Mezarlardan sadece birinde iskeletin bulunduğunu, diğerlerinin içlerinin boş olduğunu belirten Erek, şunları kaydetti: "Bu yılki çalışmalarımızı kuzey plan karelerinde yaptığımız kazılarla tamamlamış olacağız. Kazılarımızda planimetrik (Yatay planda tüm kareler 3'er santimetre kazılır. Açığa çıkan her şey olduğu yerde bırakılır ve koordinat sistemine X, Y ve Z ölçüleri alınarak çizimleri yapılır) kazı yöntemi takip ediyoruz. Bütün buluntular çıktığı anda olduğu gibi bırakılıyor ve koordinatları alınarak koordinat sistemi içerisinde yerleri tespit edilip bilgisayarda üç boyutlu olarak çeşitli programlar vasıtasıyla dijital kayıt şekline dönüştürülüyor. Direkli Mağarası'nda tespit etmiş olduğumuz bu üç mezarın tarihlerinden birinin 8 bin 801, en alttakinin ise yaklaşık 12 bin 100 ile 12 bin 200 aralığında olduğunu düşünüyoruz. Bu son çıkan mezarın tarihi ise 12 bin yıl civarında. Kültürel dönem olarak biz Epipaleolitik denilen son avcı toplayıcılar olarak bahsedilen, esasında öyle olmayan bir zaman diliminde yaşayan insanların tarihine ulaşmış oluyoruz. Bu dönemde henüz köy yaşantısı yok, Direkli Mağarası yerleşimcileri burada sezonluk olarak her yıl gelip yerleşerek hayatlarını sürdürüyorlar."