Haber Merkezi Giriş Tarihi: 2025-12-12 08:54

Sisler arasından çıkan canavar

“Yaklaşık 18 ton ağırlığındaki Türk ‘tekerlekli canavarı’ Suriye’ye ulaştı” başlıklı haberde Türkiye yapımı EJDER YALÇIN TTZA zırhlı araçlarının, Suriye’de düzenlenen askeri geçit töreninde ilk kez görüldüğü ifade edildi. Haberde “Bu görüntü, Ankara’nın son yıllarda attığı stratejik adımların sahaya nasıl yansıdığını bir kez daha kanıtlıyor” denildi.

Maariv’in aktardığı bilgilere göre Nurol Makina üretimi EJDER, iki gün önce Şam'da düzenlenen geçitte birden fazla modeliyle adeta gövde gösterisi yaptı. Haberde “Bu durum, Türkiye’nin sadece bireysel satışlar değil, yüksek adetli teslimatlar yapabilecek üretim kapasitesine sahip olduğunu da hatırlatıyor. Araçların geçit törenindeki ağırlıklı varlığı, bölge ülkelerinin Türk savunma teknolojisine duyduğu güveni göstermesi açısından dikkat çekici” ifadeleri kullanıldı.

Bununla birlikte teknik açıdan da EJDER’in üstün performans sergilediği vurgulanarak “18 tonluk devasa gövde, saatte 110 km azami hız, yaklaşık 800 kilometrelik operasyon menzili. Bu özellikler, aracın hem uzun mesafe harekatlarında hem de zorlu arazi şartlarında yüksek verimlilikle görev yapabileceği anlamına geliyor. İki ön aksa yerleştirilen özel direksiyon sistemi özellikle engebeli bölgelerde EJDER TTZA’ya ciddi bir manevra üstünlüğü sağlıyor” denildi.

Haberde EJDER’in zırh kabiliyetlerine dair ayrıntılara da yer verilirken “Türkiye’nin savunma tasarımındaki mühendislik hassasiyetini açık biçimde ortaya koyuyor. Takviyeli çelik plakalar, iki kişilik mürettebatla birlikte on piyade askerini hafif silah ve şarapnel tehditlerine karşı koruyor. V şekilli alt gövde, mayın ve EYP patlamalarının etkisini aşağı yöne dağıtarak aracın hayatta kalma ihtimalini artırıyor. Ayrıca altı adet duman bombası fırlatıcıyla savaşta anında sis perdesi oluşturabilen sistem, muharebe taktiklerinde kritik avantaj sağlıyor” değerlendirmesi yapıldı.

Ejder TTZA’nın su engellerini 9 km/s hızla geçebilme kapasitesi de İsrail basınının özellikle dikkat çektiği bir diğer nokta. Bu amfibi yetenek, aracı klasik zırhlı personel taşıyıcılardan ayıran önemli bir mühendislik başarısı olarak değerlendirildi.

Haberde son olarak Türkiye’nin bu aracı daha önce Gürcistan ve Burkina Faso gibi ülkelerin envanterine kazandırmış olmasına da dikkat çekilirken “Türk savunma sanayi ürünlerinin yalnızca bölgeyle sınırlı kalmadı, küresel pazarda da talep görüyor.

Bu da Ankara’yı savunmada küresel lider konumuna taşıyor. Suriye’de ortaya çıkan son görüntü ise Türk savunma sanayi ürünlerinin Orta Doğu’nun askeri mimarisinde giderek daha görünür bir hale geldiğine işaret ediyor” denildi.

Analistlere göre İsrail basınının bu gelişmeyi yakından takip etmesi ve sayfalarında geniş yer ayırması, Türkiye’nin artık sadece bölgesel bir oyuncu değil, savunma teknolojilerinde söz sahibi bir güç olarak kabul edildiğini gösterdi. Ayrıca Türk zırhlılarının sahada yarattığı etki ve uyandırdığı dikkatin, Ankara’nın savunma stratejisinin ne kadar isabetli ilerlediğinin bir başka göstergesi olduğu belirtildi.