Başbakan Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Diyarbakır ziyaretini diline dolayıp, yeni anayasaya takoz olan muhalefete yüklendi. Türkiye’nin içeride ve dışarıda itibarını artırdıklarını ifade eden Erdoğan, “CHP ve MHP sabah akşam ‘Türk’üm, doğruyum, çalışkanım’ diyerek andımızı okurken, biz Marmaray’ı açtık... Milletimize hizmet için varız” dedi.
BU MİLLETİN TARİHİ KALIPLARA SIĞMAYACAK KADAR ZENGİN
Partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, kendileri için tarihin Hz. Adem’in yeryüzüne indirilmesiyle başladığını belirterek, “1960’ta 1980’de değiştirilen yer isimlerini sanki bin yıllık bir uygulama gibi millete sunuyorlar. 80 yıllık andı sanki bin yıllıkmış gibi millete sunuyorlar. Bu milletin tarihi 12 Eylül 1980’de başlamadı. Bu milletin tarihi kalıplara sığmayacak kadar zengin, renkli ve kucaklayıcı bir tarihtir. Bu milletin tarihini Alparslan’dan Fatih’e, Abdülhamid’den Mustafa Kemal’e kadar sayılamayacak binlerce kahramanlar yazmıştır” dedi.
KÜRDİSTAN KELİMESİ İLK MECLİS ZABITLARINDA MEVCUT
Diyarbakır ziyaretinde kullandığı Kürdistan kelimesiyle ilgili de açıklamalarda bulunan Erdoğan, Kürdistan kelimesini ilk mecliste mebusların da Atatürk’ün de kullandığını kaydetti. MHP ve CHP milletvekillerine ilk meclis zabıtlarını okumaları tavsiyesinde bulunan Erdoğan, “Bugün karşı çıktıklarını orada görecekler. Kürdistan kelimesini o meclis zabıtlarında görecekler. Anasırı İslam kavramını o zabıtlarda görecekler. Biraz daha geriye Osmanlı’ya gittiklerine doğu ve güneydoğunun Kürdistan eyaleti olduğunu görecekler. 1. Dünya savaşı sonrasında ülkemizi işgal edenler uzaydan gelmedi. O zulmü iliklerine kadar en iyi hisseden belki de Gazi Mustafa Kemal’di. Onlarla büyük mücadele etti. 29 Ekim 1923’te aynı Mustafa Kemal bu devletlerle barışa, dostluğa dayalı ilişkiler başlattı. Diyor ki Gazi, ‘Bizce kati olarak belirli olan bir şey varsa o da milli hudutlarımız içinde Türk, Kürt, Laz, Çerkez tüm İslami hususlar çıkar birliği içindedirler. Beraber çalışmaya karar vermişlerdir. Dindarca bir vahdet vardır. Hiç şüphe etmeyiniz ki Kürt, Laza reyi sorulduğu zaman bu reyi vereceklerdir” dedi.
KÜRDİSTAN DİYEN MUSTAFA KEMAL DE Mİ BÖLÜCÜYDÜ?
Kürdistan kelimesini Mustafa Kemal’in de kullandığını hatırlatan Erdoğan, “Biz bugün aynı arzuları dile getirdiğimizde itiraz ediyorlar, hop oturup hop kalkıyorlar. Bunlar milletin ruh köküyle temas kuramıyorlar. Daha işin başında Mustafa Kemal ‘Irak ve Suriye halkları bizim kardeşimizdir’ diyor. Türkiye’nin yakın tarihi MHP ve CHP’nin çizdiği gibi bir tablo değildir. Bize ne diyorlar bölücü… Peki Mustafa Kemal de mi bölücüydü? ‘Kürt damadımız var’ diyen merhum Alpaslan Türkeş de mi bölücüydü. Devekuşu kafasını kuma gömer ‘dünya karanlık’ der. Kusura bakmasınlar bizim dünyamız karanlık değil. Biz tüm komşularımızla tüm dünya ülkeleriyle hiç tereddüt etmeden irtibat kurarız” dedi.
NE YAPILIYORSA TÜRKİYE’Yİ NORMALLEŞTİRMEK İÇİN
Türkiye’nin kelimelerden, tabulardan korkacak bir ülke olmadığını hatırlatan Erdoğan, “Buradan milletime soruyorum bugüne kadar hangi yasak Türkiye’yi büyütmüştür. Tam aksine bütün bunlar Türkiye’yi geriletmiştir. Biz her ne yaptıysak Türkiye’yi normalleştirmek için yapıyoruz. Türk’ten alıp Kürt’e vermiyoruz. Kürt’ten alıp Çerkez’e vermiyoruz” dedi. Daha önce türkülerden, kıyafetlerden korkular oluşturulduğunun altını çizen Erdoğan, “Biri türkü söyledi diye biri farklı kıyafet giydi diye bu ülke bölünmez. Bu ülke, toprağa, kardeşliğe pamuk ipliğiyle bağlı değildir. Bu ülkenin doğusu batısı köprü altında ensesine kurşun sıkılanın acısını anlamaya çalışsın. Diyarbakır’da tek millet, tek vatan, tek bayrak dedik. Fakat muhalefet kalkıp da oralarda tek millet, tek bayrak, tek devlet diyemiyor. Türk bayraklarıyla oraları dolduramıyor. Lafa gelince de milliyetçilik diyor. Senin neren milliyetçi…” dedi.
DİYARBAKIR’DA TARİHİ GÜNLER YAŞANDI
Diyarbakır’da hafta sonu tarihi günler yaşandığını vurgulayan Erdoğan, “Diyarbakır’ın en büyük meydanında on binlerce Diyarbakırlı kardeşimizle bu coşkuyu paylaşmak çok anlamlıydı. 2009 yılında Milli Birlik ve Kardeşlik projemizi başlatırken ‘Anneler artık ağlamasın’ demiştik. Özellikle son bir yıl içinde bu temennimiz karşılık bulmaya başladı. ‘Biz anneler ağlamasın’ dedik ama cumartesi günü Diyarbakır’da ve 81 vilayetimizde bunun bir istisnasını yaşadık. Annelerin, babaların tv başında gözyaşı döküldüğüne şahit olduk. Bu gözyaşları çok farklıydı, bunlar sevinç gözyaşlarıydı. Bismil’de bir genç önümüzü kesti yanımıza geldi ve gözyaşlarıyla ‘Başbakanım barış istiyoruz, ölmek istemiyoruz’ diyerek feryadını dile getirdi” dedi. O gün mutluluktan sadece Diyarbakır değil tüm Türkiye’nin ağladığını belirten Erdoğan, “O gün gözyaşı dökenler sadece Kürtler, Türkler değildi. Bu milletin huzura susamış her bir fert gözyaşı döküyordu. Ama birilerini bu sevinci bu umudu paylaşamadığını gördük. 4 gündür başta MHP olmak üzere siyasilerin Türkiye’ye egemen olan iklimi yaşayamadıklarını gördük” dedi.
AHMET KAYA’YA SALDIRANLAR GEZİ PARKI’NDA BİZE SALDIRDI
Diyarbakır konuşmasını eleştiren sanatçılara da tepki gösteren Erdoğan, “Şivan Perver Diyarbakır’da valilikte odaya girdiği zaman oradaki herkes heyecanlandı. Herkes bir sanatçı olarak ve vatanından 37 yıldır uzakta olan bir olarak bakıyordu. Vatandaşlığım alınmış bir misafir olarak bakıyordu. Acaba bunu kimler yaptı. Bunu bedelini ödemesi gerekenler var herhalde. Aynı şeyi Ahmet Kaya’ya yaptılar. Ödül töreninde Ahmet Kaya’ya saldırdılar. Kimler saldırdı. Gezi Parkı’nda bize saldıranlar kimse onlar saldırdı. Şimdi diyorlar ki, ben o sırada tuvaletteydim ben o sırada dışarıdaydım ulan hepiniz oradaydınız. Kamera kayıtlarında hepinizi görüyoruz. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar” şeklinde konuştu.
UZLAŞMA KOMİSYONU TUTANAKLARINI AÇIKLAYACAĞIZ
Konuşmasında yeni anayasa konusuna da değinen Erdoğan, “Ne oluyor anayasa meselesinde. Biz tüm inceliğimizle her türlü desteği verdik. Her parti 3 temsilci verdi. Bu adil mi? Değil ama biz üzümü yiyelim dedik. Bu komisyon zaten teamüllere dayalı kurulmuş bir komisyon. Fakat faturayı AK Parti’ye kesmeye çalışıyorlar. Yok öyle 25 kuruşa simit. Uzlaşma Komisyonu’nun tutanaklarının hepsini milletimize açıklanacak. Sayın Meclis Başkanımız da artık bunlara dayanamaz hale geldiği için bir tavır koydu. Bizden ne talep edeceği ile ilgili kendisinin mektubunu bekliyoruz” dedi.
DÜNYANIN DÖRT BİR YANINDA YAPTIĞIMIZ ESERLERLE ANILACAĞIZ
TİKA’nın dünyanın dört bir yanında yaptığı eserlerden de bahseden Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü. “TİKA görevlileri gittiler Türkmenistan’ın Merv şehrinde Sultan Alparslan’ın türbesini buldular, şimdi restore ediyoruz. Makedonya’da Türkçe eğitim veren ilkokul yapıp açtık. Tacikistan’da okul açtık. Sudan’da 5 bin metrekare alanda Sudan Türk mesleki eğitim merkezini TİKA eliyle faaliyete açtık. Yurt çalışmaları ise devam ediyor. Makedonya’da Kocacık köyüne gittik, CHP’ye MHP’ye sorun bilmezler. Kocacık köyü Gazi Mustafa Kemal’in babasının doğduğu, büyüdüğü köydür. Onlar andımızı okurken biz Ali Rıza Bey’in evini bulduk, orayı ve Mustafa Kemal’in eğitim aldığı Manastır Askeri İdadesi’ni restore ettik. Ne demiş atalarımız ‘eşek ölür kalır semeri insan ölür kalır eseri’. Biz bu eserlerle anılacağız... Karadağ Diyanet İşleri Başkanı, Bekir Bozdağ’a diyor ki, ‘Sayın Bakan bir daha bizim mektuplarımıza cevap vermek için lütfen yüz yıl beklemeyin.’ AK Parti döneminde dünyanın neresinden olursa olsun mektuplar, artık yüzyıl bekletilmiyor, anında cevap buluyor.”
CHP PARADAN, PULDAN ATATÜRK’ÜN RESMİNİ KALDIRDI
Manastır’da Mustafa Kemal’in okuduğu askeri idadinin restorasyonunu da yaptıklarını belirten Erdoğan, “Biz bunları yapıyoruz ama Türkiye’de medyanın amiraliyiz diyenler bunları görmüyor. Bunları görün. Posta pullarının üzerinden, paraların üzerinden, sınıflardan Mustafa Kemal’in fotoğraflarını kaldırdılar. Onların yerine İnönü’nün resimlerini koydular. Bunları CHP yaptı, CHP” dedi.
Erdoğan, “Biz Ankara’da oturup darbe dönemlerinin insanlık dışı uygulamalarını milliyetçilik sanıp onlara sarılanlardan değiliz, farkımız budur. Biz bu milletin ekmeğini, ekonomisini büyüttüğümüz kadar Allah’a hamdolsun, itibarını da büyütüyoruz... Birilerinin şehitlerle tek ilgisi şehit cenazelerini istismar etmektir. Biz ise şehit gelmemesi için adeta çırpınıyor; şehitlerimize, ailelerine istiyoruz ki kutsal bir emanet bırakalım ve kutsal bir emanet gibi de biz onlara bakıyoruz. Şehitliklerimizi bulup, hürmetimizin bir ifadesi olarak oraları anıtlaştırıyoruz. CHP, MHP sabah akşam andımızı okurken, biz Marmaray’ı açtık” dedi.
YUNUS EMRE 27 ÜLKEDE TÜRKÇE ÖĞRETİYOR
Almanların Goethe Enstitüsü, İspanyolların Sokrates Enstitüsü bulunduğunu hatırlatan Erdoğan, “Biz bunların karşısında Yunus Emre Enstitüsünü kurduk. 27 farklı ülkede binlerce öğrenciye Türkçe öğretiyoruz. Her yerde Türkiye var her yerde Türkiye konuşuluyor. Her yerde Türkiye’nin itibarı artıyor. Bizim milliyetçiliğimizi eserlerimiz anlatıyor” dedi. CHP ve MHP’nin sabah akşam andımızı okurken kendilerinin Marmaray’ı açtığını hatırlatan Erdoğan, “Türküm, doğruyum, çalışkanım demek yetmiyor. Milletim bize inansın bize güvensin. Biz şehitlerimizin izindeyiz o izden asla ayrılmayacağız. Türkiye’nin zararına olan hiçbir işin içinde bizi göremezsiniz” diye konuştu.
ADAYLAR KADEME KADEME AÇIKLANACAK
Perşembe günü iki günlüğüne Rusya Federasyonuna gideceklerini söyleyen Erdoğan, St. Petersburg’ta Rusya Devlet Başkanı Putin’le görüşmeler gerçekleştireceklerini dile getirdi. Hafta sonu Trabzon ve ilçelerinde olacaklarını belirten Erdoğan, Trabzon stadının temel atma törenine katılacaklarını bildirdi. Yerel seçimler için adayları belirlemeye başladıklarını ifade eden Erdoğan, gelecek haftadan itibaren kademe kademe adayları açıklamaya başlayacaklarını kaydetti.
