• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Osman Aydın
Ali Osman Aydın
TÜM YAZILARI

Keyfine Bak İstanbul!

15 Nisan 2022
A


Ali Osman Aydın İletişim: [email protected]

İstanbul’da olup bitenlere geçmeden önce çok sevdiğinizi bildiğim bir filmden bahsetmek istiyorum. Mustafa Akkad’ın sinema fenomenine dönüşen filmi Çağrı, 45 yıl sonra Türkiye’de tekrar vizyona girdi. Hem de görüntü ve ses kalitesi baştan aşağı yenilerek… Yani artık ister istemez flulaşmış manzaralar, yahut yer yer boğulan sesler yok. Filmin görsel ihtişamına yakışır nitelikte seyirci karşısına çıkıyor Çağrı. Oğlu Malek Akkad ve Yapımcı Pamir Demirtaş’ın emeklerine sağlık. Çağrı öyle bir film ki, izleyici ile o kadar bütünleşmiş ki, hakkında çok söz söylemek gereksiz. Şu ülkede Çağrı’daki mesajın kalbine değmediği kaç Müslüman vardır.    

Çağrı filminin netameli çekim süreci içinde en hoşuma giden, beni en çok etkileyen şeylerden birisi şudur: Filmin çekimleri bitiyor ve filmin çok yüksek yapım bütçesini tek başına finanse eden Libya’nın o zamanki lideri Kaddafi’ye, “Desteklerinizden dolayı filmin sonuna isminizi yazarak teşekkür etmek istiyoruz.” diyor yönetmen. Kaddafi: Peygamberimin hayatını anlatan bir filme ben adımı yazdıramam.” diyerek hep hatırlanacak, klas bir karşılık veriyor. 

“Tek başına bir adam ne yapabilir ki?” diye bazen düşünürüz ya… Çağrı, cebinde sadece 200 doları ve Kur’an-ı Kerim’iyle Suriye’den Amerika’ya giden genç bir adamın, kendisine yabancı bir dünya içerisinde, tek başına neler yapabileceğinin kanıtı. O tek adam, bütün kariyerini ortaya koyarak öyle bir film yaptı ki, 45 yıl sonra bile hala kitleleri derinden etkilemeye, ilham vermeye devam ediyor. Belki de Çağrı’nın kelimenin tam anlamıyla yıllara meydan okuyan etkisi, sanat eleştirmenleri veya sosyologlar tarafından incelenmeli. Mustafa Akkad’a bu yeni vizyon dolayısıyla tekrar Rahmet dileyelim, Çağrı’ya da bol seyirciler…

 

             “KEYFİNE BAK İSTANBUL”  

Yanan otobüsleri, yürümeyen merdivenleri, yolun yarısında yolcu indiren metrobüsleri, bütçesini kat kat aşan borç yüküyle İstanbul, tam bir skandallar şehri haline geldi. Yeni yılın ilk günlerinde yaşadığımız büyük kar felaketiyle ilgili İBB sözcüsü Murat Ongun röportaj vermiş. Felaket derken, mübarek karı değil, yeni idarenin kriz yönetimini kastediyorum. Ongun’un röportajını hayretle dinledim! Sıradan bir kurumsal ciddiyeti, görgüsü ve iş ahlakı olan bir insan; bir kriz anında başka türlü davranması gerektiğini bilir. Başka türlü derken şunu kastediyorum. İstanbul’a şiddetli kar yağacağı günler öncesinden belliyken ve tüm İstanbul yağacak kara yakalanmamak için temkinli hareket ediyorken, tatile gitmezsin! Bu gayet normal bir davranıştır. O planı hemen iptal eder işinin başına geçersin. Hadi gittin! Baktın, İstanbul’da işler yolunda gitmiyor. Başkanına sorma ihtiyacı bile duymadan tatilini bırakıp, dönersin. Ortalama ciddiyete, görgüye, iş ahlakına sahip biri böyle davranır. 

Şimdi Ongun ikisini de yapmıyor bunların. “Ben sordum, başkanıma. O da ‘Keyfine bak’ dedi” diyor. Zaten bu “Keyfine Bak”, CHP’nin kurucu felsefesidir. “Keyfine Bak” CHP’nin kadim geleneğidir. CHP geçmişte, millet yiyecek ekmek bulamazken bile keyfine bakmaktan taviz vermemiş bir partidir. Neyse…   

Ongun, ‘Hem ben nereden bileyim 23 Ocak’ta karın yağacağını’ diye de ekliyor. Yahu Murat! Bazısı 32 saatini yollarda geçiren insanları aptal yerine koymak anlamına gelir, senin bu söylediğin. İstanbul’a şiddetli kar, 24 Ocak pazartesi yağdı, fakat… Ondan önceki Cuma, yani 21 Ocak mesai çıkışı, kar yağmaya başlamıştı zaten. Yağan karı da görmedin mi? Günler öncesinden haber bültenlerinde yağacak kardan bahsedildi, hiç takip etmedin mi? Bir idare, yöneticisi olduğu şehre nasıl bu kadar Fransız olur, anlamak mümkün değil!  

Murat Ongun’la röportajı yapan sunucu, şu soruyu sormamış tabii. “Peki, orada ailenizle kayak yaparken, İstanbul’daki trafik kaosunun içinde evlerine ulaşamayan ve bunu sosyal medyada ifade eden insanlara “troll” demeye utanmadınız mı?” Asıl bunu sormak ve cevabını almak gerekirdi. Neyse, madem sunucu sormamış, o halde vatandaş bir sonraki seçimde kendisi sorsun! Değil mi?

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Seçim

Son ibb seçiminden hala ders almamışsınız..doğru yoldasınız devam.

ADİL

AKİT YAZARI KARDEŞİM seçim RUMUZLU KİŞİ DOĞRU YAZMIŞ NİYE KENDİNİZİ YORUYORSUNUZ BENCE ARKAMIZA YASLANIP OH OLSUN DEMEYE DEVAM EDELİM YAZAR KARDEŞ KENDİ DÜŞEN AĞLAMAZ İSTANBULLU BUNU FAZLASIYLA HAK ETTİ OH OLSUN ONLARA DAHA BETER YAPSINLAR İSTANBULU
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23