Bu mesleğin ata mesleği olduğunu söyleyen Kul, “Babam 45 sene bu değirmeni çalıştırdı. Babamdan önce dedem çalıştırıyormuş. Ben mesleği babamın yanında öğrendim. Altıncı kuşak olarak mesleği 20 yıldır yapıyorum. Su değirmeni hala dönmekte. Şu an kepekli un öğütüyoruz. Nesilden nesile devam ettiriyoruz " diye konuştu. Değirmen arıza yapınca usta bile bulamadığını ifade eden Kul, “Dolayısı ile değirmenin tamirini kendim yapıyorum. Yıl boyunca da değirmeni açık tutuyorum. Değirmeninde günlük 650-700 kilo buğday öğütülüyor. Bizim değirmen kurulduğu yıllarda çevrede 16 değirmen bulunuyordu. Şu anda sadece çalışan bizim değirmenimiz kaldı. Bölgemizde Taşlıca mahallesi Murtiçi mevki yakınlarındaki Ferfir denilen bölgede de ayakta bir değirmen var. Burada un öğütülmüyor. Şu onda orası turistik amaçlı kullanılıyor. Eskiden Beyşehir, Seydişehir ve Derebucak ilçelerinden develerle buğday öğütmeye getirirlermiş. Ürününü öğütmek için insanlar 20-25 gün sıra beklermiş" dedi.