Genç Dergisine konuşan Kaplanoğlu, "İnsanın sadece haz almaya, nefsinin gerekliliklerini yerine getirmeye yönelik hareketleri derken böylece dünyaya bakınca insanın güzelliği ve kulluğu gibi meselelerin azaldığını bunların insanın fıtratını yavaş yavaş bozduğunu farkettim" diye konuştu.

Kaplanoğlu, "Ben bittikten sonra başlayan filmleri önesiyorum. Yani bunun bir amacı olmalıdır. Çıkıp gittikten sonra bitti oh ne güzel güldük eğlendik, bir daha hiç hatırlamayacağım bir film değil; arada sırada akıllara gelen şurada şöyle bir sahne vardı, bu filmde de geçiyordu şeklinde olsunve bu ilişki kurulsun istiyorum." dedi.

Kaplanoğlu ayrıca, "Hepimizde bir nur var. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) hasebiyle bu nur bize yansımıştır. Biz insanız ama içimizdeki insan parçacığını keşfedebilmemiz lazım. Esas mesele o insan parçacığını bulabilmek ve ortaya çıkarabilmek. İçimizdeki bu parçacığı keşfedip onu bir bütün insan haline getirmemiz gerekiyor." dedi.

Ünlü Yapımcı- Yönetmen, "Biz herşeye bilimsel olarak bakıyor ve yararcı yaklaşıyoruz. Bunun yararı kadar zararı da var. Dengesizliğin sebebi de aslında bu bilginin kadim bilgiden eksik kalışıdır. Bu eksiklik nasıl bir şey ve bizim haytımızda yol açtığı problemler nelerdir soruların sonucu olarak 'Buğday' filminin ortaya çıkış fikri oluştu." şeklinde sözlerini noktaladı.