Otomobil üreticileri çevresel etkinin azaltılması amacıyla yeni teknolojiler geliştirmeye devam ediyor.

Enerji güvenliğinin arttırılması ile birlikte güneş, elektrik ve hidrojen enerjisiyle çalışan çevre dostu otomobiller geliştirilirken hidrojen yakıt ikmal istasyonlarına uygun maliyetli çözümler aranıyor.

Yamaha Motor ile birlikte 455 beygir güç ve 398 tork üretebilen hidrojen yakıtlı bir V-8 motor üretmeye başlayan Toyota, yalnızca su yayan ve sadece 5 kilogram hidrojenle 485 km yol alabilen hidrojen motorları üretmek için çalışmalarına devam ediyor.

Toyota'nın hidrojen yanmalı motorunda daha hızlı İkmal süreleri beklenirken sınırlı miktarda tedarik malzemeleri ile ihtiyacın azaltılması elektrikli araçlara umut verici bir alternatif oluşturmaktadır.

Toyota'nın hidrojen motorlarında neredeyse hiç CO2 yayılımı gerçekleşmezken elektrikli araç bataryalarına oranla daha az materyal gerektirdiği de belirtiliyor.

Corolla Cross H2 konsept otomobilde test çalışmaları devam ederken 2025 yılına kadar 200.000 yakıt hücresi ile çalışan aracın yollara çıkması planlanıyor.

Hidrojen yakıtlı otomobiller, bir dizi kimyasal ve elektrokimyasal işlemi içeren özel bir teknoloji kullanır. İşte bu sürecin adımları: Hidrojen Depolama: Hidrojen gazı sıkıştırılmış veya soğutulmuş bir şekilde özel depolama tanklarında saklanır.

Hidrojen İletimi: Hidrojen depolama tanklarından yakıt hücresine iletilir. Yakıt Hücresi: Yakıt hücresi, hidrojen gazını ve genellikle havadan temin edilen oksijen gazını birleştirerek elektrik üretir. Bu elektrokimyasal reaksiyon sonucu üretilen elektrik, aracın elektrik motoruna iletilir ve tekerleklere güç sağlar.

Elektrik Üretimi: Hidrojen ve oksijen gazlarının reaksiyonu sırasında elektrik üretilir. Sadece Su ve Isı Emisyonu: Hidrojen yakıtlı araçlar sadece su buharı ve ısı üretirler. Güç Kontrolü: Araç, sürüş koşullarına bağlı olarak hidrojen yakıt hücresinden gelen elektriği kontrol eder ve tekerleklere iletilen gücü düzenler.