KASTABALA SULAK ALANI: Kızböcekleri için önemli bir alan ve balıkçıl türleri, küçük balaban, turaç, yaz atmacası, kara çaylak gibi kuşlar görülüyor. Yalıçapkını, alaca yalıçapkını ve İzmir yalıçapkını olarak Türkiye'deki üç yalıçapkını türünün birarada gözlenebildiği nadir bölgelerden biri. Yasadışı avcılık, yanlış balıkçılık yöntemleri, ağaç kesimleri ve kirlilik sulak alanı tehdit ediyor. UYUZ GÖLÜ: Bir zamanlar çevresindeki ıslak çayır ve bataklıklar mandaların (kömüşini) yayılma alanı idi. Angıt, sakarmeke, bahri, saz delicesi, kızıl şahin, kara çaylak, toy, turna, dikkuyruk gibi kuş türleri var. Çevresinde kurt, çakal, porsuk gibi memeli yaban hayvanları yaşıyor. Yanlış su politikaları gölü tehdit ediyor. Sazlıkların yakılması, balıklandırma, kirlilik, avcılık ve yoğun balıkçılık faaliyetleri gölü olumsuz etkiliyor. YÜKSEKOVA SAZLIKLARI: Kuşlar, endemik bitki türleri, balık ve kelebekler için önem taşıyor. Turnadan elmabaş patkaya, ince gagalı martıdan kır baykuşuna kadar pek çok kuş türü kayıt altına alındı. Tarım için alan drene ediliyor ve kaçak kanallar da açılıyor. Yüksekova Sazlıkları'nın yaşamaya devam etmesi için buradaki su rejimine yapılan müdahalelerin engellenmesi gerekiyor. AZAP GÖLÜ: Sayıları azalan saz kedileri, su samuru, çakal, tilki, porsuk, karakulak ve oklu kirpinin yaşam alanı. Tarım faaliyetleri için su rejimine müdahale edilmesi, zehirli kimyasal kullanımı, avcılık, göl çevresindeki trafik hattının yaban hayvanlarını öldürmesi ve gölü besleyen Latmos Dağı'nda yapılan madencilik faaliyetleri alan üzerindeki ana tehditler. MANYAS GÖLÜ: Nesli tehlikedeki dikkuyruk, çamurçulluğu ve sütlabi kışlayan, tepeli pelikan, karabatak ve bahri gibi kuşlar burada üreyen türler arasında. 1968'de Tansu Gürpınar'ın geliştirdiği fikir sayesinde, dünyada ilk defa pelikanlar, ağaç üzerinde hazırlanan platformlarda üredi. Böylece Manyas, bir kuş cenneti olarak sesini dünyaya duyurdu. Manyas Gölü'nü, kirlilik ve su rejimine yapılan müdahaleler tehdit ediyor.