Bilim insanları, Güneş Sistemi’nin dev gezegeni Jüpiter’in karanlık geçmişine ışık tuttu.
Bilim insanları, Güneş Sistemi’nin dev gezegeni Jüpiter’in karanlık geçmişine ışık tuttu. Yeni bulgular, Jüpiter’in bir zamanlar sadece büyük değil, devasa olduğunu ortaya koyuyor hem de şu anki boyutunun 2,5 katı büyüklüğünde!
Dünyanın önde gelen bilim dergilerinden Nature Astronomy’de yayımlanan çarpıcı araştırmaya göre, gökbilimciler Jüpiter’in en küçük iç uyduları olan Amalthea ve Thebe’nin yörüngelerini inceledi ve şaşırtıcı bir gerçekle karşılaştı: Jüpiter, Güneş Sistemi’nin oluşumundan sonraki erken evrelerinde bugünkü hâlinden çok daha büyük ve tam 50 kat daha güçlü bir manyetik alana sahipti!
Göklerde Saklanan Sırlar: Uydular Konuştu
Bilim insanları, küçük uyduların yörüngelerindeki ince sapmaları analiz ederek gezegenin doğum anındaki dev yapısını ve manyetik fırtınasını adeta yeniden canlandırdı.
Araştırmanın yazarlarından Fred Adams, “4,5 milyar yıl öncesine dair fiziksel bir portre çizebilmek inanılmaz bir bilimsel adım” diyerek bulguların önemini vurguladı.
Dev Cüsse, Yoğun Isı ve Kozmik Şişkinlik
Jüpiter’in doğumu, bir kaya-buz çekirdeği etrafında hızla biriken gazların etkisiyle gerçekleşti. Bu süreçte oluşan aşırı ısı, gezegenin atmosferini adeta balon gibi şişirdi. Ancak zamanla soğuma başladı; gaz çekimi durdu, ısı yayıldı ve Jüpiter yavaş yavaş büzülerek bugünkü haline geldi.
Bu Sadece Jüpiter’i Değil, Tüm Gaz Devlerini İlgilendiriyor
Araştırmacılar, bu yöntemin yalnızca Jüpiter için değil, Satürn, Uranüs ve Neptün gibi diğer gaz devlerinin geçmişini anlamak için de devrim niteliğinde olduğunu söylüyor.
Yani bu çalışma, yalnızca bir gezegenin geçmişini değil, Güneş Sistemi’nin evrimini anlamamızda kozmik bir anahtar olabilir.
Bir zamanlar dev bir plazma küresi gibi parlayan Jüpiter’in, bugün gökyüzünde gördüğümüz “dev” halinden bile çok daha büyük olduğu gerçeği, evrenin gizemleriyle dolu olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.