Türkiye'nin savunma sanayi adımları karşısından ezilen Yunanistan'da medya isyan bayrağını çekti. "P-3B Orion hatasını F-35'lerde de tekrarlıyor musunuz?" başlığı ile hükümeti sert eleştiren Defence Point gazetesi, "Hiçbir bilge iki kez günah işlemez." yorumunu yaptı.

Bu hata, ineklerin silahlanmasının sadece şişman değil, kemikli olmaya doğru yöneldiği bir dönemde yapılmak üzeredir diyen Yunan medyası, "Aynı zamanda ihtiyaçların büyüklüğü ve esnekliği , basit bir hatayı kolaylıkla suça dönüştürebilir." ifadelerini kullandı.

Habere devam eden Yunan medyası, "Tartışma, Yunanistan'ın Hava Kuvvetleri'ne yönelik 20 adet F-35 Lighting II savaş uçağının söz konusu tarihte tedarik edilmesinin yakın olduğu iddiasıyla ilgili. Bu ekipman seçimi operasyonel bir öncelik olarak sunuluyor, ancak gerçek motivasyonun jeopolitik parametrede aranması gerekiyor. Diğerlerinin üzerindeki önceliği belgelemek amacıyla, savaşçıyı Yunan savunması için her derde deva ve Türklerden korku olarak yansıtan bir anlatı geliştirildi." ifadelerini kullandı.

Memoranda döneminin bir sonucu olarak ülkenin silahsızlanmasını durdurma çabası, ilk paranın bir kısmının savunmaya yatırıldığı 2010'ların ortalarında başladı diyerek habere devam eden Defence Point, "Dolayısıyla, sonuçtan da anlaşılacağı üzere ilk hata, P-3B Orion tipi çok eski deniz işbirliği uçağının (AFNS) modernizasyonu için yarım milyar avroluk yatırım oldu. Neredeyse on yıl geçmesine rağmen bir tanesi bile teslim edilmedi." ifadelerini kullandı.

Devlete ait Yunan Havacılık Endüstrisi ( EAB ) dışında projede yer alan Yunan şirketleri, üzerinde anlaşmaya varılanları yerine getirdi. Ancak on yıl sonra Silahlı Kuvvetlere hiçbir operasyonel uçak katılmadı diyerek habere devam eden Yunan medyası, "Uçağın önümüzdeki birkaç yıl içinde teslim edileceğini varsaysak bile sistem teknolojileri eskimiş olacak. Program için ayrılan para, dört MEKO 200HN fırkateyninin modernizasyonunun devam edip bugün tamamlanması için yeterliydi." dedi.

Yunan hükümetinin savunma alanındaki hatalarına değinen Defence Point habere şöyle devam etti;

Bugün Yunan deniz gücünü farklı bir tabandan konuşacaktık. Yedi ana yüzey ünitesi, teslim alındıktan sonra yeni inşa edilen üç FDI-HN tipi fırkateyn ve bunlara ek olarak yükseltilmiş dört MEKO-200HN 'HYDRA' tipi fırkateyn bulunacaktı. Başka bir deyişle, aşırı yaşlanmış ve operasyonel açıdan uygun olmayan birimleri değiştirmek için mevcut boğucu zaman baskısı olmadan uzun vadeli bir gemi inşa programının tasarlanabileceği bir temel olacaktır.

Alternatif olarak, 24 Mirage 2000-5 Mk Filosunun teçhizat ve silahlarının genel olarak etkinleştirilmesi ve güçlendirilmesi için yaklaşık 500 milyon Euro tutarında bir miktar tahsis edilebilirdi. 2. 2015 yılında Yunanistan tam anlamıyla yarım milyar avroyu pencereden dışarı attı, çünkü on yıl sonra yatırımın geri dönüşü olmadı ve acil geri dönüş ihtiyacı zorunluydu.

Bugün sorulan soru basit. Eğer bu büyük hata P-3B gibi 500 milyon Euro'luk bir program için doğruysa, on yıl sonra karşılığını alacak bir programa bu miktarın yedi katını harcama kararı politik, mali ve operasyonel açıdan ne kadar mantıklı? Mevcut döviz kurları üzerinden 3,4 milyar avroluk sözleşmeye dahil olmayan altyapı ve silah maliyetleri de eklenirse miktar daha yüksek olacak.

Tıpkı 2015 yılında P-3B Orion programının uygulanmasının yanlış "önceliği" konusunda ülke içinde konsensüs oluştuğunda olduğu gibi , bugün de yedi kat değerde mümkün olan en hızlı geri dönüş ihtiyacının olduğu bir dönemden geçiyoruz. Savunma yatırımları Yunan savunmasının geleceği açısından son derece önemlidir. Bu arada, eğer herhangi bir hüküm konulmazsa, mevcut verilerle yerli savunma sanayine iş verilmesi mümkün değildir.

İhtiyaçlar pek çok alanda çok büyük ve tamamen esnek olmasa da, amaçlanan operasyonel sonucun yaklaşık on yıl sonra görüleceği 20 adet F-35A Lightning II savaş uçağının satın alınması seçildi. Henüz görülmeyen P-3B Orion'da olduğu gibi F-35 programı da sorunsuz değil. Ancak mali boyutu şaşırtıcı.

Bu analizin amaçları doğrultusunda, her iki programın da aynı şirketi (Amerikan Lockheed Martin ) içermesi bir tesadüf olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca uçağın Hava Kuvvetleri'ne "uygun olup olmadığı" tartışmasına da yer verilmedi. Analiz yalnızca, belirli bir zamanda, başka bir hava platformunun Savaş Filosunu cephaneliğe eklemek için bu büyüklükte bir savunma yatırımının rasyonel olup olmadığına odaklanıyor. Milli savunmanın eksik yaralarını iyileştirebilecek miktarda.

Ne yazık ki, hükümetin kararını desteklemek için yapılan iletişim "paketlemesi", sindirimi kolay "süper silah" saçmalıklarından oluşuyor. Televizyon pencerelerini seven ama Yunan Silahlı Kuvvetleri'nin sorunlarının ve eksikliklerinin derinlemesine incelenmesinin acısına dayanamayan yüzeysel operasyonel olmayan ama çoğunlukla politik yaklaşım.

Yunanistan, tedarik ettiği ana askeri donanımın tutarlı bakım ve desteğinden dolayı hiçbir başarı elde ettiğini iddia etmiyor. Sonuç olarak, sağlam, ön cephe silah sistemlerinin sayıları ve listeleri artıyor, ancak Yunan savunması, kullanılabilirliği ciddi şekilde sıkıntı çektiği için beklenen yatırım getirisini sağlayamıyor.

Destek yoksa Leopard 2HEL ile ne yapmalı? Örneğin; Hedefleme, siyasi mevkilere yükselen tanınmış bir emekli generalin hafifçe belirttiği gibi "topla" mı yapılacak? Mevcut hava filosunun yeterli kullanılabilirlik ve imzalanmış FOS/ESY anlaşmaları ile sorunsuz bir şekilde çalışacağını garanti etmezseniz F-35'leri ne yapmalısınız? Yani, eksiksiz, niceliksel ve niteliksel bir cephaneliğiniz yoksa? Platformlar kendi başlarına savaşmasa da bu görülmüyor. Ne kadar gelişmiş olurlarsa olsunlar.

KAYNAK: TRHABER