Siz de mi İsrail’den yanasınız?
Siz de mi İsrail’den yanasınız?
İdris Günaydın
Şurası muhakkak ki; İsrail ve Yahudi taifesi sayı olarak değil ama, nitelik bakımından dünyayı sarmışlar. Hangi cihetten bakarsanız bakın; o alanın bir numarası durumundalar.
Diğer milletler ve İslam Alemi birer niteliksiz çoğunluk. Sadece tüketici.
Aslında tüm insanlığa mal satmak için muhtaç durumda iken, insanlığı kızdırmamaya özen göstermeli iken, hiç perva etmiyorlar. İnsanlığı ve iki milyar İslam milletlerini kendilerinden uzaklaştırmakta, tiksindirmekte hiç beis görmüyorlar.
Ürettiklerinden o kadar eminler ki, reklama harcayacakları paralar ile nasıl olsa yırtılan itibarlarını kapatmayı düşünüyorlar.
Bunun en somut örneklerinden biri İstanbul Milletvekili ve Meclis İdare Amiri Hasan Turan Bey’in videosunun yayılmasından sonra video hesabının silinmesi.
Hasan Turan Türkiye Filistin Dostluk Grubu Başkanı. Bu sıfatıyla bir basın toplantısı yapıyor. Basın toplantısındaki anlattıklarından sonra yapılan bu haksız ve vicdan karartan uygulamaya karşı Hasan Turan şunları söylüyor: “Daha önce Filistin hakkındaki değerlendirme ve paylaşımlarım sudan bahanelerle kaldırılmıştı. Bu sefer de Hamas ve işgalci İsrail arasında anlaşmayla sonuçlanan ateşkes görüşmelerine ilişkin basın toplantısı video görüntülerim ‘şiddete başvuran suç örgütü’ gerekçesiyle yayınlanmadı. Youtube’de yayınlanmadığı gibi şahsıma ait Youtube kanalım da kapatıldı.
467 gün boyunca muhteşem bir direniş göstererek işgale dur diyen ve sonunda İsrail denen terör devletine diz çöktüren; ABD ve Batılı ülkeler tarafından da kabul edilmek zorunda kalınan Filistinli mücahitler, nasıl oluyorsa hâlâ Youtube tarafından suç örgütü olarak değerlendiriliyor.
Bu hak-hukuk tanımaz faşist tavırlar karşısında ne duracak ne de susacak değiliz.
İnsan hakları, demokrasi, ifade özgürlüğü gibi kavramların Batı için ne anlama geldiğini Gazze’de görmüştük. Şimdi Batı menşeli kurum ve kuruluşların bu ikiyüzlü tutumlarını dehşetle izliyoruz. Hak ve hukuk tanımaz bu tavrı şiddetle kınıyorum.
Maruz kaldığımız bu sansürcü ve faşist tutumlarla Türkiye Cumhuriyetinin bağımsız yargısı önünde hesaplaşacağız.
Ne yaparlarsa yapsınlar. Hak galip gelecektir.
Küresel iyilik küresel kötülüğü daima yenecektir.
Hakikatin sesini kısarak soykırım yapanlara destek verenler, onlardan daha acımasızdır ve vicdansızdır. İşlenen insanlık suçlarının da ortağıdır.”
Evet, Hasan Turan Bey Youtube kanalının kapatılmasına, basın toplantısının sansürlenmesine böyle tepki veriyor.
Bunlar, tarihin gördüğü en faşist değil en zalim ve Firavunvari milletidir. Yukarıda geçen çoğu kavramlar da kendilerine acındırmak ve kendilerini korumak için uydurdukları kavramlardır. Ne var ki kendileri, yaptıklarından hiç ders almazlar.
Onun için Firavunu sık sık hatırlıyoruz.
Çare, çözüm; insanlığın kendine dönüp kendince şeyler üretmesi.
İslam Dünyasının kurtuluşu ise bilimi yeniden keşfedip, “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” ayetindeki bilmenin ne anlama geldiğini ve bilenin bilmeyene üstünlüğünü idrak etmesidir.
Zaman, şeyh, tekke, emsile- bina çağı değildir. Çağ, laboratuvar ve cetvel çağıdır. Lakin Kur’an’ın asıl ruhunun çocuğa kavratılması şartıyla…
BOLU BELEDİYESİ Mİ SUÇLU YOKSA MEMURLAR MI?
Hayret ki ne hayret; 78 insanımız cayır cayır karın içinde yandı kömür oldu.
Bu ne vahşettir, bu ne dehşettir? Bu ne sorumsuzluktur?
Önce Sayın Cumhurbaşkanımıza bir çağrım var: Asla, kendinize ait olmayan veya kendi güvenliğinizi sağlayan adamların bulunmadığı bir otel, motel, pansiyon da misafir kalmayın. Kendi maiyetiniz dışında kimseye güvenmeyin. İsrail ve Batılı çok uluslu şirketler, sizi ortadan kaldırmak için sahibine, kaç katlı olursa olsun; oteli yaktırırlar.
Gelelim Kartalkaya’daki yangına! Bu otel Bolu Belediyesinin denetiminde ise oraya giden itfaiyeciler kaç yıldır faaliyette olan bu kurumun itfaiye merdiveni ve yangın tertibatını neden sorgulamamışlar?
Eğer Bolu Belediyesinin değil de Turizm Bakanlığının uhdesinde ise, gönderdiği memurlar niçin denetlememişler?. Cepleri paralarla doldurulmuş mu?
Üçüncü sorum işletme sahibine: Nasıl bir işletme sahibisin ki, oteline yangın merdiveni yaptırmıyorsun. Her kata itfaiye hortumu bağlatmıyorsun. Amacın ne idi? Kimin yanarak yok olmasını bekliyordun?
Mesele; Türkiye’de kanun, yönetmelik, mevzuat sıkıntısı yok. Açgözlü, ruhu satılmış insanlar var. Bunlar ya işletmeci, ya memur, ya belediye başkanı, ya da başka görevdeler… Tüm mesele bunların denetlenmesi ama denetleyecek olan yine bu milletin fertleri.
Almanya’dan denetçi mi getirsek acaba? Vesselam.