Sosyal medyanın yaygın kullanımı artık üniversiteler için de vazgeçilmez hale geldi. Önce sadece bilginin paylaşımı için kullanılan bu alana büyük bütçe ayıran üniversitelerin sayısı günden güne artıyor. Kısacası eğitim dünyasında yarışın yeni kulvarı sosyal medya oldu.
Mehmet Ufuk'un yazısı:
Türkiye'de saygınlığı olan kurumlar arasında üniversitelerin ayrı bir yeri vardır. Gelecekte dünyanın paylaşacağı trendlerden, yol gösterici birçok yeniliğin ilk adımı üniversitelerde atılıyor. İster işletme olsun ister üniversite bilgiyi teknolojiyle buluşturanlar bir adım ötede oluyor. Hele bir de bu, kendini anlatacak bir platformda hayat buluyorsa başarılı olmak için hiçbir bahane kalmıyor. Artık üniversite yönetimleri sadece aday öğrencilerinin kapısını çalacağı zaman değil, her an interaktif olmak zorunda. Çünkü karşılarında iletişim kanallarının en etkilisi ve en hızlısı olan 'sosyal medya' var. Bu öyle bir mecra ki; hem adaylar, hem mevcut öğrenciler, hem de mezunlarla buluşmanın adresi olarak eğitim hayatımızda da etkin bir şekilde yer almaya başladı. Son yıllarda bilginin her yere yayılmasında rol oynayan bu mecra üniversitelerin avantajlı hale çevirmeye çalıştığı bir sektör haline geldi.
İlk adımda eldeki verilerin anında her yere ulaştırılması için kullanılan sosyal medya üniversitelerimiz için neyi ifade ediyor, bu alanı kullanmayan eğitim kurumları hangi fırsatları kaçırıyor, sosyal medya öğrenciler ve akademisyenler için hangi kapıları açıyor, dahası üniversitelerin sosyal medya karnesi nasıl? Şimdi bu sorulara cevap bulalım.
Bir kere hemen belirtelim ki, üniversiteler için sosyal medya kullanımı bir lüks değil ihtiyaçtır.
Uzmanların gözüyle samimiyete dayalı, eğitim kalitesini vurgulayan sosyal medya yönetimi, iyi bir PR çalışması olmanın dışında üniversite ile öğrenci arasındaki bağı güçlendiriyor. ''Hayatımızın her anında internetle, mobil cihazlarla birlikteyiz. Evde, işte, okulda sosyal medya her yerde'' diyen Multimedya Sosyal Medya Genel Koordinatörü Volkan Köse bu konudaki tespitlerini Yeni Akit'le şöyle paylaştı:
''Ülkemizde yaklaşık olarak 35 milyon internet kullanıcısı, 33 milyon aktif Facebook kullanıcısı, 10 milyona yakın Twitter kullanıcısı bulunmaktadır. Ipsos Sosyal Araştırmalar Enstitüsü'nün 15–29 yaş arasındaki gençlerin sosyal medya ile ilgili tutum ve davranışları anlamak amacıyla Temmuz – Eylül 2013 tarihlerinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı için online olarak gerçekleştirdiği 'Gençlik ve Sosyal Medya Araştırması'nda internet kullanıcısı gençlerin yüzde 96′sının aynı zamanda sosyal medya kullanıcısı olduğu ortaya çıktı. Ayrıca araştırmaya katılan gençlerin yüzde 40′ının annesi, yüzde 47′sinin de babası sosyal medyayı kullanıyor. Gençler tarafından bu kadar yoğun bir şekilde kullanılan sosyal medya, devlet olduğu kadar vakıf üniversiteleri için de önemli hale geldi. Bu üniversiteler sosyal medya sayesinde şu 11 fonksiyonu birden hayata geçirmiş oluyor.
1 - Yeni öğrencilere ulaşabilmek,
2 - Yeni öğrencilerin anne ve babalarına ulaşabilmek,
3- Burslu öğrenci sayısını özel reklam hedeflemeleri ile artırabilmek,
4- İstedikleri lisenin öğrencilerine özel reklam hedeflemeleri yapabilmek,
5 - Öğrencilerinin kulüp ve etkinliklere katılımını artırabilmek,
6- Gerek öğrencileri, gerekse personeli için kurum içi iletişimi artırabilmek,
7- Kurum aidiyet duygusu ve markaya olan bağlılığı artırabilmek,
8- Üniversitenin sürekli eğitim merkezlerinin düzenlemiş olduğu eğitimlere katılım sayısını özel reklam hedeflemeleri ile artırabilmek,
9- Sosyal medya üzerinden derlenecek stratejik raporlarla hizmet kalitesini artırabilmek,
10- Uluslararası öğrencilere geleneksel yöntemlerden çok daha ucuz maliyetlerle ulaşabilmek,
11- Mezunların okullarıyla irtibatını sağlayacak yeni kaynakların, bursların ve fırsatların oluşturulmasına imkân sağlamak.''
Volkan Köse, hizmet verilirken dikkat ettikleri hususlar için de şunları söyledi:'' Güvenlik önlemleri, prensipleri ve prosedürleri uygulayarak sosyal medya hesaplarımıza yönelik hacker saldırılarına karşı önlem alıyoruz. Sosyal medya hesaplarımızı haftasonu-haftaiçi 7/24 takip ediyor, kontrol ediyor, yorumları denetliyoruz, olumsuz yorumları anında (reklam, argo, spam vb.) siliyoruz. Sonuçta sosyal medya alanında bilgiyi üretenlerle onu kamuoyuna sunanların oluşturduğu sinerji iyi yönetildiği sürece bundan üniversite kazanıyor.'
Sosyal medyanın ana mecrası olarak bilinen Facebook Türkiye'de 7 yıldır kullanımda. 2007'den bugüne kadar yapılan araştırmalar üniversitelerin sosyal medya kullanımında şirketler kadar hızlı ilerlemediklerini ortaya koymakta. Tabi ki sadece takipçi sayısı kadar etkileşim ve buna neden olacak bilgiye dayalı donatıların varlığı da önemli.
***************************
Devlette Boğaziçi lider
Devlet üniversiteleri arasında bu bakışımızı en etkin kullananı Boğaziçi Üniversitesi, Facebook'u hem öğrenci iletişimi ve halkla ilişkiler çalışmalarında kullanan Boğaziçi Üniversitesi'ni Gazi Üniversitesi ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi takip ediyor.
***************************
Vakıfta İstanbul Aydın atakta
Sosyal medya hesaplarının özel şirketler tarafından yönlendirildiği vakıf üniversiteleri devlet üniversitelerine göre oluşturdukları özel departmanlarla bu konuya özel önem gösteriyor. Bu çerçevede bakarsak, ilk sırada İstanbul Aydın Üniversitesi yer alıyor. (Son verilere göre)
***************************
Twitter Sıralaması
Büyüme, ileti ve etkileşim puanı üzerinden bir değerlendirme yapan uzmanlar ilk sıraya yine Boğaziçi Üniversitesi'ni yerleştiriyor. Boğaziçi’ni İstanbul Teknik ve Yıldız Teknik Üniversiteleri alıyor. Vakıf üniversiteleri sıralamasında ise İstanbul Aydın Üniversitesi'nin yine birinci sırada yer aldığı sonucuna varıyoruz. Twitter'i etkin kullanan diğer vakıf üniversiteleri arasında Melikşah Üniversitesi ile İpek Üniversitesi üst sıralarda yer alıyor.
***************************
Nereden Nereye?
Son 5 yılın gelişim sürecini incelediğimizde, vakıf üniversiteleri devlet üniversitelerine göre sosyal medyayı daha aktif değerlendiriyor. Üniversitelerin en çok tercih ettiği sosyal medya ağı Facebook ve Twitter...2011 yılında mobil uygulaması bulunan üniversitelerin sayısı 15'i bulmazken şimdi bu sayı neredeyse 7–8 katı artmıştır. 2007–2011 yılları arasında gerçekleştirdiği mobil uygulamalarla aday öğrencilere ulaşarak öne çıkan üniversiteleri hatırlayacak olursak; Bahçeşehir Üniversitesi, Beykent Üniversitesi, Bilgi Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Fatih Üniversitesi, İstanbul Aydın Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Koç Üniversitesi, Özyeğin Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi, Zirve Üniversitesi ve Süleyman Demirel Üniversitesi'ni sayabiliriz. O yıllarda üniversiteler sosyal medya hesaplarını sadece tanıtım ve reklam için kullandılar. Şimdi ise sosyal medya, üniversitenin sesi olduğu kadar öğrencilerle anlık bir iletişim sağlayan bir köprü vazifesini de görüyor. İnsan Toplum ve Araştırma Derneği'nin (İTTD) geçtiğimiz yıllarda yaptığı araştırmada 141 devlet üniversitesinin 78 rektörünün Twitter hesabının olmadığı sonucuna varmıştı. Şimdi ise bu sayının 100'ü geçtiğini görüyoruz. Hatta bütçesini sosyal medyadaki dinamikliğine göre belirleyen üniversiteler de var. Bunların bir kısmı 3 yıl öncesine kadar yıllık bütçelerinin yüzde 5'ini ayırdıkları sosyal medyaya şu anda yüzde 30-60 arasında bir oran ayırıyor.
Editörün notu:
- Sosyal medyayı eğitimin odağına alanlar kazanıyor, kazanmaya da devam edecektir.
- Kütüphane dokümanlarının sosyal medya aracılığı ile öğrencilerle buluşturulması dijital kütüphaneciliğin gelişmesine katkı sağlayacaktır.
- Sınav - yarışma v.s. etkinlik duyuruları Twitter’dan yapılması iletişimin etkinliği açısından yararlı olacaktır.
- Uzmanların facebook üzerinden dijital sınav yapılması önerisi de dikkate alınabilecek bir diğer konu.
- Vakıf üniversitelerinin sosyal medyayı ağırlıklı olarak Haziran - Temmuz aylarında aktif kullanmaları maksimum yerine minimum faydayı getirecektir. Böyle uygulamayı tercih eden üniversite yönetimlerinin bu gibi sınırlamalardan vazgeçmelerini öneriyoruz.
- Sosyal medyanın yaygın kullanımı ile yazılı basının tabir yerinde ise pabucunun dama atıldığını iddia edenlerin de yanıldığını hemen belirtelim. Çünkü yazılı medya hâlâ internet medyasının ve dolayısıyla sosyal medyanın haber kaynağı olmaya devam etmektedir. Üniversitelerin tanıtım ve reklam bütçelerini planlarken bu hususu gözden kaçırmamaları gerekir.
- Üniversitede okuyan öğrencilerin neredeyse yüzde 100'ünün sosyal medyayı kullandığını dikkate alırsak bu platformlara kaynak ayırmanın yanlış olmayacağını belirtelim.
- 2010 sonrası üniversite kuşağının zamanının büyük bir kısmını internette geçirdiği gerçeğinden hareketle, üniversite yönetimlerinin bu kitlenin eğitimle ilgili her türlü beklentilerine sosyal medya aracılığı ile cevap verebilecek adımları atması kaçınılmazdır.
***************************
Örnek iki başarı
İstanbul Aydın Üniversitesi
İstanbul Aydın Üniversitesi, son yıllarda sosyal medyayı en iyi kullanan üniversitelerden birisi olarak öne çıktı. Facebook’ta hayran sayısı 100 bine koşan üniversite Facebook’da paylaşımlarında, kampüs içi aktiviteler ve dersler dışında, tarihten bilgiler ve güncel olaylar hakkında da yorumlar yayınlıyor. Üniversite bilgiyle teknolojiyi aynı adreste buluşturup kamuoyu ile paylaşımda oldukça başarılı bir politika ortaya koymuş durumda.
İstanbul Ticaret Üniversitesi
2013 yılında İstanbul Ticaret Üniversitesi'nin tanıtım tercih döneminde gerçekleştirdiği sosyal medya çalışmalarında aday öğrencilerin sosyal medya üzerinden sordukları tüm sorulara cevap verildi. Öğrenciler üniversitenin web sitesine, youtube videolarına ve tanıtım günleri etkinliklerine yönlendirildi. İstanbul ve çevre illerdeki 16–21 yaş arasındaki Facebook kullanıcılarına üniversitenin reklam ve tanıtımı yapıldı. Aynı zamanda 15–20 yaş arası çocuğu olan veliler de hedeflendi. Bu yolla iki buçuk milyon gösterim gerçekleşti. Facebook fan sayfası yaklaşık 50 bin kişiye, twitter takipçi sayısı ise 6.200'e kadar yükseltildi. Youtube sitesinde ise 30 binin üzerinde görüntülemeye ulaşıldı. Oluşturulan içerikler ilgili mecralarda paylaşıldı. Sonuçta hem interaktif bir ortam doğdu hem de üniversitenin itibarına dönük bir yatırım gerçekleşmiş oldu. Rakamsal boyutta ise İstanbul Ticaret Üniversitesi tüm vakıf üniversiteleri arasında sosyal medya’da ilk 10’da yer aldı.
Üniversite Facebook Fan Sayısı (2013 rakamları ile)
1- MELİKŞAH ÜNİVERSİTESİ 123.266
2- İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ 74.107
3- İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ 70.156
4- BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ 66.812
5- ÖZYEĞİN ÜNİVERSİTESİ 62.629
6- KADİR HAS ÜNİVERSİTESİ 50.917
7- İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ 46.270
8- ZİRVE ÜNİVERSİTESİ 44.978
9- İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNV 44.645
10- OKAN ÜNİVERSİTESİ 33.022
11- İHSAN DOĞRAMACI BİLKENT ÜNV. 32.593
12- TOBB EKONOMİ VE TEKNOLOJİ ÜNV. 27.514
13- ULUSLARARASI ANTALYA ÜNV. 24.174
14- İSTANBUL ŞEHİR ÜNİVERSİTESİ 21.689
15- TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ 21.350
Not: Ölçümlemeler sürekli değiştiği için listede 2013 yılı ortalaması dikkate alınmıştır.