Laikliğe geçmemizi, Batılı devletler istememiş!

Şu Lozancılar yok mu?..

Yatacak yerleri yok..

Kanımızla kazandığımız zaferi, masabaşında yok sayarak, sözleşme imzalanmış..

Bu hezimeti, zafer diye yutturmaya kalkıyorlar..

Doğruyu söyleyin, “helal olsun” diyelim..

“Lozan’da Türkiye’nin tapusunu değil, Laikliğe geçme sözü verdik” deyin.. 

“Tamam” diyelim..

Ama muhteremler, sanki Türkiye’nin tapusu bizde değilmiş de, Lozan’da masabaşında tapuyu kazanmışız gibi…

Sanki Yunan’ı, İzmir’den denize dökmemişiz de.. Lozan’da Yunan, İzmir’den çıkmayı kabul etmiş gibi..

“Türkiye’nin tapusunu, Lozan’da kazandık” diyorlar..

Ama, savundukları tezin ne kadar gerçeklere aykırı olduğunu görünce, şimdi yavaş yavaş, doğruyu, değişik tahrifatlar eşliğinde itiraf etmeye başlıyorlar.

Cumhuriyet Gazetesinde Sinan Meydan dün yazmış..

Yazının başlığı, “Lozan’da ‘laik hukuk’ zaferi”

Hah işte..

Böyle söyleyin..

Lozan’ı niçin önemsediğinizi itiraf edin..

“Lozan’da tapuyu kazandık” falan demeyin..

“Laikliği alıp, getirdik” deyin..

Canımızı yiyin..

Yalan söylemeyin.. 

Gerçekleri dökülün..

Devam etmiş Sinan Meydan:

“Lozan’da Türk heyeti, ‘Türkiye laik bir devlet olacak!’ dedikçe, Batılı ülkeler, ‘Hayır! Olmamalı! Türkiye din devleti olarak kalmalı!’ diye diretti. Çünkü kendi çıkarları bunu gerektiriyordu.”

Aslını sorarsanız..

Lozan’da laikliğin “l”sinin bile yazılı evrakta karşılığı yoktur.

Ama kendileri, yazılı metinlerde olmayan Laikliğin, Lozan’da konuşulduğunu itiraf ediyorlar..

Biz de aynısını söylüyoruz.. “Sözleşmeye geçmeyen, bir dayatma vardı” diyoruz.. 

Ama Lozan’ı zafer gibi gösterenler, laikliğin konuşulmasını, çaktırmadan farklı şekilde sunuyorlar.

Diyorlar ki..

“Batılı ülkeler, Türkiye’nin laik olmasını istemiyordu”

Ay, gözlerim yaşardı, mendil getirin arkadaşlar..

Batılı devletler, müslümanları ne kadar da çok düşünürmüş..

Öyle mi acaba?

Hilafetin kalmasını mı istiyordu, yoksa kalkmasını mı istiyordu Batılı devletler? 

Hiç güleceğim yoktu..

Sinan Meydan, Lozan konusunda “Zaferdir” tezini savunanları sıkıştıkları köşeden kurtarmak için, böyle bir atraksiyonla karşımıza çıkmış.

Burnumuzun dibindeki adaları Lozan’da Yunan’a (Önce İtalya’ya verdik, onlar da Yunan’a verdiler.. Yunan’a verilmesi bir hata, İtalya’ya verilmesi 10 hata! Niye? İtalya’nın Ege adalarıyla bir fiziki yakınlığı yok.. Arada deryalar var. Arada koca koca karalar var..) vermişler.. Yani Yunan’a karşı dik duramamışlar..

Yunan’dan ciddi bir savaş tazminatı almamız gerekirken, üstünkörü bir maddeyle geçiştirmişiz..

Ama laikliğe gelince..

Yunan “Hilafet kalsın” demiş..  Türkiye, “Yok olmaz. İlla da illa, Hilafeti kaldıracağız, laikliği getireceğiz” demiş.. 

Böyle mi?

Siz kafayı mı yediniz..

Yunan, İngiliz, Fransız, hilafeti bu kadar seviyor idiyseler, Hilafetin olduğu dönemde, Anadolu’yu niye işgal ettiler ki?

Hilafetin kaldırılması ile birlikte, müslüman coğrafyayı kolayca sömüren, Batılı devletler değil de, kim?

Neyse ki, Sinan Meydan, işin gerçeğini de,  (çürütmeye kalkışarak da olsa), yazısına alıntılamış:

“Öteden beri Siyasal İslamcılar, Türkiye’nin, Batılı ülkelerin isteğiyle ve baskısıyla halifeliği kaldırıp, dinsel hukuka son verip laik bir devlet kurduğunu iddia ederler.”

Bu gerçeğin ta kendisi olan bilgi için, “koca bir palavra” diyen Sinan Meydan, kendisi palavranın kralını atıyor:

“Oysa bu Siyasal İslamcı tez koca bir palavradır. Tam tersine, Lozan’da Batılı devletler, Türkiye’de “dinsel hukukun” devam etmesini istemişlerdi. Türkiye ise Lozan’da Batı’nın ‘dinsel hukuk’ dayatmasına karşı ‘laik hukuku’  savunmuştu.”

 Tanzimat’tan bu yana, o Batılı devletler değil mi, Osmanlı’yı dinden koparmaya çalışanlar.

Türkiye’nin içindeki sözde aydınların beyinlerini yıkayarak, onları dinden koparmaya çalışanlar..

Şimdi kalkmışlar..

“Lozan’da Batılı devletler laik hukuka geçişi engellemek istediler” diyerek, kafa karıştırmaya kalkışıyorlar.

Affedersiniz beyler, laiklik bize nereden geldi?

Laikliği, “Batıda var, bizde de olsun” diyenler, sizler değil misiniz..

Kabul edin, biz düşmanı cephede yendik. Kanımızın akmasını göze alarak onları yendik.

Ama masabaşında kaybettik. Onların işgalleri sürseydi, ne yapacaklar idiyse, onların hemen tamamını, sözde kendi isteğimizle gerçekleştirdik.

Medeni Kanunu da, Ceza Kanunu’nu da, Batılı devletlerden aldık.

Etmeyin, eylemeyin..

Her şeyi iflas ettirdiniz. Tarih bilgisini, gerçekleri, kavramları..

Bari, aklı iflas ettirmeyin..

Dürüst olun..

“Lozan’da yanlışlar yaptık. Şimdi o yanlışları, düzeltelim” deyin.

Hep birlikte yanlışları nasıl düzeltecek isek, düzeltmeye çalışalım..

Ama, aklımızla alay edercesine..

Türk toplumunu dinden uzaklaştırmak isteyen Batılı devletlerin yüzyıllar süren mücadelesini gizleyip, “Batılı devletler, laik hukuka geçmemizi istemediler..” diyerek.

Batılı devletlerin, Anadolu’yu işgal etmiş olmaları üzerinden, Türk toplumunu onlara nefretini istismar ederek..

“Batılılar istemedi. Biz geçtik” derseniz..

Buna kimseyi inandıramazsınız..

Lozan’ın arkasında, nelerin konuşulduğunu, böylece itiraf etmiş olursunuz..