları.

En radikal şahıslar ME Bakanlığına geldiği halde.

Mesela bunlardan biri Hüseyin Çelik’tir. Şimdilerde Abdülhamit’i eleştiriyor. Yahu sen ME Bakanı oldun da ne yaptın? Yani demek yaptırmıyorlar. Bir görünmeyen el yaptırmıyor. Bunu açıklamıyorlar da.

Ne yapmalı sorusu bugünlere sıkça soruluyor. Her iki kişi bir araya gelse konuştuğu konu bu. Okullardan her zamankinden daha fazla radikal ateist öğrenci yetişiyor. Hiçbir dönemde gençler manevi ve milli değerlere karşı böyle radikalleşmemişti. Evet. İktidarın milli ellerde olmadığı zamanlar sol görüşlü nesil yetişiyordu ama onlar daha sonra işin doğrusunu duyunca inançlarından büyük oranda döndüler. Ama bugün radikal anlamda yetişiyorlar. O gün tez olan bizim düşüncemiz bugün denenmiş ve işe yaramamış hükmünde gösteriliyor.

Yani bir söz var: El, faresini reklam edip kıymete bindiriyor biz aslanımızda kusur arıyoruz. Okullarda da bilhassa muhalif Atatürkçü öğretmenler öğrencilerle birebir ilgilenerek onları kafesliyor. Bunu yaparken ya iktidarı kötüleyerek ya Atatürk’ü bir alternatif göstererek ya kendi hünerlerini kullanarak öğrencilerin akıllarını iğdiş etmektedirler. Öğrenciler bir dakikaya baliğ bir video izlemiyor. Televizyon izlemiyorlar. Hele tartışma programlarını hiç. 

Ellerindeki telefon ise tamamen kötü hazırlanmış örnekler sunuyor. Bir de yaşlarına uygun olarak duygularının esiri olmalarını katarsan. İyilik adına tüm üflenenler beyhude.

Peki ne yapmalı?

Yapılacak şeylerin başında önce devletin yapması gereken şey geliyor: 

Kitapları değiştirmek. Hakkı ve hakikati yazan milletimizin inançlarına uygun düşen kitaplar. En mühimi bu. Böyle olmayınca bazı öğretmenlerin inisiyatif almasına ve Hakkı söylemesine geliyor iş ki öğretmen suçlu duruma düşüyor. İkinci yapılacak şey: Okullarda öğrenciler arasında fikri tartışma ortamı sağlamak. Böylece öğrencilerin kendilerini besleyecek kitaplar okumasını sağlamak. Şimdi maalesef idealist genç yetişmiyor. Spiritüalist genç yok. Ama buna karşılık materyalist genç yetişiyor. Yani inkarcılık aynen devam ederken inanç öksüz. İnanç sahipleri etliye sütlüye karışmayan uslu çocuklar. Ama karşı taraf kendini gerekirse inandığı dava uğruna ateşe atıyor.

akit’te sayfa komşum Ali Erkan Kavaklı Bey “Eğitimde İktidar Kim” diye sormuş. Eğitimde iktidar görünmeyen bir el herhalde. Orada bir MEM Talim ve Terbiye Kurulu var. İki yıl önce bir bürokrat bana bir şey söyledi: Okullarda Kızılay, Yeşilay Köşesi gibi Değerler Eğitim Köşesi” de olsun diye Cumhurbaşkanımızın kesin talimatı oldu. Bu konuda Talim Terbiyeden görüş soruldu. Hatta müzakereler yapıldı lakin olumsuz görüş bildirildi. Ah, Ah…. “Dışarda kan terliyor babamın iskeleti, Ne yaptık, ne yaptınız mukaddes emaneti?” Böyle devam ederse “Mukaddes Emanet” sadece Nuru Osmaniye Camii’nde olmaya devam edecek vesselam!

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Ahmet

Gizli el diyerek hataları örtme.Gercegi söylemeye cesaretin yok bari....

Asım

Çözümü yanlış yerde arıyoruz sadece. Diploma meslek edinmek için yetmez dediniz. Milyonlarca kişi mezun oluyor doğru dürüst meslek edinen yok. Böyle bir ortamda hem okul hem eğitim itibarını kaybediyor. Yeni müfredata baktım biraz. Sadece konu ve kazanım eksiltilmiş.OLUMLU ama sorun o değil ki.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23