Aşırı terleme; diyabetli hastalarda, tiroit bezi aşırı çalışan kişilerde ve kanser hastalarında sıklıkla oluşabilir. Bunun yanı sıra duygusal faktörlerde koltuk altı, el ve ayaklarda terlemeye neden olabilir. Aşırı terleme hastanın iş ve sosyal hayatını olumsuz yönde etkileyen bir hastalıktır.

Terleme iki şekilde ortaya çıkar. Psikolojik faktörler, stres, utanma, heyecan gibi duygusal değişikliklerde oluşan birincil aşırı terleme durumu. Tiroid hastalıkları, menopoz dönemi, yüksek tansiyon, nörolojik bazı hastalıklar, ilaçlar, alkol, kafein gibi maddelere bağlı ortaya çıkan ikincil terleme durumu.

Aşırı terleme en çok 18-25 yaş arasında görülmektedir. Aşırı terleme sorunu yaşın artmasıyla azalır. Fakat ileri yaşlarda yeniden görülebilir.

Terleme sonucu kıyafetlerin ıslanması hastayı sosyal ortamlarda utandırıcak hoş olmayan durumlara yol açabilmektedir. Derinin tahriş olması ve kötü bir koku oluşması da sosyal çevreyi olumsuz etkiler. Ayaklarda aşırı terleme, kötü koku nedeniyle çevreye rahatsızlık verdiği gibi ayak ve tırnaklarda mantar oluşumuna sebep olabilir.

El terlemesi; alet kullanımı, yazı yazarken kalem tutma ve araba kullanmayı etkileyebilir.

Bölgesel terleme tedavisinde alternatif yöntemler kullanılsa da en etkili ve kolay yöntem botoks uygulamasıdır.

İşlem el ve ayaklarda ağrılı olabileceği için anestezi yapılmaktadır.

Koltuk altında uygulama daha ağrısız olduğu için, işleme başlamadan 1 saat önce bölgeye krem sürülmesi yeterli olur. İşlem tamamlandıktan birkaç gün sonrada terleme görülebilir.

Tedavinin etkisi 4-6 ay arası devam eder. Bu nedenle de yılda 2-3 kez tekrarlanması gerekir. İşlemin ardından kişi iş ve günlük hayatına hemen dönebilir.