• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
6
Yeniakit Publisher
Uyuşturucu bahane petrol şahane!

Haber Merkezi Giriş Tarihi:
Uyuşturucu bahane petrol şahane!

ABD, “uyuşturucuyla mücadele” söylemi altında Venezuela’ya yönelik fiilî bir abluka başlattı. Karayipler’de petrol tankerlerine el koyan Washington, “karantina” adıyla enerji sevkiyatlarını durduruyor. Trump yönetimi Maduro’ya iktidarı bırakma baskısı uygularken, yaptırımlar ekonomik boğma ve kaynak gaspına dönüştü. BM uzmanları süreci yasadışı saldırı olarak nitelendiriyor. ABD yönetiminin Venezuela’ya yönelik son hamleleri, Washington’un “karantina” ifadesiyle yumuşatmaya çalıştığı ancak uluslararası hukuka göre açık bir abluka ve fiilî işgal niteliği taşıyan yeni bir sürece işaret ediyor. Beyaz Saray’ın talimatıyla ABD ordusu, Venezuela’ya ait petrol sevkiyatlarını Karayipler’de fiilen durdurmaya başladı.

#1
Foto - Uyuşturucu bahane petrol şahane!

ABD Başkanı Donald Trump kamuoyuna açık açıklamalarında temkinli bir dil kullanmayı tercih ederken, perde arkasında Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro üzerinde iktidarı terk etmesi yönünde yoğun baskı kurulduğu ifade ediliyor. ABD yönetiminin önümüzdeki en az iki ay boyunca Venezuela petrolüne yönelik askeri ve ekonomik müdahaleyi artırma kararı aldığı belirtiliyor. Reuters’a konuşan ve ismini açıklamayan bir ABD’li yetkili, Washington’un bu aşamada askeri işgal yerine ekonomik boğma yöntemlerini öne çıkardığını dile getirdi. Yetkili, yaptırımların ve deniz müdahalelerinin temel hedefinin güya Karakas yönetimini teslim almaya zorlamak olduğunu açıkça ifade etti.

#2
Foto - Uyuşturucu bahane petrol şahane!

ABD tarafı “yaptırım” ve “karantina” kavramlarını kullanırken, sahadaki uygulamalar Venezuela’nın enerji kaynaklarına el koymaya yönelik organize bir devlet operasyonundan başka bir şey değil. Trump’ın, Maduro’nun iktidarı bırakmasının “akıllıca” olacağını söylemesi, Washington’un Venezuela’nın siyasi iradesini doğrudan hedef aldığını gösteriyor. ABD’li yetkililere göre, ocak ayı sonuna kadar Caracas yönetimi ABD taleplerine boyun eğmezse Venezuela ağır bir ekonomik çöküşe sürüklenmek isteniyor. Ekonomik yaptırımlar bu aşamada bir dış politika aracı olmaktan çıkarılarak, doğrudan bir toplu cezalandırma yöntemi hâline getiriliyor.

#3
Foto - Uyuşturucu bahane petrol şahane!

Uyuşturucu bahanesi, petrol hedefi Washington yönetimi, operasyonlarını “uyuşturucuyla mücadele” söylemiyle gerekçelendirse de, ABD güçlerinin doğrudan Venezuela’ya ait ham petrol tankerlerini hedef alması bu iddianın inandırıcılığını ortadan kaldırıyor. ABD Sahil Güvenliği, bu ay Karayipler’de Venezuelalı petrol taşıyan iki tankere el koydu. Üçüncü bir gemiye yönelik müdahale hazırlığı sürüyor. ABD’nin, Güney Amerika’dan gelen tekneleri bombalaması ve bu saldırıları uyuşturucu gerekçesiyle savunması birçok ülke tarafından yargısız infaz ve açık saldırı olarak nitelendiriliyor. Washington’un kara içindeki altyapılara yönelik bombardıman tehditleri ve Central Intelligence Agency eliyle yürütülen gizli faaliyetlere onay vermesi, sürecin kapsamını daha da genişletiyor. Venezuela’nın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Samuel Moncada, ABD’nin hamlelerini açıkça “tehdit ve korsanlık” olarak tanımlayarak, “Tehdit Venezuela değil, ABD hükümetidir” ifadesini kullandı.

#4
Foto - Uyuşturucu bahane petrol şahane!

Karayipler’de askeri yığınak ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, Karayipler’de 15 binden fazla asker, bir uçak gemisi, 11 savaş gemisi ve F-35 savaş uçaklarından oluşan büyük bir askeri güç konuşlandırmış durumda. Bu yığınak, yaptırımların ötesinde doğrudan askeri zorlamaya dayalı bir abluka kurulduğunu gösteriyor.

#5
Foto - Uyuşturucu bahane petrol şahane!

Beyaz Saray, “abluka” yerine “karantina” ifadesini tercih ederek 1962 Küba Füze Krizi’nde kullanılan dile gönderme yapsa da, Birleşmiş Milletler uzmanları bu tür uygulamaların yasadışı silahlı saldırı kapsamına girdiğini vurguluyor. United Nations nezdinde yapılan açıklamalarda, enerji sevkiyatlarının zorla engellenmesinin uluslararası hukuka aykırı olduğu açıkça ifade ediliyor. Washington’un Venezuela’ya yönelik bu adımları, uyuşturucuyla mücadele söylemi altında petrol kaynaklarına el koymayı ve siyasi iktidarı devirmeyi amaçlayan çok katmanlı bir müdahale. Sahadaki tablo, ABD’nin Venezuela’ya karşı yürüttüğü sürecin diplomatik baskının ötesine geçtiğini ve fiilî bir işgal düzenine dönüştüğünü ortaya koyuyor.

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23