Bazı çevrelerin 1 Mayıs’ta Taksim’e çıkma ısrarını değerlendiren Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, “1 Mayıs’tan yeni bir Gezi çıkarmak istiyorlar. Amaçları kaos çıkarmak” dedi.
EMRE KÜSKÜN/ANKARA
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı hakkında değerlendirmelerde bulundu. İlk olarak Taksim’de sahnelenen Gezi olayları ve 17 Aralık darbe girişiminin hedeflerinden birisinin de çözüm sürecini sabote etmek olduğunu belirten Gündoğdu, “İşte bunun için 1 Mayıs’ta Diyarbakır’dayız. Çözüm sürecinin milletin himayesinde olduğunu haykıracağız” dedi. 1 Mayıs kutlamalarında küresel adalet için taleplerini de dile getireceklerini açıklayan Gündoğdu, “Diyarbakır’dan Myanmar, Doğu Türkistan, Orta Afrika, Suriye, Filistin, Mısır ve idama mahkum edilen 528 kardeşimiz için hem dua edeceğiz hem de dünya kamuoyuna, Birleşmiş Milletler’e, insan hakları örgütlerine ve ITUC’e mazlumun, masumun ve mağdurun sesini duyuracağız” diye konuştu. “Haklar için, özgürlükler için, demokrasi için, adalet için 1 Mayıs’ta Diyarbakır’da İstasyon Meydanı’nda olacağız” diyen Gündoğdu, “1 Mayıs’ta daha mutlu bir dünya için tekliflerimizi haykıracağız. Başkalarının hukukuna zarar vermeden 1 Mayıs’ı kutlayacağız. Kardeşlik mesajı vereceğiz. 1 Mayıs’ı maske takmadan, molotof atmadan, kaldırım taşı sökmeden kutlayıp, mazlumların da sesi olacağız” dedi.
TAKSİM ÜZERİNDEN YENİ OYUN
Bazı konfederasyonların kutlamalarla ilgili “Taksim” ısrarına değinen Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, “Taksim ısrarla gündeme getiriliyor. Oysa Taksim’i değil, emek ve dayanışmayı konuşmalıyız” şeklinde konuştu. Gündoğdu, “Taksim sembolik değeri olan, 76-77 yıllarındaki olumsuz olaylarıyla anılan, 2010 yılında da 6 konfederasyon bir araya gelerek 1 Mayıs’ı kutladığımız bir yer. Bugün Gezi olaylarında olduğu gibi Taksim üzerinden yeni bir sorun çıkarılmak isteniyor. Eğer işçinin, memurun bugün de söylemek istediği söz önemliyse bu Taksim olmaz Diyarbakır olur, Diyarbakır olmaz Çanakkale olur, Çanakkale olmaz Yenikapı olur, Kadıköy Meydanı olur. Yani meydanın bir kutsallığı yoktur. Taksim’i değil “Emek” ve “Dayanışma” yı konuşmalıyız. Sözün nerede söylendiği değil sözün ne olduğu önemlidir. Taksim dayatılamaz. Anlaşılan birileri Taksim üzerinden sorun çıkartmak istiyor. Kaos üretme derdindeler. İşçinin sorunu yerine Taksim konuşuluyor. Bu kabul edilemez” dedi.
“GEZİ OLAYLARINDA GÖRDÜK Kİ…”
“Taksim açılsın. Taksim’in kutsal olmadığı gibi yasaklanmasının da ne kadar doğru olup olmadığını tartışabiliriz” diyen Gündoğdu, “Geçen yıl, önceki yıl hep bunun üzerinde duruyorduk. Gezi olaylarında gördük ki, Taksim birileri için farklı bir mana ifade ediyor. O manaların devamı olarak da, bu sene yeniden orada değişik senaryoların hayata geçirilmek isteneceğini görüyoruz. İşçilerin sorunlarını ve çözüm önerilerini haykırmak dururken, Siyonizme, kapitalizme, sermayeye karşı duruş sergilemek gerekirken, ‘Taksim’e çıkarım, Taksim benim için kutsaldır’ demenin kutsallıkla bir ilgisi olamaz” ifadelerini kullandı.