Bilim dünyası şokta... İki basketbol sahası büyüklüğünde bir yaratık keşfedildi!
Güney Pasifik'te bir adalar zinciri olan Solomon Adaları'nın mavi sularında, dünyanın en büyük deniz canlılarından biri keşfedildi.
Güney Pasifik'te bir adalar zinciri olan Solomon Adaları'nın mavi sularında, dünyanın en büyük deniz canlılarından biri keşfedildi.
Tam. iki basketbol sahası büyüklüğünde olan bu canlı, bir mercan parçası.
Çarşamba günü Solomon Adaları'nda keşif yapan bir grup araştırmacı ve film yapımcısı, dünyanın en büyük bireysel mercan kolonisi olduğunu iddia ettikleri şeyi bulduklarını açıkladılar. Polip adı verilen milyonlarca hayvandan oluşan ortak bir organizma olan mercan, 34 metre genişliğinde ve 32 metre uzunluğunda. Mercan o kadar büyük ki, uzaydan dahi görünebilecek boyutta. Tipik bir mercan resifi, çoğu genetik olarak farklı olan birçok farklı mercan kolonisinden oluşurken, bu tek başına bir birey.
Araştırma ekibi tarafından paylaşılan yeni fotoğraflarda, Pavona clavus olarak bilinen bir tür olan mercan, topuzlarla kaplı pütürlü kahverengi bir tümsek gibi görünüyor. Daha yakından bakıldığında ise üzerinde sarı, yeşil ve mor renkli parçalar görülüyor. Büyüklüğü ve mercanların yavaş büyüme hızı göz önüne alındığında, bu tek mercanın birkaç yüzyıl yaşında olması muhtemel.
Mercanı ilk kez geçen ay Solomon Adaları'nda gören sualtı fotoğrafçısı ve deniz biyoloğu Manu San Félix, Vox'a yaptığı açıklamada, “Böyle eşsiz bir şey görmek bir rüya. Düşünsenize, Napolyon hayattayken bu şey buradaydı.” diyor.
San Félix, mercanı devam etmekte olan bir National Geographic keşif gezisi için Malaulalo adlı bir ada yakınlarında çekim yaparken keşfetti. Solomon Adaları hükümetiyle işbirliği içinde gerçekleştirilen keşif gezisi, National Geographic'in, kısmen deniz yaşamını belgeleyerek ülkelerin daha fazla deniz parkı kurmasına yardımcı olmayı amaçlayan Pristine Seas projesinin bir parçası konumundaydı. Ulawa Po'onapaina Kabilesi üyesi Dennis Marita'ya göre Malaulalo'da yerleşim yeri pek yok. Suları da büyük ölçüde keşfedilmemiş durumda. Malaulalo'nun deniz bölgesini burada yaşayan kabile denetliyor.
Aynı zamanda Solomon Adaları Kültür ve Turizm Bakanlığı'nda kültür müdürü olan Marita, geçtiğimiz salı günü düzenlediği basın toplantısında, “Bu bizim topluluğumuz için çok büyük bir şey” dedi.
Halka açık kayıtlarda bundan daha büyük başka bir mercan yok, ancak okyanusun uzak bölgelerinde henüz keşfedilmemiş daha büyük kolonilerin olması mümkün. Dünyanın en büyük mercanı rekorunun bir önceki sahibi Amerikan Samoası'nda bulunan ve yaklaşık 22 metre genişliğinde olan bir koloniydi.
Bu keşif gezisinde yer almayan Vahşi Yaşamı Koruma Derneği'nin deniz koruma direktörü Stacy Jupiter, Vox'a verdiği demeçte, “Dünyadaki mercan resiflerinin çoğu uzak ve iyi keşfedilmemiş durumda” dedi. İnsanların gezegenin deniz alanlarının yalnızca yüzde 5'ini araştırdığını belirten Jupiter, “Dolayısıyla büyük canlılar da dahil olmak üzere yeni keşifler yapmaya devam etmemiz hiç de şaşırtıcı değil” ifadesini kullandı.
“Umut ışığı”
Keşif, dünyanın dört bir yanındaki mercan resiflerinin yok olmaya yüz tuttuğu bir dönemde gerçekleşti.
İklim değişikliği okyanusları ısıtarak, ısınan su nedeniyle mercanların ölümüne sebep oluyor. Mercan rengini ve besinlerinin çoğunu poliplerin içinde yaşayan simbiyotik alglerden alıyor. Deniz suyu çok ısındığında, bu algler yok olur ve mercan beyaza döner veya ağarır. Ağarmış mercanlar aslında açlıktan ölüyor.
Mercan resifleri, küresel olarak kayıtlara geçen en kapsamlı ağarma kriziyle karşı karşıya. Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi'ne göre, dünyadaki mercan resiflerinin dörtte üçü 2023'ün başından bu yana ağarmaya neden olacak kadar okyanus ısısı yaşadı. Bu sebeple birçok mercan öldü.
Bu arada yeni araştırmalar, Solomon Adaları'nda yakın zamanda keşfedilen koloni gibi resifleri oluşturan sert mercanların yüzde 40'ından fazlasının yok olma riski altında olduğunu gösteriyor.
En hafif tabiriyle bunun bir sorun olduğu söylenebilir. Resifler kasırgalar sırasında kıyı şeridine vuran dalgaları azaltır, insanların yediği ticari balıkların önemli bir kısmına ev sahipliği yapar. Ayrıca birçok kıyı bölgesinde turizm ekonomisinin de adeta lokomotifi konumundadır.
Deniz ekolojisti ve keşif gezisinin baş bilim insanı Molly Timmers, National Geographic ekibinin Solomon Adaları'nın sığlıklarında, muhtemelen okyanustaki aşırı sıcaklık nedeniyle çok sayıda ölü mercan keşfetmesinin şaşırtıcı olmadığını fakat cesaret kırıcı bir durum olduğunu söyledi.
Vox'a yaptığı açıklamada, mercanların küresel boyutlardaki kaybı karşısında bu keşfin bir “umut ışığı” olduğunu söyleyen Timmers, “Vay canına! Bu inanılmaz bir şey!” dedi.
Büyük mercan kolonileri yengeçler, salyangozlar ve küçük balıklar gibi deniz canlılarına ev sahipliği yapar. Daha da önemlisi, yumurtladıklarında ya da çoğaldıklarında okyanusa yavru mercanlar ekerek resiflerin zarar görmüş bölümlerinin iyileşmesine yardımcı olurlar.
Ayrıca bu özel mercan, aşırı deniz ısısı da dahil olmak üzere strese karşı dirençli olabilir. Araştırma ekibi mercanın 300 ila 500 yaşında olduğunu tahmin ediyor, yani birçok küresel ağartma olayını yaşamış ve hayatta kalmayı başarmış. Kıyıya yakın bazı mercanların aksine, 10 metreden daha derin olan bu tek mercan, belki de daha derin, daha soğuk suda olduğu için veya ısıya karşı bazı yerleşik genetik toleransa sahip olduğu için sağlıklıydı. Yani ürettiği yumurtalar da dirençli olabilir.
Keşifte yer almayan Leeds Üniversitesi'nden deniz ekoloğu Maria Beger, “Yaşlı olan her şey hayatta kalma konusunda gerçekten de iyidir” dedi.
Deniz yaşamını desteklemek ve iklim değişikliği gibi tehditlere karşı koymak için resiflerin tek bir büyük mercan yerine her şekil ve boyutta çeşitli mercan türlerine sahip olması daha önemlidir. Devasa bir mercan kolonisi keşfetmenin kendi başına o kadar da etkileyici olmadığını söyleyen Beger, şu ifadeyi kullandı: "Eğer böyle bir rapor insanları mercan resifleri konusunda heyecanlandırıyorsa, bu belki de iyi bir şeydir."
Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan Marita, Vox'a yaptığı açıklamada keşfin Solomon Adaları'nın sularını daha etkin bir şekilde korumasına da yardımcı olabileceğini söyledi. Kabilesi Malaulalo'yu on yıldır gayri resmi olarak kendi başına koruyan Marita, adanın Solomon Adaları hükümeti tarafından tanınan resmi bir deniz koruma alanından faydalanacağını söylüyor. Marita, bunun gerçekleşmesi için bir dizi kampanya da yürütüyor.
Vox'a verdiği demeçte yapılan keşfe atıfta bulun Marita, şu cümleleri sarf etti: “Bu kesinlikle üzerinde çalıştığımız koruma girişimini güçlendirecektir. Bu mega büyüklükteki mercan, hükümet ve diğer paydaşlar tarafından çok ihtiyaç duyulan bölgemizin görünürlüğünü ve tanınırlığını sağlamasına yardımcı olacak. Bu bizim için gerçekten bir kazanç.”
