Yapılan araştırmalar, gebelik döneminde plastik ürün kullanan kadınların çocuklarında hiperaktivite, dikkat dağınıklığı ve öğrenme bozukluğu görülme ihtimalinin artabileceğini ortaya koyuyor.

Sudan yoğurta, sütten ayrana kadar her gün tüketilen birçok yiyeceğin saklandığı plastik ürünler içlerinde zararlı madde barındırıyor. Hayatı kolaylaştıran bu ürünler bireyleri aynı zamanda doğallıktan uzaklaştırıyor, kanser riskini artırıyor.

İzmir Üniversitesi Hastanesi Çocuk Endokrinolojisi Uzmanı Doç. Dr. Erdem Durmaz, “Hayatımızın birçok alanında plastik var. Plastik ürün gerek o anda gerek uzun vadede insan sağlığına zarar veriyor. Özellikle son 10 yılda dünyada kansere yakalanma oranı arttı. Özellikle kızlarda ergenlik daha erken yaşlarda başlıyor. Erkeklerin sperm sayıları her geçen gün azalıyor. Bilinmeyen yeni hastalıklar ortaya çıkıyor. Bu değişimler, hayatımıza giren yeni teknolojilerin bizi hasta ettiğini düşündürüyor. Çünkü genlerimiz aynı ama hayatımıza giren yeni ürünler sürekli farklılaşıyor” dedi.

"GEBE ANNELERİ ETKİLİYOR" - Doç. Dr. Erdem Durmaz, "Plastik ürünlerde bulunan Bisfenol A, Fitalat gibi maddeler ile yüksek miktarda etkilenimin anneye ve bebeğine zarar verebileceğini" kaydetti.

İzmir Üniversitesi Hastanesi Çocuk Endokrinolojisi Uzmanı Doç. Dr. Erdem Durmaz, "bebeğin, plastik ürünlerin içeriğindeki zararlı maddelere anne karnında maruz kaldığında uzun vadede sorunlar yaşadığını" belirterek şunları söyledi:

"Hiperaktivite ve dikkat dağınıklığı ve öğrenme bozukluğu gibi rahatsızlık meydana geliyor. Yapılan araştırmalar hamilelik dönemlerinde ve doğumdan hemen sonraki süreçte plastik ürün kullanan annelerde bu duruma daha fazla rastlandığını ortaya koyuyor. Gelişme çağındaki bebekler ve ergenlik çağındaki bireyler plastiğin zararlarından çok fazla etkileniyor. Bu tür maddelerle karşılaşılınca normal gelişme çağına göre vücut daha farklı cevap veriyor. Erken dönemde ergenlik belirtileri oluşabiliyor. Ağırlıklı olarak östrojen etkisi görülüyor.”

Çocuk Endokrinolojisi Uzmanı Doç. Dr. Erdem Durmaz, hayatımızın adeta merkezinde bulunan plastik ürünlerden tamamen uzaklaşmanın mümkün olmadığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Ancak bunların yerine doğal ve sağlıklı ürün kullanmayı seçmeliyiz. Elimizden geldiğince cam ve toprak kap kullanalım. Sabun kokusuz olsun ama doğal olsun."

"Ulaşabildiğimiz ölçüde organik gıda tüketelim. Ayrıca plastik ürünlerin sıcak veya güneş ışınlarıyla temas etmemesine özen göstermeliyiz. Mikrodalga içerisine plastik kap koyulmamalı. Plastikteki Bisfenol A ve Fitalat sıcakla daha fazla açığa çıkıyor. Kanserojen etkisi var.”

Plastik şişelerin üzerinde bulunan 1 ve 7 arasındaki rakamlara dikkat edilmesini isteyen Doç.Dr. Durmaz, şunları söyledi. “Bu numaralar genellikle şişelerin tabanında üçgen şeklindeki geri dönüşüm ambleminin içine yazılmaktadır. 1 numara su içtiğimiz küçük pet şişelerin altında olur, damacanalarda 7. Gebeler 3 ve 7 numaralara dikkat etmelidir. Çünkü bu plastik ürünler yüksek miktarda kullanım sonucunda sağlığa zararlı olabilecek olan Bisfenol A ve Fitalat gibi maddeleri içeriyor demektir.”