Post bayramınız kutlu olsun
Post bayramınız kutlu olsun
İDRİS GÜNAYDIN
Türkiye’miz Cumhuriyetten beri bir yol ayrımında. İster görünür olsun ister gizli; bir savaş veriliyor: Türkiye, Müslüman Türk kimliği ile mi kalacak yoksa Roma Limanına mı bağlanacak?
Bizim merdiven altı veya üstü, onların açıktan verdiği mücadele bu doğrultuda.
İnananlar Kürt’üyle, Türk’üyle, Arap’ıyla bunun bedellerini fazlasıyla ödemiş ve her defasında olanları Allah’a havale etmiş.
Şimdi çok şükür ki; Allah dualarımızı kabul etti, bize bin yılın liderini nasip etti.
Karşı taraf kimler? Leaniler ve Safeviler… İçlerinin kurdu dışlarını yiyor. Sevmedikleri bir iktidar başta olduğundan başka çok başarılı, oyun kuran ve oyunbozan bir lider. Bizim liderimiz şunumuz bunumuz dediklerinin havasını çoktan söndürdü. Anlayana.
Lakin eski hastalıklarını zaman zaman hatırlayıp hortlayanlar var. Ama bilmiyorlar ki; hortlak karanlıkların masalıdır. Onları def etmek için aydınlık yeter.
Olay şu: Vestel markasının Ceo’su Ergün Güler, Değerli Ailem diye başlayan bir Ramazan tebriği yayınlamış. Bunu ailesine ve Vestel ailesine yayınlıyor. Ramazanlarını tebrik ediyor. Gayet normal değil mi?
Şimdi Sayın Ceo’nun mesajını okuyalım: “Yaşamımıza birlik, beraberlik ve dostluk ile birlikte hoşgörü getiren Ramazan ayına kavuşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. İnsan ilişkilerini güçlendiren ve umutları canlandıran bu güzel ayın ülkemize, dünyaya ve Vestel ailesinin siz değerli üyelerine barış, kardeşlik ve mutluluk getirmesini temenni ediyorum.
Hz. Mevlana’nın Mesnevi’de dediği gibi: ‘Ramazan Allah tarafından bereket, hizmet ve yaratana yakınlaşma ayı olarak bahşedilmiş bir aydır. Aynı zamanda Allah’ın, insanın kendi nefsini terbiye edişinden dolayı ona eğildiği ona mükâfat verdiği, tenezzül ettiği aydır.’
Hepinizi sevgiyle kucaklıyor, aileleriniz ile birlikte huzur dolu bir Ramazan Ayı diliyorum.”
Bu mesaj gayet mümince, Müslümanca bir mesaj. Bu toprakların çocuğuna yakışan bir mesaj.
Buna karşılık İsrail’e hizmet edenler boykot listesinde olan firmanın cevabi mesajına bakın şimdi. Ne yenilir ne yutulur cinsinden. İçinde küfür kokan ham armut gibi bir mesaj.
Cem Köksal imzasıyla yazılan ve kendini şirketin İcra Kurulu üyesi olarak lanse eden kişinin mesajı:
“Ergün! Bizim kurumsal olarak kutlanacak günler listemizde Ramazan Ayı yer almıyor. Dini günlerden Şeker ve Kurban bayramları yer alıyor. Bunlar dışındaki dini günleri kurumsal olarak kutlamamız doğru değil. Bu grubun yetmiş yıllık tarihinde de Ramazan Ayı kutlaması yer almadı. Şirket olarak dinden bağımsız bir duruşumuz var. Çok uluslu bir şirket olmaya çalışırken her dinden ve milletten de çalışanlarımız olmasını bekliyoruz………….. Buna benzer bir konuda seni daha önce de uyarmıştım. Lütfen bunun hiçbir şekilde tekrarı olmasın bu uyarımı da ciddiye almanı özellikle rica ediyorum…”
İşte mesaja verilen cevap. Şirketin yetmiş yıllık tarihinde dini günleri çağrıştıracak hiç mesaj olmamış.
Ya Şeker dediğiniz Ramazan Bayramı? Ya Kurban Bayramı? Bunlar Hristiyanlığın mı Yahudiliğin mi bayramları?
Ramazan’a şeker adını uydurmuşsunuz. Kurbana bir ad bulamadınız mı? Oldu olacak ona da Post Bayramı deyin hatta İnek de diyebilirsiniz; ne tür bir garabetin içinde olduğunuz anlaşılsın.
Bir de Noel ve Yılbaşı kutlamaları için hem mesaj yayınlıyor hem de Hristiyan ritüelleriye kutluyorsunuz. Buna ne diyorsunuz?
Ben de kendimi, akrabalarımı ve sosyal medya gruplarımı uyarıyorum. İnancı bizden olanlardan alışveriş yapın. İnancı muhalif yerlerden alışveriş yaparsanız Allah müstehakımızı verir.
Şuna da şükrediyorum: Çocukluğumda Ramazan Bayramına Şeker Bayramı diyenlerin sayısı fazla idi. Demek Leanilerden ve Safevilerden kurulu bir üst yapı dine ait remzleri ortadan kaldırmak için uzunca bir çalışma yapmışlar. Ne yapsanız boş; göklerden gelen bir karar vardır.
Bugün Elhamdülillah Ramazan Bayramına Şeker Bayramı diyen Laikler ve Kemalistler kaldı. Necip Fazıl merhumun dediği gibi: “Bekleyin gelecektir solmaz, pörsümez yeni.”
Siz saçınızı başınızı yolmaya devam edin. Vesselam.