• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Peki bundan Mustafa Kemal’in haberi var mı?

14 Eylül 2022
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

 

İzmir Büyükşehir Belediyesi, bir yandan şehrin hizmetlerini tam anlamı ile yapamadığı için merkezi yönetimden yardım alırken..

Bir yandan da..

“Vahdeddin’in sarayı”na laf yetiştiriyor gibi görünerek, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a laf çakmaya kalkışıyor..

Daha önemlisi..

“Yeterli paramız yok, merkezi yönetim yardım etmeli” derken..

Tarkan konserine harcadığı parayı açıklamıyor..

“Tarkan, konser için ücret almadı” diyerek, milyonlarca insanı aptal yerine koyuyor..

Tarkan konser için para almadı da..

O platformu, Tarkan kurmadı herhalde..

O sahne, bedavaya kurulmadı herhalde..

Dürüst iseniz..

Halkı aldatmadan, şeffaf yönetim iddiasında iseniz..

İzmir’in kurtuluşunun 100. yıldönümü çerçevesinde verilen konser için, belediyenin kasasından ne miktar para çıktığını açıklarsınız..

“Etkinlik düzenlenmemeli idi” demiyorum..

Etkinlik düzenlenmeli..

Ama yapılan harcama konusunda, sahtekarca açıklamalarla, halkın gözünün içine baka baka, yalan söylenmemeli.. Hem belediye kasasından harcama yapıp, hem de “Ücret almadı” diyerek, sahte kahramanlar üretilmemeli..

Belki tüm bunlardan daha da önemlisi..

İzmir’in kurtuluşu için canlarını veren dindar insanların olduğunu bile bile, o şehitlerin kemiklerini sızlatacak şekilde, o günkü ve bugünkü dindar insanlara hakaret edilmemeli idi..

İzmir’i kimden kurtardık?

Yunan’dan..

O zaman, 100. yıldönümünü kutladığınızı söylediğiniz o “kurtuluş”un hedefi olan Yunan’ın ismini bir tek kelime ile geçirmediğiniz açıklamalarınızda, dindar insanlara niye salya sümük saldırıyorsunuz?

İzmir’i, 100 yıl önce, dindar insanların elinden mi kurtardınız?

Yoksa..

Dindar insanlarla birlikte, Yunan’ın elinden mi kurtardınız?

Dürüst olun, ahlaklı olun, ilkeli olun..

“İzmir’in kurtuluşunu kutluyoruz” diyerek, yalanlarınıza yeni yalanlar katmayın..

Tunç Soyer’den başlayın..

CHP avanesinin hemen hepsi..

CHP’nin yarı resmi gazetesi Cumhuriyet’e kadar hepsi..

Bugüne kadar Kurtuluş Savaşı konusunda ürettikleri yalanlara..

Şimdi bir yenisini eklemişler..

Cumhuriyet Vakfı’ndan FETÖ’cüler tarafından uzaklaştırılan, sonra beğenmediği AK Parti’nin yargısı tarafından tekrar vakfa geri dönebilme imkanına kavuşan Alev Coşkun’un bir iddiası, dün Cumhuriyet gazetesinde yayınlandı..

Alev Coşkun, bir kitabında demiş ki, “Atatürk’e verilen geniş yetkiden padişahın bile haberi yoktu.”

Hani sürekli tekrarlıyorlar ya..

“M. Kemal, bir kayıkla İstanbul’dan kaçarak, Samsun’a çıktı, Anadolu’nun işgalden kurtarılmasını örgütledi” diye..

 Biz de gösteriyoruz ya, Osmanlı padişahı  Vahideddin’in, M. Kemal’i çağırdığının, “Şu şu yetkilerle, şu sıfatla Anadolu’ya gideceksin.. Şunlar şunlar da sana takviyeler.. Şunlar da yol arkadaşların” dediğinin belgelerini..

O belgelere cevap veremeyince..

Şimdi Alev Coşkun, “yetkileri ve verilen imkanları” inkar edemeyeceğini anlayıp, “M. Kemal’e verilen yetkilerden padişahın bilgisi yoktu” yalanını uyduruyor..

Ben de Alev Çoşkun’a sesleniyorum: “Peki bu anlattığından, yani padişahın bilgisi olmadan birçok yetki ile donatıldığından, M. Kemal’in haberi var mıydı?”

Öyle ya..

Samsun’a çıktıktan sonra..

Hele hele..

Cumhuriyet gazetesinin yayınladığı Osmanlıca belgeye göre..

M. Kemal 8 Temmuz 1919’da azledildiğine göre..

Bu azil, muvazaalı bir azil değil ise..

Bu azilden sonra toplanan Erzurum ve Sivas kongrelerinde, M. Kemal saltanatın kurtarılması için çaba sarfedileceğini niye ilan etmiş?

  Hilafeti kurtaracağını niye kongre kararları arasında zikretmiş?

Buyrun ifadeyi bire bir aktarayım:

“Osmanlı toplumunun bütünlüğü ve millî istiklalimizin temini ve Makam-ı Muallâ-ı Hilâfet ve Saltanatın korunması için Kuvay-ı Milliye’yi üstün ve millî iradeyi hakim kılmak kat’i esastır.”

“Padişahın, M. Kemal’e verilen yetkilerden haberi yoktu” dedikleri için, bu maddeyi gözlerine sokuyorum..

“Vahideddin’den habersiz, M. Kemal bazı yetkilerle donatılmıştı” dedikleri için, “Bundan M. Kemal’in haberi var mıydı” diye soruyorum..

M. Kemal, Samsun’a çıkarken donatıldığı yetkileri, Vahideddin’den habersiz kazandığı bilgisine sahip olması halinde..

Niye, “Makam-ı Muallâ-ı Hilâfet ve Saltanatın korunması” ifadelerini, bir ay sonra toplanan kongrede kararlar arasına yazdırsın?

Anlaşılan o ki, bugünkü Kemalistler, M. Kemal’den çok daha öte bir padişah düşmanlığına, hatta Osmanlı düşmanlığına soyunmuşlar..

Hiç düşünmüyorlar ki, kutladıkları İzmir’in kurtuluşu tarihinde, küfrettikleri Osmanlı devleti adına Yunan denize dökülmüştü..

Osmanlı devleti mi, Türkiye Cumhuriyeti mi kavgası yapmıyoruz..

Ama birileri, Osmanlı Devleti dönemindeki bir zaferi kutlar gibi yaparken, Osmanlı’ya küfrediyorlarsa..

Onlara da, “Hooop kardeş” demek, bizim görevimizdir..

Bizim de görevimizdir..

Ülkücü geçinen İyi Partililerin de görevidir..

Şehitlerin kemiklerini sızlatmama adına, Saadet Partililerin de görevidir..

“Stratejik Derinlik” isimli eseri gösterip, “Biz bu işlerin kitabını yazmış adamız” diyen genel başkana sahip, Gelecek Partisi’nin de.. DEVA Partisi’nin de görevidir..

Peki bu isimlerden, bu partilerin yetkililerinden, Osmanlı’ya küfürler hakkında, tek kelime bir açıklama duydunuz mu?

Duymadınız..

Çünkü hepsi, oturacaklarını sandıkları bir koltuk uğruna, bütün değerlerini satılığa çıkartmışlar..

Bütün ilkelerini, bütün vefalarını CHP zihniyetine satmışlar..

Tek kelime edemiyorlar..

“CHP, bizimle ittifak yapmaktan ya vazgeçerse..” korkusundan, tir tir titriyorlar..

Ve bu sebeple, CHP’lilerin, düne kadar bu partilerin savundukları ne kadar değer var ise, onların hepsine yaptığı tüm hakaretleri, yalayıp yutuyorlar..

Osmanlı’ya sizin vefanız bu ise..

Bu millet de size inanmaz, güvenmez beyler..

Siz, atanıza vefa göstermiyorsanız, millete nasıl vefa gösterirsiniz ki?

Millet de size güvensin, inansın ve oy versin?

Söyleyin, Akşener Hanım, söyleyin Karamollaoğlu Bey, söyleyin Davutoğlu Bey, söyleyin Babacan Bey..

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

nurettın

Muasır ülkelerde en büyük asker rütbesiz askerdir çünkü onun maaşı yoktur onun için o ülkelerde meçhul asker anıtları vardır Türkiyede ise Atatürkçülük ülkeyi kurtaran gariban şehit gazi dedelerimizi ve evlatlarını sömürme projesi bunu için sömürücü dalkavuklar tarih uydurdular sizce neden Samsun da Mustafa Kemali İngiliz birliğinin karşıladığın gizlediler daha neler neler

Mustafa

Ali bey Kurtuluş savaşının daha başında başarılı olup olamayacağını bilmeden yeni bir devlet kuracağız padişahı da göndereceğiz denir mi? Savaş sırasında zaten padişahta kendilerine engel olmaya çalıştığı için gönderilmeyi hak etti. Padişahlığı onlara Allah mı verdi de sonsuza kadar devam edecekti. Zayıf düştüğünde birisi gözünün yaşına bakmaz elinden alıverir. Saltanat kaldırıldığında hıç bir yerden tepki bile gelmedi. Bu Iş böyle..
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23