HalkTv'de yer alan habere görei her biri, yılda milyonlarca kişi tarafından ziyaret edilen ve ‘Forum’ adını taşıyan 9 AVM’ye ilişkin konkordato başvurusu, bugüne dek görülen en büyük birkaç konkordato davasından biri konumunda.

AVM'lerin Konkordato başvurusu 25 Aralık günü yapıldı. Karar ise önceki gün çıktı.

İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde açılan dava dosyasında mahkeme, 9’u AVM’lerin bağlı olduğu şirket olmak üzere toplam 10 şirket için 3 aylık geçici mühlet kararı verdi.

Bu kararla birlikte, anılan şirketler, ‘korumaya’ alınmış oldu. Mahkeme, Doç. Dr. Murat Oruç, Bağımsız Denetçi Prof. Dr. Hakan Taştan ve Mali Müşavir Prof. Dr. Halil İbrahim Alpaslan'ı geçici konkordato komiseri olarak atadı.

Konkordato talebinde bulunulan AVM’ler, tek çatı altında en fazla AVM’yi barındıran grup olarak öne çıkıyor.

Anılan AVM’lerin yıllık ziyaretçi sayısı 76 milyon olarak kayıtlara girdi. 9 AVM’de faaliyet gösteren mağaza sayısı ise 1.500.

Konkordato talebinde bulunulan şirketlerin toplam borcu 600 milyon Euro. Söz konusu borcun TL karşılığı ise 28 milyar lira olarak hesaplanıyor.

Dava dilekçesinde, konkordato talep edilmesinin gerekçeleri de sıralandı. Bilindiği gibi 2018’de yapılan düzenleme ile AVM’lerde kiraların döviz olarak alınması yasaklandı. Ancak, anılan şirketlerin döviz ile borçlanıp kirayı TL olarak toplaması, mali yapıyı olumsuz etkiledi. Bu durum, dava dilekçesinde “Bu süreçte TL üzerinden gelir elde edip borçlarını döviz cinsinden ödemek zorunda kalan AVM yatırımcıları tam anlamıyla bankaların insafına terk edilmiştir” ifadeleri ile yer aldı.

2 yıla yakın süren koronavirüs nedeniyle AVM’lerin belli bir süre kapalı kalmaları ve azalan ziyaretçi sayısı, ilgili şirketlerin mali sıkıntıya düşmesinin bir diğer nedeni olarak gösterildi.

Dava doyasına göre, 600 milyonluk Euro’luk borcun tamamına yakını bankalara. İkisi yerli biri yabancı üç bankadan alınan kredi nedeniyle, toplanan kiralar tamamıyla bankalara gidiyor. Bu durum da, anılan şirketlerin darboğazdan çıkamamasının ana gerekçelerinden biri olarak öne çıkıyor.

Şirketlerin avukatı Hande Yelgin konkordato talebinde bulunduklarını doğrulayarak “Şirketlerimizin malvarlığı borçlarını fazlasıyla karşılayacak durumdadır yani borca batık değildir. Yalnızca ödeme için süreye ihtiyacımız bulunuyor.

Özel bankalar adaletsiz bir kayyım gibi davranarak vergi borçlarını, işçi ücretleri gibi temel işletme giderlerinin dahi ödemesine izin vermiyorlar. Bu tutuma karşı yasanın tanıdığı konkordato hakkından yararlanarak adil ve her alacaklıyı gözetecek olacak yargıya sığındık. Müvekkil şirketler bankaların kontrolü yerine mahkemenin kontrolünde faaliyetlerini yürüterek halka hizmet etmeye devam edecek” ifadelerini kullandı.