Donanımhaber'de yer alan habere göre, birçok şirket yıllardır açılımı Light Fidelity olan LiFi teknolojisi üzerinde çalışıyor ve kısa bir süre önce IEEE standardizasyona doğru önemli bir adım attı. Kabul edilen IEEE 802.11bb standardı veya kısaca LiFi, kablosuz iletişim formatı WiFi veya 5G'nin yerini almayacak ancak belirli ortamlarda her ikisinden de açıkça avantajlı ve yüksek hızlı olacak.

Elektrik ve Elektronik Mühendisleri Enstitüsü (IEEE), 802.11bb'yi ışık tabanlı kablosuz iletişim standardı olarak resmen kabul etti. Bu gelişmenin Li-Fi teknolojisinin uygulanmasını ve benimsenmesini hızlandıracağının altı çiziliyor. Yeni standart, farklı üreticilerin birbiriyle uyumlu LiFi cihazları üretmesinin önünü açıyor. Ancak WiFi ve ethernet'in yakın zamanda ortadan kalkmasını beklememek gerek.

Li-Fi, Wi-Fi ve 5G gibi geleneksel teknolojilere kıyasla benzersiz bir güvenlik sağlayarak daha hızlı ve daha güvenilir kablosuz iletişim sunma kabiliyetiyle ön plana çıkmakta.

Light Fidelity (LiFi), radyo dalgaları yerine, yaygın LED ampullerden gelen titrek ışık yoluyla verileri fotonları algılayıp tekrar bilgiye dönüştürebilen alıcılara iletiyor. Işıktaki titremeyi insanlar fark edemiyor zira titreşim 60Hz'in üzerindeki frekanslarda gerçekleşiyor, yani insan gözünün algılayamayacağı kadar hızlı. Dahası, LiFi sinyalleri WiFi'den 100 kat daha hızlı olabilir ve potansiyel olarak 224GB/s gibi olağanüstü hızlara ulaşabilir.

PureLiFi, Fraunhofer HHI ve Philips gibi bu teknoloji üzerinde çalışan şirketler, teknolojiyi aydınlatma sistemlerine entegre ederek cihazların ev veya ofislerdeki tavan ışıkları aracılığıyla internet alabilmesini sağlıyor. Fraunhofer HHI, LiFi'yi sokak lambaları, stop lambaları ve araç farlarını kullanarak iletim yapmak suretiyle ulaşımı geliştirmek için kullanmayı ve potansiyel olarak araçtan araca iletişimi mümkün kılmayı öneriyor.

Örnek bir senaryo şu olabilir: Evinizde yüksek hızlı internet var ancak Wifi sinyali her odanıza ulaşmıyor. Wifi güçlendirici ürünlerine alternatif olarak ev internetine bağlı bir LiFi aydınlatma ürünü alınabilecek.

Işık tabanlı internet, daha yüksek hızların yanı sıra WiFi veya 5G'ye göre birkaç belirgin avantaja sahip. LiFi, herhangi bir radyo dalgası kullanmadığı için radyo dalgası spektrumunun zaten sıkışık olduğu yerlerde faydalı olabilir. Ayrıca LiFi, tünel içi gibi diğer kablosuz teknolojilerin genellikle zorlandığı ortamlarda güçlü bir sinyal sağlayabilir. LiFi ayrıca opak nesnelere nüfuz etmediği için daha çok daha güvenli. Bu da herhangi birinin duvarlardan veya bir ışık kaynağının ulaşamayacağı yerlerden ağları izlemesini, karıştırmasını veya ele geçirmesinin önüne geçiyor.

En büyük dezavantaj ise menzil. Bu nedenle, mevcut kablosuz teknolojilerin yerini almaktan ziyade muhtemelen onları tamamlayacaktır. Li-Fi'nin Wi-Fi, 5G veya kablolu ağların yerini almayacağını unutmamak gerekiyor. Radyo dalgaları, atmosfer ve katı nesneler üzerinden uzun mesafeli iletimde hala belirgin bir avantaja sahip. Bunun yerine, Li-Fi'nin benzersiz avantajlarından en iyi şekilde yararlanarak, belirli kullanım durumlarına göre her teknolojinin güçlü yönlerinden yararlanmaya odaklanmak gerekiyor.

Li-Fi teknolojisinin entegrasyonu ise IEEE’nin resmi standardizasyonu ile artık hızlanacak diyebiliriz. IEEE 802.11bb standardının yayınlanmasıyla birlikte üreticiler artık Li-Fi teknolojisini uygun olan yerlerde cihazlarına güvenle entegre edebilecekler. Önde gelen Li-Fi şirketi pureLiFi, 14,5 mm uzunluğunda kompakt bir bileşen olan Light Antenna ONE modülünü üreticilere tedarik etmekte. Bununla birlikte Şubat ayındaki Mobil Dünya Kongresi'ne (MWC) kadar standardı destekleyen çok çeşitli Li-Fi ağ cihazlarının ve kullanıcı cihazlarının ortaya çıkmasını bekleyebiliriz.