• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Türkiye’nin yüzakı 69 yaşında! İmam hatipler bilim sanat ve sporda da önde

Yeniakit Publisher
2020-10-26 10:48:00 -
Türkiye’nin yüzakı 69 yaşında! İmam hatipler bilim sanat ve sporda da önde

Müslüman Anadolu insanının alın teri ve gayretiyle 69 yıl önce kurulan İmam Hatipler, her dönem Türki-ye’nin gündeminde yer aldı. Kimi zaman başarılarıyla kimi zaman saldırılarla gündemden düşmeyen bu güzide okullar, 69 yıldır milli ve manevi değerlere bağlı nesiller yetiştirmenin gayretinde. ‘Ezan susmasın, bayrak inmesin’ anlayışının bu okullarla geleceğe taşınacağına inanan halkımız, her zaman İmam Hatiplere sahip çıkarken maalesef din karşıtları, bu okulların da düşmanı oldu. Kuruluşunun 69. yılında İmam Hatipleri ve ‘İmam Hatip davası’nı, ÖNDER Genel Başkanı Kamber Çal ile konuştuk.

İmam hatipler 69 yıl önce nasıl bir amaçla yola çıktı?

İmam hatiplerin tarihi aslında çok eskiye, Osmanlı’nın son dönemine dayanıyor. Biz bu okulların temeli olarak, 1912 yılında açılan Medresetü’l-Vaizin’i alıyoruz. Cumhuriyet döneminde de yaşayan bu okullar 1932’de tamamen kapatıldı. Tek parti döneminin hüküm sürdüğü o yıllarda kimse din eğitimi alamadığı gibi, gizli gizli Kur’an öğrenmenin, öğretmenin dışında Müslüman toplumun besleneceği bir yol da yoktu. Toplumun ihtiyaçları ve talebini gören Celaleddin Ökten Hoca’nın hazırladığı projeyi dönemin hükümetine kabul ettirmesi üzerine 1951-52 eğitim yılı döneminde İstanbul İmam Hatip Okulunun da aralarında bulunduğu 7 ilde bugünkü haliyle açıldı. İhtiyaç, talep ve ilgi oldukça yoğundu o günlerde. Bu okullar yıllarca din eğitimi alamamış bir toplumun evlatları için bir çölde vaha gibi, suya kavuşmaları gibiydi. Farklı farklı şehirlerden gelip, o günün şartlarında yoklukta, yoksullukta, yurtlarda kalarak bu okullarda eğitim aldılar.

Kavgaları hiç bitmedi

İmam hatipler ülke gündeminden hiç düşmedi. Bu okullara yönelik bazı kesimlerin saldırı içinde olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Büyüklerimiz hep söyler; ‘imam hatiplerin tarihi ve bu tarihteki iniş çıkışlar, ülkenin demokrasi mücadelesiyle yakından ilgilidir’ diye. Ülkede ne zaman hak ve özgürlükler önemsendi ve genişledi, ne zaman milletin taleplerini dikkate alan hükümetler iktidara geldi, işte o dönemlerde imam hatipler rahat bir nefes aldı. Ama imam hatiplerin mücadelesi genel olarak hep devam etti. Ülkemizde bugün de hâlâ milletle, milletin değerleriyle, medeniyetimizin dinamikleriyle barışık olmayan bir kesim; ülkenin ve tüm zenginliklerinin sahibi olduğunu düşünen elit bir tabaka, imam hatipleri sevmez. İmam hatiplerin duruşuyla, düşünce yapısıyla, ülkeye kazandırdıklarıyla hala kavgalıdır. Zaman zaman saldırır, zaman zaman küçümser. İmam hatipleri ötekileştirme mantığı hiç bitmedi bu ülkede.

Akın akın geldiler

İmam hatipler halkımızın duası, alınteri ve emeğiyle bugünlere geldi. Halkımızın bu sahiplenişini nasıl değerlendiriyorsunuz?

İmam hatiplerin ilk açıldığı yıllarda, ilk hocalarımız ve ilk talebeler, imam hatipleri tanımlarken “Çölde bir vaha” sözleriyle bu okulları tanımlar. Hem öğrenciler hem de öğretmenler için bir vahaydı evet. Dinini, edebi, ahlakı öğrenip pozitif ilimler tahsil etmek isteyen gençler için tam bir çıkış kapısı oldu bu okullar. Gençler zorlukları, sıkıntıları, mesafeleri dikkate almadan akın akın gelip bu okullara kaydoldu. İyi bir medrese eğitiminden geçmiş, çoğu hafız olan ve birkaç dil bilen hocalar da bu birikimlerini, bilgilerini aktaracak öğrenciye kavuştular. Karşılıklı bir sahiplenişti bu. Yıllar geçti, bu hiç değişmedi. Halkımız, kendinden bir parça olarak gördüğü, yeri geldiğinde varını yoğunu vererek binalarını yaptırdığı, eşyalarını aldığı, öğretmenlerini bulduğu bu okullara desteğini hiç kesmedi. Sevgisi hiç eksilmedi. Bu karşılıklı bir arz ve talep meselesiydi, Allah’a şükür bugüne kadar da hep karşılığını buldu.

İmam hatip kahramanları deyince aklınıza kimler geliyor?

İmam hatip kahramanları deyince önce bu okulların açılmasının altında imzası olan rahmetli Adnan Menderes ve Tevfik İleri’yi rahmetle anıyorum. Bizim camiamızda dünden bugüne yüzlerce kahramanımız, hocalarımız var. ‘Ben okula gelmediğim gün cenazeme gelin’ diyen Celal hoca bu kahramanlardan biri. “Hiçbir derse abdestsiz girmedim” diyen Nurettin Topçu da en önemli değerlerimiz-den. O kadar çok isim var ki böyle; saymakla bitmez. İsimli, isimsiz bütün kahramanlarımızdan

Allah razı olsun.

İmam hatipler her alanda

Yeni nesil imam hatipler hangi başarılara imza atıyor?

İmam hatipler dün olduğu gibi bugün de çok güzel başarılara imza atıyorlar. Özellikle proje imam hatiplerin açılması ve imam hatiplerdeki program çeşitliliğinin sağlanması, her tür ilgi, yetenek ve başarının karşılığını bulmasını sağladı. Gençlerimiz bugün LGS ve YKS sınavlarında dereceler elde ediyor, en iyi üniversitelerinden mezun oluyor ve önemli kurumlarda ülkemize hizmet ediyorlar. Sadece akademik başarı değil elbet; sporda, sanatta, teknolojide güzel işlere imza atıyorlar. Müzik eğitimi alıp yurtdışında konser de veriyorlar, dil öğrenip uluslararası münazaralarda dereceler de kazanıyorlar. Sporda dünya şampiyonları ve Avrupa şampiyonlarımız da var.

O günler geçmişte kaldı

İmam hatiplere yönelik eğitim sistemi içinde bir revizyon talebiniz var mı?

Bizim imam hatiplere yönelik en büyük beklentimiz ve talebimiz; eğitim kurumlarının tüm çocuklarımız için ulaşılabilir olması, gençlerimizin en iyi eğitimi almasıdır. Hem imam hatiplerimizin hem de tüm eğitim kurumlarımızın kalitesini daha üst seviyeye taşımaktır. Hangi eğitim kurumundan mezun olursa olsun tüm çocuklarımızın ülkemizin geleceği için omuz omuza vermesidir. Artık daha önce yaşanan katsayı adaletsizliği, okullarımızın kapatılması gibi sınır-lamalar ve kısıtlamaların da geçmişte kaldığını düşünüyoruz.

Su akar yolunu bulur

Son olarak neler söylemek istersiniz?

Ülkemiz çok sıkıntılı dönemlerden geçti, yokluğu, sıkıntıyı, darbeleri gördü. Özgürlüklerin kısıtlandığı dönemlere şahit oldu. Ama bu-gün görüyoruz ki, zorlama ile hiçbir şey olmuyor. Her şeyi doğal mecrasına bıraktığınızda su akıp yolunu buluyor. Dün koparılan irtica yaygaraları, kamusal alan tartışmaları, başörtüsü tartışmaları bugün hatırlanmıyor bile. Dün hükümet yıkan, ülkenin köküne dinamit koyduğu düşünülen bu gelişmeler yaşandı, özgürlükler bir bir kazanıldı ama ne ülkeye ne millete bir zarar geldi. Toplumsal taleplerin, toplumun ve bireylerin haklı isteklerinin karşısında durmayalım, yönümüze geleceğe dönelim ve hep birlikte neler yapabiliriz bunu düşünelim.

Pırıl pırıl gençler yetişiyor

İmam hatip ruhu nedir? “Geçmişte vardı, bugün o ruh eskisi kadar yok” diyenlere ne diyorsunuz?

İmam hatip ruhu, onun temellerini atan ve ilk programını hazırlayan Celal Hoca’ların, ilk ders veren hocaların taşıdığı ruhtu. O ruh, aydın, münevver, geçmişinin değerlerine saygılı, ondan ilham alan, bugünün değerleriyle donanmış geleceğe güvenle bakan gençler yetiştirmekti. O ruh, ülkeyi kendi öz değerleri ve dinamikleriyle birlikte geleceğe taşımaktı. Kimseye bağımlı kalmadan ayakları üzerinde duran, mutlu ve müreffeh bir toplum inşa etmekti. Ahlaklı, imanlı, ülkesini ve milletini seven nesiller yetiştirmekti. 59 yıldır bu ruhla yüz binlerce, milyonlarca öğrenci bu okulların kapılarından girdi, buradaki tedrisatı aldı ve mezun oldu. Bu ruh dün olduğu gibi bugün de yaşıyor. Dün nasıl imanlı, ihlaslı, vatanına ve milletine faydalı olma idealine sahip pırıl pırıl gençler yetişiyorsa bugün de yetişiyor. Gençlerimiz hem iyi eğitim alıyor, hem dini değerlerini öğreniyor hem de güzel ahlakla bezenmiş olarak hayat-larına hazırlanıyor. Sınavlarda dereceye giriyor, yarışmalarda ödüller alıyor, ülkemizi ulusal ve uluslararası zeminlerde temsil ediyorlar. Ülkemizin yüz akı oluyorlar.

Üniversite gibi çalışıyoruz

ÖNDER olarak yeni dönem faaliyetleriniz nelerdir, hedeflerinizden bahsedebilir misiniz?

ÖNDER sizlerin de bildiği gibi 1958 yılında kurulan ve bugün 62 yılı geride bırakan bir sivil toplum kuruluşudur. İlk günlerde imam hatiplerin hakkını savunmak, daha iyi şartlarda eğitim almaları, üniversiteye girmeleri ve sosyal hayatta yer almaları için mücadele etti. Bu mücadele inişli çıkışlı olsa da hep sürdü. Bugün de bünyemizdeki 13 komisyonla imam hatiplerimiz ve ülke gençliğimiz için çalışıyoruz. Bunların içinde kültür sanat da, spor da, teknoloji de, dış ilişkiler de var. Artık sadece toplantılar yapıp, konferanslar vermiyoruz. Bugünün yöntemleriyle yolumuza devam ediyoruz. ‘Türkiye’nin Önderleri’ diye bir program yapıyoruz mesela, gençlerimizin iki yıl boyunca her alanda kendilerini geliştirmelerine destek oluyoruz. Fikir Yumağı Atölyeleri, Sosyal Bilimler Atölyeleri yine benzer programlar. Bir taraftan bir STK gibi, bir taraftan da bağımsız üniversite gibi çalışıyoruz. Gençlerimize yönelik sağlam projeleri hayata geçiriyoruz.
Yeni Akit Gazetesi

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23