Ne kur farkı ne ÖTV oğlan askerden gelince
2014 yılının son düzlüğüne girerken geride bıraktığımız 11 aylık süreçte 200 bin 483 yerli, 420 bin 209 bin adet ithal araç satışı gerçekleşti. Kasım ayı itibariyle toplamda 630 bin gibi bir rakam ortada. Ayda 60 bine yakın satış olduğunu düşünürsek marka müdürlerinin bu yıl için öngördükleri 650-700 bin tahmininin de tutacağına şahit olacağız.
En fazla dikkat çeken ise; vatandaşın lüks oto markalarına olan ilgisinin ivme kaybetmemiş olması. ÖTV artsa da, akaryakıt fiyatları tırmansa da, ekonomik ve sosyal konjonktürde dalgalanmalar yaşansa da vatandaş kafasındaki marka ve modelden kolay kolay taviz vermiyor. Her üç sürücüden biri, altındaki otomobili değiştirip bir üst segmente geçmek istiyor. Dost ve arkadaşlarınız arasında mutlaka yeni araç almaya niyetlenenler vardır. Onların yorum ve analizlerine baktığınızda en ince ayrıntıyı dahi düşündüklerini, sadece kendileri için değil ileride eşi ya da çocuğu için alımda bulunmak istediklerini, araçlarını elden çıkarırken kazançlı çıkmak istediklerini ve güvenliğin kendileri için vazgeçilmez bir öncelik olduğunu görmüşsünüzdür.
Otomobilde her yıl teknik sunumlar yeni lansmanlarla birlikte bir üst çıtaya çıkarken tüketicilerin analiz gücü de aynı oranda yükseliyor. Araç satın almak isteyen vatandaş aracın A'dan Z'ye özelliklerine vakıf. Son beş yılda yakıt türünden yakıt ekonomisine, şanzıman türlerinden, elektronik sistem ve konfor ayrıntılarına kadar çok iyi bir araştırmacı kimliğe sahip kitle oluşmuş durumda. Tüketici talepleri çeşitlendikçe de markalar bu talebe cevap vermek için arge ve inovatif açılımlara daha fazla eğilmek durumunda kalmaktalar.
Otomobil pazarındaki yeni kitle yenilikleri de beraberinde getiriyor. Türkiye artık eski Türkiye değil. Vatandaş bugün ekonomik ve sosyal alanda yakalamış olduğu rahatlığı bırakmak niyetinde de değil. Hükümet nasıl 2023 yılı vizyon belgesiyle hedefine ulaşmak istiyorsa, hane halkları da kendi vizyonlarında yeni bir ev veya araba planlaması yapıyor. 2015 yılı otomobil satışlarına yönelik görüşlerini aldığımız marka temsilcileri genel olarak pazara ‘Temkinli iyimser’ yaklaşıyorlar.
Temkinli olmak elbette bir firma için çok önemli. İyimser olmamak için ise belli bir neden yok. Vatandaş açısından baktığımızda ise ne ÖTV’deki oran, ne kur farkı; Ya oğlan askerden gelince, yaz kız evlenince ya da yeni bir işe girince… Araç almak için hep iyimseriz.