Koltuk altındaki terlemeyi engellemeye çalışırsanız bakın ne oluyor?
Pudralı, pudrasız, kokulu ve yüksek koruma faktörlü gibi birçok reklamla sunulan ter önleyici ürünler başınıza dert olabilir.
İnsan vücudunun termoregülasyonunu yani vücut ısısının sabitliğini sağlayan çok önemli bir sağlık olayıdır terlemek. 24 saatte ortalama 100 ml. kadar terleriz. Sıcak havada efor sarfedersek 1,5-2 litreye kadar terleyebiliriz.
Kimilerinde efor ve sıcak etkisi olmadan da yoğun terleme görülebilir. Heyecanlı kişilik yapısı olanlarda bu durum daha sık görülür. En fazla ter bezi ise avuç içimizde bulunuyor.
Edeb bölgelerindeki ter bezleri “apokrin bezler” olarak adlandırılır ve daha koyu, kokulu bir ter salgılanır. Vücudun diğer bölgelerindeki ter bezlerine ise “ekrin bezler” denir ve daha az yoğun, kokusuz ter salgılar. Ter önleyici kozmetik ürünlerin vücuttan toksik maddelerin atılımında sorun çıkarabiliyor.
Apokrin bezlerin salgıladığı ter, insan vücudundaki bakteriler tarafından fermente ediliyor ve ortaya çevreyi rahatsız edici bir koku çıkıyor.
Özellikle sıcak havalarda, ağır iş ve spor sonrası bu durumun olmasını engellemek için terlemeyi engelleyici ürünler sıkça kullanılmaktadır. Bu tip kozmetik ürünlerin çeşidi gittikçe artmaktadır.
Bu noktada unutulmaması gerekeni hatırlatmak zorundayız. Terlemeyi önlemenin de insan vücudu için önemli zararları vardır.
VÜCUT ÖNLEM ALIYOR, SİZ ENGELLİYORSUNUZ
Terlemek, vücut ısısının korunmasında temel mekanizmadır ve çevre şartlarına karşı vücut ısısını korur, soğutur.
Terlemeyi önleyici ürünlerin kullanılması durumunda ve özellikle sıcak havalarda, ağır egzersiz sırasında vücut ısısı artışı ve buna bağlı halsizlik, kramp, kas ağrısı gibi rahatsızlıklar yaşayabilirsiniz.
Terleme sırasında ter bezleri böbrek gibi çalışarak bir tür boşaltım organı görevi de görürler. Üre, tuz ve çeşitli toksinler ter bezleri ile vücut dışına atılarak kanın temizlenmesi sağlanır.
PUDRALI DEODORANTLAR SİVİLCE YAPIYOR
Ter önleyici kozmetikler aslında sağlık açısından önemli olan bu görevin engellenmesini sağlamaktadır. Bu böbreklerimizi çalıştırmayı önlemeye çalışmamız gibi bir şeydir. O kozmetiklerin kullanımı sonucu vücudumuzdan deri yolu ile yapılan toksin atılımında aksama olmaktadır.
Özellikle katkılı ve pudralı ürünlerle ilgili önemli bir tehlike de, bu tip ürünlerin edeb bölgelerinde ter ve yağ bezi kanallarının ağızlarını tıkayarak, geride birikim yapması ve yağ kistleri ile sivilcelenmenin artmasına yol açmasıdır.
EN ETKİLİ ÇÖZÜM: SU VE SABUN
Doğal yollarla, sıkça su ve sabun ile yapılan temizlik en fizyolojik ve sağlıklı olan temizliktir, Sentetik ürünlerden mümkün oldukça kaçınılmalıdır. Sorun halı altına süpürülmemeli!..
Kaynak: Akit Gazetesi Evim Evim Sayfası