• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Mavera dizisi oyuncuları kimler? Mavera’da kimler oynuyor? Mavera dizisi ne demek?

Yeniakit Publisher
2021-04-13 08:05:00 - 2021-04-13 08:23:34
Mavera dizisi oyuncuları kimler? Mavera’da kimler oynuyor? Mavera dizisi ne demek?

Mavera dizisi TRT 1’de başladı. Türkiye’nin Müslüman olmasında çok büyük gayretleri olan büyük velilerden ve Allah dostlarından Ahmet Yesevi’nin hayatını anlatıldığı Mavera dizisi oyuncuları da merak edilmeye başlandı. Peki Mavera dizisi ne demek? Mavera dizisi oyuncuları kimler? Mavera’da kimler oynuyor?

Mavera kelimesi, dilimizde oldukça kullanılan kelimelerden birisidir. Mavera, Arapça dilinden Türkçe’mize geçmiştir. TDK’ye göre, mavera kelimesi anlamı şu şekildedir: Öte – Görülen alemin ötesi 1. Bir şeyin ötesinde, arkasında, gerisinde bulunan yer, zaman anlamlarına da gelir. 

Ramazan ayına özel olarak çekilen Mavera dizisi 12 Nisan Pazartesi günü ilk bölümü ile izleyiciyle buluştu. Mavera dizisi, Ramazan ayı boyunca her gün saat 23.45’de TRT 1 ekranlarında yayınlanacak.

Mavera dizisi oyuncuları kimler?

Korel Cezayirli – Hace Ahmet Yesevi

• Görkem Sevindik – Sarı Saltuk

• Yusuf Gökhan Atalay

• Necip Karakaya

• Tansel Öngel - Mahmud

• Zara – Kara Leyla

• Hasan Küçükçetin – Pehlivan Hamza

• Recep Usta - Mansur Ata

• Mehmet Korhan Fırat - Şahsuvar

• Tansel Öngel - Mahmud

• Demircan Kaçel - Yalgız

• Erdem Ergüney - Kutluk

• Nur Berfin Çiroğlu - Aytolu

• Ferit Kaya - Mervan

• Dilara Yeşilyaprak - Asife

• Nusret Çetinel - Halife Müsterşid

• Mehmet Ali Aysin - Urungu

• Haydar Köye l- Adnan

• Handan Yıldırım - Dadı

• Evren Erler - Dübeys Bin Sadaka

• Arben Akış – Necip

Mavera dizisinin konusu ne?

Yönetmenliğini Doğan Ümit Karaca’nın üstlendiği, tarihteki ilk Alperenlerin hikayesi Mavera, Yusuf Hemedani tarafından Bağdat’a gönderilen Hace Ahmed Yesevi’nin o dönem adeta küçük bir dünya olan Bağdat’ta verdiği dirlik ve beraberlik dersinin mücadelesini konu alıyor.

Ahmet Yesevi kimdir?

Doğum tarihi: 1093, Sayram, Kazakistan

Ölüm tarihi ve yeri: 1166, Türkistan, Kazakistan

Defnedildiği yer: Hoca Ahmet Yesevi Türbesi, Türkistan, Kazakistan

Takma ad: Pîr-i Türkistan (Türkistan Pîri)

Çocukları: Gevher Şehnaz, Gevher Hoşnaz

Ahmed Yesevî bugün Kazakistan'ın Çimkent şehri yakınlarında yer alan Sayram kasabasında dünyaya gelmiş, dinî tasavvufî eğitimini tamamladıktan sonra yine o bölgedeki Yesi (bugünkü adıyla Türkistan) şehrine yerleşmiş, uzun yıllar halkı maneviyat yolunda irşad ettikten sonra burada vefat etmiş bir mutasavvıftır. Babası İbrahim Şeyh, Sayram ve civarında müridleri olan tanınmış bir sûfî idi. Anne ve babasını küçük yaşta kaybeden Ahmed Yesevî, bir süre Otırar'daki Arslan Bab isimli şeyhin yanında dinî-tasavvufî eğitim gördü. Onun da vefat etmesi üzerine başka şehirlerde eğitimine devam etti.

Eğitiminin ilk aşamasını tamamladıktan sonra dönemin en önemli merkezi olan ve değişik bölgelerden binlerce öğrencinin akınına uğrayan Buhara'ya giden Yesevi, burada dönemin önde gelen din bilginlerinden olan Şeyh Yusuf Hemedani'ye bağlanmıştır. Türbesi Merv'de bulunan Hemedani'den yoğun bir tasavvuf eğitimi alan Yesevi, Şeyhin dört halifesinden üçüncüsü olmuş ve ilk iki halifeden sonra şeyhinin yerine geçmiştir.

Yesevi, öğretisini hocası Arslan Baba'dan aldığı "ehl-i beyt" sevgisi ve bu doğrultudaki tasavvuf anlayışı üzerine kurmuştur. Bir Türk sufi tarafından kurulan bu ilk büyük "Türk tarikatı", önce Maveraünnehir, Taşkent ve çevresi ile batı Türkistan'da etkili olmuştur. Daha sonra Horasan, İran ve Azerbeycan'da yaşayan Türkler arasında yayılan Yesevi tarikatı, 13 yüz yıldan başlayarak göçlerle Anadolu'ya, oradan da Balkanlara ulaşmıştır.

Yesevi öğretisinin bu denli etkili olmasının temel nedenlerinden biri; Ahmet Yesevi'nin düşüncelerini anlatmak için, o dönemde gelenek olduğu üzere Arapça veya Farsça'yı değil, Türkçe'yi seçmesidir. Hece vezniyle yazdığı şiirlerle öğretisinin hızla yayılmasını ve kuşaktan kuşağa kolayca aktarılmasını bu yolla sağlayan Yesevi'nin "Hikmet" olarak adlandırılan ve yüzyıllarca sözlü olarak yaşatılan şiirleri, 15. Yüzyılda yazıya geçirilerek "Divan-ı Hikmet" adı altında toplanmış ve kutsal bir kitap olarak elden ele dolaşmıştır.

Türkistan Türkleri'nin İslam'ı kitleler halinde kabul etmeye başladığı 10. yüzyıl, Türk dünyası için tarihi bir dönüm noktası olmuştur. Bu yüzyıldan itibaren Türkler İslamiyet anlayışını benimsemişlerdir. Ahmed Yesevî, bir yandan İslâm şeriat hükümlerini, tasavvuf esaslarını, tarikât adâb ve erkânını öğretmeğe çalışırken, bir yandan da İslâmiyet'i Türkler'e sevdirmeyi, Ehl-i Beyt âkidesini yaymak ve yerleştirmeyi kendine gaye edinmiştir. Bu eğitmenlik vasıflarından ötürü hikmetleri lirizmden uzak ve sanat endişesi taşımadan söylenmiş şiirler olarak kabul edilmektedir.

Yesevi, Arapça ve Farsça'yı çok iyi bilmesine rağmen eserlerini Türkçede vermiştir. Ne zaman öldüğü ise kesin olarak bilinmemektedir. Türbesi, Kazakistan'ın güneyindeki Türkistan kentinde 1389 ile 1405 yılları arasında Timurlenk tarafından yapıldı. 2002 yılında UNESCO tarafından dünya tarih eseri olarak kabul gördü. Ahmet Yesevi'nin türbesi Türkiye Cumhuriyeti tarafından TİKA marifetiyle yeniden tamir edilmiştir.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23