"Türkiye ve Kuveyt İlişkileri: Bölgesel Bir Eksenin Yükselişi mi?" başlıklı bir analiz yayımlayan Arab News'in makalesinden işte öne çıkanlar...

Son dönemde Türkiye ve Kuveyt arasındaki yakınlaşma, bölgede yeni bir "bağlantısız eksen"in oluşumuna işaret ediyor mu? Bu sorunun cevabı karmaşık ve nuanslı bir analiz gerektiriyor.

Son ziyarette imzalanan altı anlaşma, savunma, ticaret, enerji, turizm, sağlık ve diplomasi alanlarında önemli bir işbirliği artışı gösteriyor.

Özellikle savunma sanayii iş birliği, Türkiye'nin Baykar ile Kuveyt'e TB2 silahlı insansız hava aracı satışı gibi örneklerle öne çıkıyor.

Ticaret hacminin 1 milyar dolara çıkarılması ve yatırımların artması da hedefleniyor.

Bölgesel jeopolitikte tarafsız bir konum arayan ülkelerle ilişkileri geliştirmeye yönelik Türkiye'nin ilgisi artıyor.

Kuveyt'in de Türkiye ile ilişkileri geliştirerek bölgesel jeopolitiğin karmaşasından uzak durma arzusu var.

Bu bağlamda, Türkiye-Kuveyt ilişkilerinin pekişmesi, kutuplaşmış bölgede üçüncü bir alternatif olarak öne çıkıyor.

Ziyarette imzalanan stratejik diyalog anlaşması, iki devletin bölgesel politikalarını uyumlu hale getirme taahhüdünü gösteriyor.

Her iki ülke de ticaret hacmini artırmayı hedefliyor. Kuveyt'in Türkiye'ye doğrudan yatırımları da devam ediyor. Kuveyt, gelirlerinin çoğunu hidrokarbon ihracatından elde ediyor ve Vizyon 2035 stratejisi doğrultusunda ekonomisini çeşitlendirmeye çalışıyor. Türkiye ile artan ticaret, bu hedefe katkıda bulunma potansiyeline sahip.

Kuveyt ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi, diğer ticaret ortaklarıyla karşılaştırıldığında hala düşük

En büyük endişeleri Türkiye'de maalesef son dönemde bazı partiler yüzünden artan Arap düşmanlığı: Kuveyt'in Türkiye'deki Arap turistlere yönelik saldırılar gibi bazı güvenlik endişeleri de mevcut.

Türkiye ve Kuveyt'in bölgesel meselelerde lider olarak işbirliklerini bölgesel veya alt-bölgesel düzeye taşımaları halinde siyasi sermaye doğru şekilde kullanılabilir.

Türkiye ve Kuveyt arasındaki ilişkiler, tarihi ve diplomatik mirastan kaynaklanan karşılıklı saygı ve güvene dayanıyor. Son dönemde artan işbirliği ve üst düzey ziyaretler, bölgede yeni bir "bağlantısız eksen"in oluşumuna işaret ediyor. Bu eksenin ne kadar etkili olacağı ve bölgesel dinamikleri nasıl etkileyeceği ise zaman gösterecek.

KAYNAK: X/TARİH POLİTİKA