Tarihi kenti kendisine yurt edinen, arkasında farklı izler bırakan ve birbiri ardına gelen medeniyetlerin tarihe yazdığı hikayeleri taşların ve sütunların arasında bulabilirsin.

Filozofların ve edebiyatçıların şehri olmakla ön plana çıkan ve döneminde birçok şair ile ün kazanan Ummu Kays şehrinin tarihi, Yunan dönemine uzanıyor.

Şehrin en meşhur şairi Arabius, mezar taşına, kendisini ziyaret edenler için yazdığı şu sözlerle hitap ediyor: "Ey buradan geçen kişi! Ben senin gibiydim, sen de benim gibi olacaksın. Öyleyse hayatın tadını çıkar, çünkü sen fanisin."

Tarihi Ummu Kays şehrinin kendisine has görüntüsü, şehrin kurucularının ileri görüşlü olduklarını yansıtıyor, zira şehre ulaşan ziyaretçiler karşılarında Yermuk Nehri'ni, Golan Tepeleri'ni ve Taberiyye Gölü'nü görüyor.

Büyük İskender'in güçleri arasında Suriye'yi ele geçirmek için çıkan savaşlar sırasında önemli rol oynayan şehrin ismi, tarihte ilk kez M.Ö 223 yılında askeri bir üs ve Mısır'daki Ptolemaios Hanedanlığı'nın kalesi olarak zikrediliyor.

Yaklaşık 550 dönüm üzerine kurulu Ummu Kays şehri Yunan, Roma, Bizans ve İslam dönemine ait farklı tarihi yapıları barındırıyor.

Kuzey ve batıdaki amfi tiyatro, kiliseler meydanı, ana cadde, huriler sebili, teras, kraliyet mezarlığı ve Taberiyye Kapısı, şehirdeki en belirgin tarihi eserler arasında yer alıyor.

Tarihi şehirde ayrıca Osmanlı köyünün yanı sıra uzun su tünelleri, Bizans dönemine ait hamamlar ve müze de bulunuyor.

Aslen zamanında şehrin Osmanlı hükümdarına ait bir ev olarak kullanılan Ummu Kays Müzesi'nde tarihi heykeller, mozaikler ve madeni paralar sergileniyor.

Ummu Kays şehrinin bağlı olduğu Beni Kinane Tarihi Eserler Müdürü Musa Melkavi, Ummu Kays şehrinin tarihinin, Osmanlı ve İslami dönemden Roma, Bizans ve Helenistik dönemine kadar uzandığını söyledi.

Şehirde ortaya çıkarılan tarihi eserlerin miktarının gerçekte var olanın yüzde 20'sini geçmediğini ifade eden Melkavi, bölgedeki tarihi eserlerin büyük bir kısmının, gerek Osmanlı ve Roma döneminde gerek diğer dönemlerde bölge halkı tarafından inşa edildiğini dile getirdi.

Melkavi, Ummu Kays şehrinin stratejik bir konuma sahip olduğunu, zira buradan Golan Tepeleri, Taberiyye Gölü, Filistin'in kuzeyi, Suriye'nin İsrail sınırı yakınındaki Cebel eş-Şeyh ve Lübnan'ın güneyinin görüldüğünü belirtti.

Bölgedeki turizm hareketliliğinde geçen yıla göre artış olduğunu ifade eden Melkavi, binlerce Ürdünlünün hafta sonunda şehri ziyaret ettiğini ve bölgeye gelen turist sayısının günde 15 bine ulaştığını aktardı.

Resmi verilere göre Ürdün'de yaklaşık 100 bin tarihi ve turistik yer bulunuyor.