Sadece ülkemizde değil, tüm dünyada saat denilince akla ilk gelen markalardan birisi hiç kuşkusuz Casio. Hatta 80'leri yaşayanların çok iyi hatırlayacağı üzere o zamanlar özellikle öğrencilerin aklına gelen sadece ilk değil neredeyse tek saat idi Casio.
Çünkü Casio sahibi olmak demek aynı zamanda bir atari sahibi olmak demekti. Örneğin saatimizde sörf yapabilmek...
Sörf sevmez misiniz? Sorun değil. Balık tutun o halde.
Balıkla da mı aranız yok? Futbola da 'hayır' demezsiniz artık!
Düşünsenize, henüz Terminatör 1 dahi çekilmemiş. Ama biz robotlarla savaşmaya başlamışız bile! Tabii biz dediğimize bakmayın, Japon ve ABD'lilerden bahsediyoruz. Gerçi bize gelişi de 86-87 gibi oldu bu saatlerin, yani çok geç kalmış sayılmayız yine de.
Hani ilk Ericsson telefonlarda (688 vb. gbi) yaptığımız melodi ayarlayıp zil sesi olarak kullanma özelliği vardı ya, işte bu saatte benzer bir şekilde bize notalardan müzik yapma imkanı sunuyordu.
Mühendislik, matematik vb. bölümlerdeki üniversite öğrencilerinin vazgeçilmezi bu modeldi işte. Hesap makineli Casio dahası ajandası ve ses kaydı bile var.
Deminki modelin ağabeyi de bu işte. Tüm o özelliklerin üzerine bir de dünya saati ekliyoruz.
Casio'nun sade ama çelik kasa modellerinin en bilineni bu idi ülkemizde. Sadece saat, alarm, kronograf ve bir de giriş seviyesi bir kronometreye sahipti. Su da geçirmiyordu bu arada. Bakar mısınız? Sade hali bile ne kadar becerikli aslında.
WhatsApp İhbar Hattı
+90 (553) 313 94 23
