Elazığ'da pancar şekerinden yapılan şerbetin, kavrulmuş yerli bademle buluşturulmasıyla üretilen badem şekeri tüketimi, 11 ayda günlük 100 ile 200 kilogram olurken, Ramazan ayında yoğun talepten bu rakam yaklaşık 15 tonu buluyor.

Elazığ'da, yöre halkının geleneksel olarak özellikle Ramazan aylarında iftardan sonraki çay saatlerinde çerez ya da tatlı niyetine tükettiği badem şekerine olan talep, diğer aylara nazaran artıyor. Kentin ‘Beyaz altını’ olarak dillendirilen ve Osmanlı geleneğinden gelen badem, yöresel ürün ustalarının ellerinden özellikle Ramazan ayında şekerle buluşması sonucu damakları tatlandırıyor.

11 ayda günlük 100 ile 200 kilogram arasında tüketilen badem şekeri, Ramazan ayında yoğun taleple birlikte bu rakam 15 tona kadar çıkıyor. Kilogramı 100 liradan alıcı bulan ve ağırlıklı olarak yerli bademden yapılan badem şekeri 3 saatlik bir işlem sonucunda üretiliyor. Elazığlıların vazgeçilmezi olan badem şekerinin kan şekerini de dengelediği düşünüldüğü için hemen hemen her iftar sonrasında yer alıyor.

Ramazan ayında badem şekerine yoğun talep olduğunu belirten yöresel ürün imalatçısı İrfan Açıkoğlu, ''Ramazanın gelmesiyle birlikte Elazığ’ın 'Beyaz altını’ tezgahları süsledi. 11 ayda badem şekeri günlük 100 ile 200 kilogram arasında satılırken, Ramazan ayında bu 10 kat daha artıyor.

Elazığ geneline bakıldığında yaklaşık 15 ton badem şekeri tüketiliyor. Badem şekeri, Elazığ dışına ve yurt dışına da gönderiliyor. Badem şekerinin en büyük özelliği Elazığ’ın yerli bademi ve şekeri olmasıdır. Hiçbir katkı maddesi yok ve tamamen doğal. Elazığlılar bunu Ramazan ayında çok tüketir” dedi.

Badem şekerinin yapım aşaması hakkında da bilgi veren Açıkoğlu, ''Badem belli bir sürede kavruluyor. Şeker de belli bir ölçüde şerbet haline geliyor. Ondan sonra yaklaşık 3 saat boyunca kaplama işlemi yapılıyor.

Ondan sonra tezgahlara bırakıyoruz. Badem şekeri, Osmanlı’dan miras kalma bir ürün. O dönemin şartlarını bilemiyoruz ama son dönemlerde biraz daha teknolojik ve farklı bir şekilde üretiliyor” diye konuştu.