Dünyanın en iyi havalimanları arasında gösterilen İstanbul Havalimanı, teknolojik özellikleriyle de dikkat çekiyor. Yolcu valizlerinin terminal ve uçaklar arası sorunsuz şekilde transfer edilmesi için dünyada sayılı havalimanında bulunan ve Türkiye’de ilk defa hayata geçirilen 40 kilometrelik ileri teknoloji bagaj sistemi yolculara hizmet veriyor. Tam otomatik şekilde insan müdahalesini gerektirmeden kullanılan sistemde bagajlar, tepsiler içinde hareket ediyor. Bu sayede tepsilerin konumları sürekli takip edilebildiği için konveyör boyunca kayıp bagaj sayısı minimuma iniyor. Erken gelen yolcuların bagajları ise uçuş saatine kadar bagaj oteli olarak adlandırılan alanda bekletildikten sonra otomatik robotlarla bulunduğu yerden alınarak uçuş alanına gönderiliyor.

40 KİLOMETRELİK BAGAJ SİSTEMİ AĞI HİZMET VERİYOR İstanbul Havalimanı'ndaki bagaj sistemi hakkında bilgi veren İGA Teknik Hizmetler Genel Müdür Yardımcısı Fırat Emsen, “Yaklaşık 40 kilometre uzunluğunda 13 bin 800 konveyörden oluşan bir sistemimiz var. Sistemimizin üzerindeki ana büyüklükler 468 adet check-in kontuarı yolcularımızın valizlerini teslim ettikleri, otomatik olarak bagajların patlayıcı tespit işlemini yaptığımız 24 adet EDS dediğimiz patlayıcı tespit cihazı, yolcularımızın valizlerini teslim aldıkları 28 adet bagaj alım karoseli, uçuş öncesi bagajların toplandığı 48 adet bagaj toplama karoseli, 10 bin 800 adet bagaj kapasiteli erken bagaj depo alan sistemimiz var” şeklinde konuştu.

“DÜNYADA SAYILI HAVALİMANLARINDA KULLANILAN TEKNOLOJİYİ BURADA BAGAJ SİSTEMİMİZDE KULLANIYORUZ” Bagaj sisteminde İstanbul Havalimanı’nda Türkiye’de ilk defa kullanılan bir sistemin dizayn edildiğini belirten Emsen, “Dünyada sayılı havalimanlarında kullanılan, ülkemizde ilk defa bizim havalimanımızda kullanılan ICS dediğimiz bir teknolojiyi burada bagaj sistemimizde kullanıyoruz. Bu teknolojide bagajlar konveyörün üzerinde tepsiler içinde hareket ediyor. Tepsilerin konumlarını yüzde 100 olarak sürekli takip ettiğimiz için konveyör boyunca kayıp bagaj, yani uçağa yetiştiremediğimiz bagaj sayısı minimumda oluyor. Tam otomatik, akıllı, insan müdahalesini gerektirmeyen bir sistemimiz var. Kapasite anlamında saatlik maksimum kapasitemiz 28 bin 800 bagaj, günlük olarak da uçuş sayısına bağlı yoğunluğa göre değişmekle birlikte yaklaşık 150 bin adet bagaj sisteme giriş çıkış yapmaktadır” diye konuştu.

ERKEN GELEN BAGAJLAR BAGAJ OTELİNDE BEKLETİLİYOR Uçuşa 3 saatten önce teslim edilen bagajların bagaj oteli olarak adlandırılan sistemde bekletildiğini kaydeden Fırat Emsen, “Bagajlarımızın yolculuğu check-in kontuarında başlıyor. Görevli yolcularımızın bagajlarını teslim alıp, etiket yapıştırarak sisteme verir. Daha sonra bu bagajlar konveyör üzerinde eşleştirme işlemine tabi olur ve tepsilerin üzerine alınırlar. EDS cihazları vasıtasıyla otomatik patlayıcı tespit sisteminden geçtikten sonra barkod tanıma cihazlarımızdan gidecekleri uçuş karosellerine kadar yönlendirilirler. Uçuşuna 3 saatten erken sisteme teslim edilen bagajlar, bagaj oteli dediğimiz 10 bin 800 adet bagaj kapasiteli sisteme geçerler. En son aşama olarak da bagaj toplama karoselinden yer hizmetleri görevlileri tarafından bagajlar teslim alınarak uçaklara yüklenirler. Uçuşuna 3 saatten önce giren bagajlar 10 bin 800 bagaj kapasiteli erken bagaj depolama alanında bekletilir. Bu alanda 48 adet otomatik çalışan robot bulunmaktadır. Bu robotlar uçuşu gelen bagajı otomatik olarak konveyöre yönlendirir” ifadelerine yer verdi.

KAYIP BAGAJ SAYISI DÜNYA ORTALAMALARININ ÇOK ALTINDA İleri teknoloji sayesinde kayıp bagaj ortalamasının dünya havalimanlarının çok daha altında olduklarını dile getiren İGA Teknik Hizmetler Genel Müdür Yardımcısı Fırat Emsen, “Dünyada 24 ay gibi kısa süre içinde tasarım, imalat, saha montajı, test ve devreye alma işlemlerini bitirilmiş olan bu çapta tek ve en büyük büyük bagaj sistemine sahibiz. ICS teknolojisi sayesinde uçuşuna yetiştiremediğimiz kayıp bagaj sayımız dünya ortalamalarının çok altındadır. Ayrıca gelen yolcu bagajlarını 16 dakika, giden yolcu ve transfer bagajlarını da maksimum 20 dakikada teslim edebilecek bir kapasiteye sahibiz” dedi.

BAGAJLAR İÇİN 4 SEVİYELİ ÜSTÜN GÜVENLİK ÖNLEMİ

Havacılık için en önemli konuların başında gelen güvenlik önlemleri çerçevesinde bagaj sisteminde 4 aşamalı güvenlik tedbirinin uygulandığını ifade eden Emsen, “Bagajların güvenlik taraması ulusal ve uluslararası 4 seviyeli güvenlik prosedürüne uygun olarak yapılmaktadır.

Tüm bagajlar otomatik olarak EDS dediğimiz patlayıcı tespit sistemi ile taranmaktadır. Bu tarama sonucunda şüpheli olarak belirlenen bagajların görüntüsü ikinci seviye diye adlandırdığımız operatörün önündeki ekrana düşer.

30 saniye içerisinde operatör kararını vererek bagaj şüpheli ise üçüncü seviyeye yönlendirir. Bu seviyedeki saha operatörü sürüntü alarak bagajın içinde patlayıcı olup olmadığını tespit eder. Eğer bagajın içinde patlayıcı olduğuna karar verirse otomatik olarak bagaj imha alanına yönlendirilir, değil ise bagaj tekrar sisteme yönlendirilir” şeklinde konuştu.