Nedir bu kardeşim..
Özgürlük yok mu bu dünyada..
Adama bak ya..
Pardon, şirket bozuntusuna bak ya!.
Neymiş.. Gönderilen tivitler, “140 karakterden (ortalama 25 kelime) fazla olmaz”mış..
Niye olmuyormuş?
Böyle yasak olur mu ya!
Böyle kısıtlama olur mu?
Bu kısıtlama, özgürlüklere aykırıdır kardeşim!
Böyle yobazlık olur mu?
Lamı cimi yok, bunun adı sansürdür.
Bunun adı yasakçılıktır.
Hangi evrensel bildirgede böyle bir kısıtlamanın gerekçesi olabilir?
Hangi insan haklarına ilişkin uluslararası mahkeme kararında, bunun bir dayanağı vardır?
Olmaz..
Düşünceyi açıklama hürriyetimiz kısıtlanamaz.
Haydi aslan yüksek mahkemem benim..
Hemen toplanın..
Yedi düvele gösterin, Türk’ün gücünü..
Evet..
Anayasa Mahkemesi, tez toplansın..
Tivitır’ın “140 karakter zorunluluğu”nun, açık bir sansür, açık bir yasakçılık olduğunu, derhal kaldırılmasını hükme bağlasın..
Hemen aynı gün, Resmi Gazete’de yayınlattırsın..
Başkanı da hemen bir açıklama yapsın: “Umarım, kararımızı uygularlar.”
Devamını da getirsin: “Yoksaa ...”
Bak bakalım, nasıl tuzbuz oluyor, Tivitır..
•
Olmaz mı?
Yapamaz mıyız?
Böyle karar verilemez mi?
Niye ki?
2 Nisan’da bir örneğini verdi ya..
Savunma almadan..
Lehine karar verilen şirketin bir talebi bile olmadan..
O şirketin Türkiye’de bir tane temsilcisi bile olmadan..
“Özgürlüktür bu.. Düşünce hürriyetidir bu.. Engellenemez.. Yasaklanamaz” denildi ya..
Kadının adına hesap açıp.. Fahişelerin resimlerini o hesaba koyup, aileleri temelinden dinamitlemek, düşünce özgürlüğü kapsamında kalıyordu ya..
Başbakan’a küfretmek.. Fikir hürriyeti idi ya..
Ben, kimseye küfür etmeden.. Hakaret etmeden. Başkasının adına hesap açıp, oraya fahişe resmi koymadan..
Düşüncelerimi, 141 karakterle açıklamak istiyorum..
Olmaz mı?
141 karakterle, 150 karakterle fikrimi açıklamam, düşünce özgürlüğü kapsamında değil mi?
•
Haydi, idare mahkemelerini mahkemeden saymayan..
“(...) başvurucuların idare mahkemesine başvurmalarının etkili bir yol olmadığı sonucuna ulaşılmıştır” diyerek, binlerce hakimin, idare ve vergi mahkemelerinde.. Trilyonlarca lira maaş alarak.. Gece gündüz çalışıp verdikleri kararları..
Adeta “Siz kendinizi ne sanıyorsunuz ki? Düttürükten karar veriyorsunuz.. Sizi kim takar ki?” diyen..
Demeye getiren..
Yüksek yüksek mahkememiz..
Hemencecik toplansın..
24 saatte versin kararını..
“140 karakter sınırlaması, düşünce özgürlüğüne aykırıdır” desin..
Görsün Tivitır, Türkiye’deki düşünce hürriyetinin, ne kadar geniş olduğunu!
Türkiye’de ne mahkemeler olduğunu!
•
Gırgır yazıyorum ama..
Sebebi var..
Gırgırdan bir konu olan Tivitır’ı, ciddi ciddi “düşünceyi açıklama hürriyeti”nin bir yolu olarak gören Anayasa Mahkemesi’ne..
Anayasa Mahkemesi’nin; Anayasa’daki yetkisini gaspeden “5 üye”ye..
Bazı gerçekleri hatırlatmak istiyorum..
Tivitır platformuna girebilmek, “düşünce hürriyeti”nin gereği ise..
Tivitır’a girememek, Anayasa’ya aykırı ise..
Tivitır’a girmenin, 140 karakterle sınırlandırılması da anayasaya aykırıdır..
Bu sınırlamanın da önlenmesi gerekir..
“Yok, o iş bizi aşar.. O özel bir şirket. Biz ona ne diyebiliriz ki!” diyorsanız..
O zaman bırakın, elin gavurunun konu mankeni olmayı..
Adam yapmış bir futbol sahası..
Evrensel kuralların dışında, kendine özgü kuralları koymuş...
“Ben özel şirketim. İsteyen girsin, istemeyen girmesin.. Benim kurallarım bunlar.. Benim sitemde, şunu yapamazsınız.. Buna dokunamazsınız” diyor..
Bizim yüksek mahkememiz de, “Orası bir özgürlük alanı” diyor!..
Bunu bize yutturmaya çalışıyor!..
....................................................
Yazının tümü için tıklayın:

